Translate.vc / francés → turco / Model
Model traducir turco
4,178 traducción paralela
Dans deux semaines, deux mannequins décharnées se jetteront sur ce sac comme si leur vie en dépendait.
İki hafta içinde, bir deri bir kemik iki model o çantaya hayatları bağlıymış gibi sarılacaklar.
Hé, top model, cinq shots.
Foto model, beş çekim!
Il a un vieux modèle, mais il est encore fonctionnel.
Elindeki eski model ama yine de bayağı tutarlıdır.
J'ai des mouvements impossibles pour tes fesses.
Senin model bedeninin başa çıkamayacağı hamlelerim var.
Je sais que je n'en ai pas, et qu'on a pas vraiment de modèles gays et lesbiens à qui ressembler, donc...
Bilirsin, ben tanımıyorum böyle, örnek alabileceğimiz gay ve lezbiyen model.
Peut-être voulait-il... utiliser un modèle familier d'avant l'attaque de Pearl Harbor.
Pearl Harbour saldırısından önce kullandığı aşina bir model ile gitmek istemiş olabilir.
Le 21 est le premier avion sur lequel j'ai volé.
21 model ilk bindiğim modelin aynısı.
Si je dois mourir, c'est dans celui-là. Mais voyons...
- Şayet gitmek zorundaysak bu model ile olmak isterim.
Ma 2003!
2003 model arabam!
- Crois moi, elle est belle comme un mannequin.
- Güven bana, kız model ya.
Quel genre de mannequin?
Ne tür bir model?
- pas comme une top model, comme un mannequin catalogue.
- Süper model değil, katalog modeli diyelim.
- les nichons d'une top model.
-... hakkın olacak yani.
Quelle année?
Kaç model?
- 2012... Super Snake.
- 2012 model, Super Snake.
Sa fille est la modèle en rouge.
Kızı kırmızılı model.
Aevc ce poids et cet empattement, nous cherchons une BMW cabriolet de 2011.
Bunu arşivde aratıyoruz şimdi. Muhtemelen üstü açık 2011 model BMW arıyoruz.
Ce type avait une Desoto de 1952 exposée dans sa salle de séjour comme un trophée.
Adamın birinin salonundan 1952 model Desoto'su çalındı.
Il y a beaucoup de Desotos de 1952.
Bir sürü 1952 model Desoto var.
Ouais, et... Mustang Fastback de 67.
Evet, ve... 1967 model Mustang Fastback.
Sinsheim, musée Automobile Technique allemand
"... 1964 model üstü açılır arabasına veda ediyor. "
Un témoin a vu un pick-up Ford de 72 sur la scène de l'incendie de Danny de La Vega.
Bir görgü tanığı 1972 model bir kamyoneti Danny de La Vega'nin öldüğü yerde görmüş.
Le tueur conduit un pick up Ford de 1970.
Katil, 1970 model Ford kamyonet sürüyor.
Non... juste une autre modèle avec une habitude de coke.
- Hayır... - Kokain bağımlısı diğer bir model gibi.
Il s'est échappé dans une vieille bagnole avec un feu cassé et des pneus lisses.
Sonra da, berbat egzozlu, bozuk stop lâmbalı, lastikleri kabak eski model bir arabaya binip gidiyorlar.
"Top Model"
"Top model."
C'est un model du monde basé sur des expériences sur des créatures spécifiques, leurs perceptions - - comment et ce qu'elles voient.
Bir varlığın deneyimleri, sezgileri ve dünyayı algılayışı üzerine kurulmuş bir dünya modeli vardır.
C'est une des années 59 ou 60 si je me rappelle bien mes classiques.
Eğer araba bilgim beni yanıltmıyorsa, 59 ya da 60 model olmalı.
Son plan pour se venger de Tony Wonder prenant forme, Gob retrouva Ann à la maison témoin.
Tony Wonder'dan intikam alma planı şekillenince Gob Ann ile model evde buluştu.
Je suis allé acheter du matériel sophistiqué pour capturer les serpents.
Son model yılan yakalama aletleri aldım.
Écoute, j'ai une Jeep Cherokee 1995.
Pekâlâ, dinle. 1995 model beyaz Cherok ee cipim var.
Être des modèles au top.
- Daha iyi bir davranış tarzını model alsın.
Si elle veut un top model, elle est au bon endroit.
Bir modele ihtiyacı varsa tam yerine geldi.
J'ai compris. T'es un top model.
Anladım, modellik yapıyorsun.
OK, bien. J'ai une mustang fastback'67 qui m'attend à la maison.
Evde beni bekleyen 67 model musteng arabam var.
Belles lignes pour un modèle de 1963.
63 model bir araç için iyi durumda.
Ou c'est le modèle de démo?
Zemine uygun model mi?
Des paysages... et des études de formes - Mm-hmm. Des photos de boudoirs.
Manzara, çıplak model çalışmaları zevkli yatak odası resimleri filan.
Claudia et moi utilisions toutes les deux la raquette Ace-Trak 528.
Claudia ile ikimiz Ace-Trak 528 model raketi kullanırdık.
Ce transfert de peinture vient d'une Ford 1995 volée hier.
Boya, dün çalınan'95 model bir Ford'dan bulaşmış.
Je ne veux que les ronds en bronze, modèle 5-10
5-10 model bronz halka istiyorum.
Le même modèle ne signifie pas la même arme.
Aynı model olması aynı silah olduğu anlamına gelmez.
Un mannequin?
Model mi?
la 57 Chevy dont je t'ai parlé la semaine dernière?
Sana geçen hafta bahsettiğim 57 model chevrolet vardı ya?
Est-ce une modification totale?
Büyük yeni bir model mi o?
Donc nous allons partir sur la réorganisation.
Yani biz de yeni bir model ile gideceğiz.
Oh, donc je suis supposée tout laisser tomber pour la réorganisation?
Oh, yani yeni model için tabularımı yıkmam gerekiyor?
Modèle numéro DH-950.
Model numarası DH-950.
Frimeur.
Merhaba, model.
Mec, elle est plutôt bonne.
Modele bak ve sephaya bakma. Tanrım. Bu model çok seksi.
Ooh. Ouais. A l'origine j'avais pensé
Başta ZZ Top ya da Robert E. Lee'ninki gibi gür bir model düşündüm ama şimdi kısa ve kaşındıran bir model düşünüyorum.