Mistake traducir turco

- Savoir que l'on ne sait pas, c'est de l'esprit supérieur. - Not to know and to think that one does know is a mistake.

Birinin bilmediğini zannedip, bunun farkında olmamak ise bir hatadır.

- Ne pas savoir et croire que l'on sait est une faute. - To know that this is a mistake keeps one from making it.

Bunun bir hata olduğunun farkında olmak ise, kişiyi söz konusu hatayı yapmaktan korur.

l believe there is a mistake.

Bay Max, sanırım bir yanlışlık oldu.

Peut-être est-ce un simple malentendu, un lapsus.

Maybe it was an honest mistake, a slip of the tongue.

L'erreur faite femme.

Hata ( mistake ) yapan kadına göndermeydi.

- Tu pouvais pas savoir.

- Honest mistake.

J'ai commis une erreur.

Look, I made a mistake.

* It was an honest mistake *

* O sadece bir hataydı *

* It was an honest mistake. *

* O sadece bir hataydı. *

- Certainly, it s a mistake.

- Evet, küçük bir hata.

Don't let one mistake keep us apart

* Bir hatanın bizi ayrı tutmasına izin verme *

"Protégez ses arrières parce que j'ai fait une erreur."

"Watch his back because I've made a mistake."

I know you re scared it s wrong Like you might make a mistake

* Biliyorum korktuğunu ama doğru değil endişelenmek bir hata yapacaksın diye *

- Tell me why Ain't nothing but a mistake

♪ Bir hatadan başka ne

♪ it s got to ♪ ♪ got to be a mistake ♪

# Bu bir hata olmalı. #

♪ don t mistake me ♪ ♪ you might think you re clever, boy ♪

* Başkası gibi sanma beni, kendini çok zeki sanabilirsin ama *

Et un "Louie's Mistake" à emporter.

Giderken de bir tane Louie's Mistake alacağım.

Say it s just a mistake

# Eğer seni bekleyeceğimi düşündüysen #

Vous avez failli en revenant ici.

The mistake was returning here.

2.08 - The Mistake L'erreur SIX MOIS PLUS TARD

- The Mistake 6 AY SONRA

There must be a small, small mistake.

- Küçük bir hata olmuş sanırım.