Translate.vc / francés → turco / Mainframe
Mainframe traducir turco
23 traducción paralela
Bien, monsieur Brewster. Je note votre forte expérience. - Sur les centraux...
Evet, Bay Brewster, başvurunuza baktık ve geniş bir mainframe deneyiminiz olduğunu görüyorum.
- Clara, voici Tasha Lem, la dirigeante de l'église du Mainframe papal.
- Clara, bu Tasha Lem. Papalık Merkezi Sistemi Kilisesi'nin Yöneticisi.
Non, peut-être que c'est le mainframe.
Anabilgisayardan olabilir.
Il y a quelque chose de mal fait avec le mainframe.
Anabilgisayarda bir sorun var.
Westgroup vient de se procurer le tout nouveau mainframe IBM 3090 encore en beta au siège social.
Westgroup yepyeni bir IBM 3090 ana bilgisayara sahip. Merkezdeki şirkette duruyor, hâlâ beta aşamasında.
Mainframe de New York : deux jours.
New York'ta bulunan ana bilgisayar ise iki gündür çevrim dışı.
Je peux essayer de réparer le mainframe.
Ana bilgisayarı onarmanın bir yolu olabilir.
Si c'est impossible de faire venir le mainframe chez Mutiny, on devrait envisager de déménager Mutiny.
Bilgisayarı İsyan'a getiremiyorsak İsyan'ı bilgisayara götürürüz.
Le montant correspondra à tout l'argent qu'on possède. Ça servira à acheter un mainframe 3033.
Sahip olduğumuz paranın neredeyse tamamı olacak ve bunu 3033 ana bilgisayarı almak için harcayacağız.
Dans le mainframe, mais aussi dans une chose à laquelle tu crois. Tout au moins à laquelle tu croyais avant d'agir ainsi.
Sadece bilgisayara değil, inandığın şeye yahut yediğin nanelerden önce inandığını sandığım şeylere...
Plus une batterie d'IBM 4361, 300 lignes téléphoniques et l'accès administrateur au mainframe.
IBM 4361 Supermini şebekesi, 300 adet tahsisli hat ayarlarız. Ana bilgisayara da doğrudan yönetici erişimini verdik mi onlar elimizde demektir.
Angela a dit que Leelah était une hackeuse connue sous le nom de Mainframe.
Angela, Leelah'nın Mainframe adlı bir hacker olduğunu söyledi.
Peut-être qu'avant de crier victoire, il aurait fallu attendre que le mainframe... fonctionne.
Anabilgisayarın kutlamasını yapmak için en azından çalışana kadar beklemeliydik.
Vous faites pleuvoir des débris sur le mainframe.
Kesin şunu, sizi salaklar. Her böyle yaptığınızda, anabilgisayarın ağzına ediyorsunuz.
Il faudrait entreprendre des travaux dans la salle mainframe. On court à la catastrophe.
Bak, ana bilgisayar oddasına biraz yatırım yapman gerek.
Une fois le mainframe fiabilisé, j'ai l'intention de... Je sais pas, je pensais tenter ma chance ailleurs.
Ana bilgisayar'ı hallettiğim zaman düşünüyorum da başka fırsatları değerlendirmek istiyorum.
Vous savez que j'entends tout de la salle mainframe?
Aşağıdayken ağzınızdan çıkan her sözü duyduğumdan haberiniz var değil mi?
La sécurité mainframe à la portée de l'ordinateur personnel.
Kişisel bilgisarlar için ana bilgisayar seviyesinde güvenlik.
Je voulais parler du mainframe.
- Anabilgisayardan bahsediyordum. - Hayır bahsetmiyordun.
Je ne peux pas pirater le mainframe.
- Ana bilgisayara sızamıyorum.
Humour de Bender par Microsoft Joke VOL AU-DESSUS D'UN NID DE ROBOTS
lnsane in the Mainframe
C'est réglé, en salle mainframe?
Ana bilgisayarda her şey sağlam mı?
J'ai d � m � nag �, j'ai pay � et retap � le mainframe, je toi � re sa pr � sence.
Buraya taşınmayı kabul ettim. Anabilgisayarı ben satın aldım. Anabilgisayarı tamir ettim.