English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Midland

Midland traducir turco

153 traducción paralela
De plus... si la St Louis Midland ignore comment ses agents escroquent les fermiers,
Ve ayrıca... eğer St. Louis Midland, temsilcilerinin çiftçileri nasıl dolandırdığını bilmiyorsa,
La St Louis Midland tient tout l'État.
Eyalet, St Louis Midland'ın elinde.
LA ST LOUIS MIDLAND RAILROAD OFFRE 1 000 DOLLARS
LOUIS MIDLAND, CİNAYETTEN ARANAN
TOUT LE MONDE À BORD AVEC LA ST LOUIS MIDLAND
ST. LOUIS MIDLAND TRENİ KALKIYOR
JESSE JAMES CAMBRIOLE LA ST LOUIS MIDLAND
JESSE JAMES ST. LOUIS MIDLAND'I SOYDU
LA BANDE DE JAMES VOLE LA BANQUE DE LA ST LOUIS MIDLAND
JAMES ÇETESİ ST. LOUIS MIDLAND BANK'I YAĞMALADI
L'EXPRESS DE LA ST LOUIS MIDLAND ATTAQUÉ PAR JESSE JAMES
JAMES ÇETESİ ST. LOUIS MIDLAND EXPRESS'İ YAĞMALADI
Elle dura des années, jusqu'à ce que le Midland devînt une ville
Midland şehrinin genişleyip, büyüdüğü yıllar boyunca debdebeleri devam etti.
Vous plaisantez!
- Bu bir Midland Sky Chief. - Şaka mı yapıyorsun?
Ici le SS Midland.
SS Midland arıyor. Mayday, mayday.
Dans le Midland, le centre et le Sud-Est, il y aura...
Orta ve güneydoğu İngiltere çoğunlukla...
"Que sont vingt livres pour cette putain de banque?"
"Midland Bankası İçin 20 Sterlin Ne Ki?"
Je ne sais pas : "Midland, Texas, aux soins de la Société".
Tek bildiğim Midland, Texas. Şirket ilgileniyor.
Midland?
- Midland mı?
Il est ingénieur à la Midlands Electric Company, à Coventry.
Coventry'de Midland Elektrik Şirketi'nde çalışan bir elektrik mühendisi.
Service des achats, Midland Furniture.
Satınalma görevlisi, Midland Mobilya.
Je suis parfaitement en forme.
İsminin Midland Otel olması garip.
Je suis le 2e prétendant au trône de Midland.
Midland tahtının varisiyim.
Julius, Général des Dragons Blancs, deuxième héritier du trône.
Midland tahtının varisi Beyaz Ejderlerin başı, Yurius.
Car c'est ainsi que doit se comporter un vrai comte, afin de toujours rester digne de l'image que nous avons dans le royaume de Midland.
Savaşta güçlü ol düşman bizden kat be kat fazla olsa bile. Elinden geleni yap her şeyden daha önemli olan düşmana karşı savaşında. Bunu Midland adına yap...
Les royaumes de l'est et de l'ouest. La guerre entre Midland et Tudor dure depuis 100 ans.
Batı Krallığı ve Doğu İmparatorluğu Midland ve Chuda, sırasıyla, 100 yıldır savaştaydı.
La Brigade des Faucons, redoutée partout, se joint à Midland afin d'en faire l'armée la plus puissante que l'on ait jamais vue.
Savaş alanında ölümün tanrısı Şahin Takımı'nı iç topraklara çağırdı daha güçlü olmak için...
Leur attaque a été un échec total, messire.
Midland'in atağı aynı karınca akını gibiydi.
Le royaume de Midland...
Midland...
- Les défenseurs de Midland.
Midland'ın koruyucusu!
Ces années de tourmente font enfin place à la justice. J'en félicite les sujets de Midland.
Savaş başlayalı çok zaman oldu.
Je profiterai de cette joyeuse occasion pour annoncer que dès demain et eu égard à leurs victoires, Griffith ainsi que sa Brigade auront l'honneur d'être promus au plus haut rang de notre pays. Ils seront désormais sous la bannière blanche.
Bugün hepinize ilan etmekten mutluluk duyarım Sir Griffith ve Şahin Takımı üyeleri Midland ordusunda en yüksek rütbe olan Beyaz Rütbe ile onurlandırılacak.
Un roturier vient de passer au plus haut rang de notre pays.
Bu da ne...? Midland ordusunun en yüksek mevkiine getiriliyorlar.
Buvons. À la naissance de nouveaux héros et à la prospérité de notre beau pays.
Şimdi Midland'ımızın gençliği ve güzel geleceğine kadeh kaldıralım.
Avec ceci, nos troupes retrouveront leur place dans le pays.
Artık Midland ait olduğu krala döndü.
Penses-tu vraiment que la racaille puisse occire la Reine de Midland?
Senin gibi avamdan biri Midland'ın Kraliçesi'ni öldürebilir mi? !
Une des armées d'élite des Midland, les Tigres Blancs, a essuyé une telle défaite.
Biz Midland'ın Beyaz Kaplan Şövalyeleri'yiz. Bu kadar çabuk telef olmamalıyız.
Le pays est bien en train de faiblir.
Midland sandığım kadar ulu değilmiş.
Et si ce type ne peut pas gagner, alors personne d'autre ne sera capable de reprendre Dordray.
Öte yandan Doldrey'i alırsa Midland'da bunu yapabilecek kimse de yok.
Le meilleur moyen d'accéder au trône était d'épouser la princesse.
Midland tahtına erişmenin en kısa yolu Lady Charlotte ile evlenmekti.
Le groupe de Griffith, en route vers Midland!
Griffith'i kurtarma timi Midland'a tam yol ileri!
Peut-être l'armée de Midland?
Midland ordusu olabilir mi?
Ce connard était censé mourir l'année dernière.
Bu herifin bir yıl önce Midland Caddesi'nde yatması gerekirdi.
Quelle bousculade, à Midland!
Tom'la Midland'da boş durmadık.
Mais Midland, c'est chez nous.
Ama Midland bizim evimiz.
C'était bien pour les enfants, mais je refuse qu'ils fassent les mêmes sacrifices que moi.
Midland çocuk yetiştirmek için harikaydı ama benim gibi fedakarlık etmelerini istemiyorum.
- Il n'y a pas que Beth. Ma vie est à Midland.
- Benim bütün hayatım Midland'da.
Avant, on était une famille.
Midland'da bir aileydik.
C'est la maison de Midland?
Burası Midland'daki ev mi?
- Parti à Midland pour la journée. - Midland?
- Günübirlik Midland'a gitti.
Je retourne à Midland.
Midland'a geri dönüyorum.
Quand je m'enfuyais de Midland, c'était pour repartir à Chicago. Mon endroit préféré au monde.
Ben Midland'dan kaçtığımda Chicago trenine binecektim dünyada en sevdiğim yer.
Quand Tom et moi avons quitté Midland, on avait pleins de théories sur l'éducation des enfants.
Tom'la Midland'dan taşındığımızda, çocuk yetiştirme konusunda bir sürü teorimiz vardı.
Marquis des Midlands,
Midland Markisi,
C'était l'armée de Midland.
Bu Midland'in ordusuydu.
- Banque Midland, agence Mayfair.
- Middlon Bankası.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]