Translate.vc / francés → turco / Moose
Moose traducir turco
270 traducción paralela
Je m'appelle Moose.
Manda. Adım Manda.
Moose sera déçu.
- Manda bunu duyduğuna üzülecek.
Je ne connais pas ce Moose.
Ben'Manda'diye birini tanımıyorum aynasız.
Je ne connais pas de Moose!
'Manda'diye birini tanımıyorum.
Fini le chantage si je vous retrouvais pour Moose.
Manda için seni bulsaydım artık şantaj yapmaya değmezdin.
Il y a huit ans, Moose vous aimait.
İlkini saymıyorum, sekiz yıl önce. O zamanlar daha öğreniyordun. Manda sana aşıktı.
Je tiens Moose.
Ben Manda'yı halledebilirim.
Tu veux rentrer chez toi?
Hala eve mi gitmek istiyorsun Moose?
Il a perdu les 50000 livres que vous lui avez donnés en jouant au poker dans le train entre Halifax et Moose Jaw.
Ona verdiğiniz 60,000'i, Halifax ile Moose Jaw arasındaki trende üç gün süren pokerde kaybetti.
Ils te cherchent, au Moose Lodge.
Moose bütün gün seni aradı durdu.
C'est la première bourse remise par le Moose Lodge.
Bu, Moose Lodge'un verdiği ilk burs.
Il a parlé de toi au Moose Hall. - Oui.
Moose Hall'da senin ismini o ortaya atmıştı.
* * * * * * * * * * * * * * * * *
Moose bursu doğru çocuğa verildi... yani sana.
Un jour, il sera un grand Moose.
Bir gün iyi bir Moose üyesi olacak.
On m'appelait Moose.
Bana Moose derlerdi.
Moose Mambo.
Moose Mambo.
- Moose?
- Moose, ha?
Hé Moose, tes potes font pas de quartier?
Sen Moose isen, arkadaşların katil olmalı.
Dégage, Moose.
İkile, Moose adam.
Moose est là?
Moose orada mı?
- J'ai demandé si Moose est là
- Moose orada mı diye sordum.
- Moose Malloy
- Moose Malloy.
Elle avait un petit ami un voyou à moitié dingue construit comme un camion à bière, Moose Malloy.
Yarım akıllı, maganda bir sevgilisi vardı. Bira tırından yapılmış gibi. - Moose Malloy.
Quand je l'ai vue, j'ai su pourquoi elle n'avait pas contacté Moose
'Onu gördüğümde, Moose ile neden iletişime geçmediğini anlamıştım.'
Je pensais à différentes façons de prévenir Moose au sujet de Velma mais aucune n'était bonne
'Moose'a Velma'nın durumunu açıklamak için uygun yollar düşünmeye başlamıştım.' 'Ama hiçbiri yeterince iyi değildi.'
Moose, je suis désolé Vraiment, mais...
Moose, üzgünüm, cidden, ama...
Hey Moose, attends un peu Il y a quelque chose...
Moose, bekle... Başka bir şey...
Je veux juste parler à Moose Malloy Je ne vous le demanderais qu'une fois
Moose Malloy'la konuşmak istiyorum. Sadece bir kez soracağım.
Je me rappelle vaguement quelqu'un m'interrogeant sur Moose Malloy
Hayal meyaI birinin Moose Malloy'dan bahsettiğini hatırlıyorum.
Je veux parler à Moose Malloy
Moose Malloy ile konuşmak istiyorum.
C'est comme ça que j'ai su que Moose est ton client
Moose'un senin müvekkilin olduğunu bu şekilde öğrendim.
Je n'avais pas l'intention de laisser Moose dans une pièce avec Burnette quelque chose se tramait Quoi?
'Moose'u Burnette ile aynı odada bırakmaya niyetim yoktu.' 'Fakat bir şeyler dönüyordu. Ne olabilir ki?
C'était dimanche et j'espérais avoir un appel de Moose
'Pazar'dı ve Moose'dan haber almayı umarak öylece dolaşıyordum.'
Elle ne parlera à personne excepté Moose
Moose'da başka kimse ile konuşmayacakmış.
N'en parles pas à Moose Je t'avertis
Moose'a, sana haber verenin ben olduğunu belli etme.
Je savais être peinard tant que personne n'avait trouvé Moose
'Kimse Moose'u bulmadığı sürece güvende olduğumu biliyordum.'
- C'est Moose Malloy.
- Ben Moose Malloy.
J'avais un tas de questions pour Moose mais il n'avait qu'une chose en tête
'Moose'a bir sürü sorum vardı, fakat onun aklında tek bir şey vardı.'
Je l'avais touché, mais je ne sais pas s'il est vivant ou mort mais ça n'arrêta pas Moose Il a été vérifié pour Velma
'Onları vurmuştum, ama öldüler mi bilmiyordum.' 'Ama bu Moose'u durdurmadı. Velma'sına bakmaya gitti.'
C'était un piège, Moose T'as pas compris?
Sana tuza kurmuşlar, Moose. Anlamıyor musun?
Qui essaie de t'avoir, Moose?
Kim sana ulaşmaya çalışıyor, Moose?
Qui? Moose, dis-moi qui?
Moose, söylesene, kimler?
Moose a refait surface la nuit dernière.
Moose dün gece aradı.
Je crois qu'il ont appelé Mrs Florian après avoir loupé Moose
Moose'u öldüremedikleri zaman Bayan Florian'ı aradıklarını anladım.
Ils lui ont demandé d'appeler quand Moose resurgirait
Moose geldiği zaman onları aramalarını istediler.
C'est moi qui suit apparu à la place
Moose yerine ben geldim.
Ils tenait Velma quand elle a appelé Moose
Moose'u araması için ellerinde Velma vardı.
Ils devaient tenir Velma quand Moose est sorti
Moose çıktıktan beri Velma'yı tutuyor olabilirler.
Moose Malloy.
İri yarı olduğum için.
Je cherche Moose.
Ayı herifi görmek istiyorum.
Moose!
Moose! Yere yat!