English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Muté

Muté traducir turco

556 traducción paralela
Ravi que vous ayez été muté.
Transfer olmana sevindim.
- Tom est muté à Panama.
- Tom Panama'ya transfer oluyor.
Il a dit que je pouvais être muté, mais que je devrais redescendre au grade de sergent.
Evet, tayinimin ayarlanabileceğini fakat tekrar çavuş olarak başlamam gerekeceğini söyledi.
Brigadier Squinzi, muté.
- Çavuş Spinti, Carabinieri.
Quand les alliés sont arrivés, j'ai été muté à Venise.
Müttefikler Gotik Hattını aştıktan sonra ben Venedik'e transfer oldum.
Je pourrais peut-être t'aider à être muté ailleurs.
Belki seni başka bir göreve tayin ettirebiliriz.
Je me souviens qu'il était content d'être muté.
Sevk kağıtlarını aldığı için çok mutluydu.
L'ancien locataire, un capitaine, a bien été muté.
Buraya sık sık gelen bir yüzbaşı vardı ve ansızın gönderildi.
Madame la Comtesse... mais si le lieutenant a été muté, qui me paiera?
Ayrıca, Kontes ya teğmen gerçekten ayrıldıysa? Kim ödeyecek onun borcunu?
Tu serais muté et tu te ferais zigouillé!
Transferini yapacaklar ve vurulacaksın.
Il a été muté depuis Bornéo.
Borneo'dan tayini çıktı.
Il a pu être muté ici... pour 6 mois. Ça tombait bien.
Burada bir fabrika planı çizmek için 6 aylığına buraya transfer oldu ve her şey yolunda gitti.
Je peux être muté dans une unité de combat en Angleterre.
Belki ben de İngiltere'deki savaşan bir birliğe tayin edilebilirim.
- Comment as-tu été muté là-bas?
- İngiltere'ye nasıl tayin oldun?
Tu es muté.
Buradan gidiyorsun.
Vous êtes muté?
Tayin mi oldun?
Enfin, pas ici, vu qu'on m'a muté dans cette ville il y a deux semaines.
Hayır, buraya değil. Bu şehre kısa bir süre önce tayin edildim. Sadece iki hafta önce.
Le général Webster vous a muté au Conseil de l'aviation.
Orada General Webster tarafından imzalanan havacılık hizmeti bildirgen var.
Je vais être muté. Je voudrais votre consentement avant de partir.
Başka bir yere tayinim çıktı ben de şimdiden rızanızı almak istedim.
Il voulait même pas être muté, quand il pouvait.
Başka yere tayini çıksın istemezdi.
Vous ętes muté au camp C?
Sen C Bölgesi'nde görevlisin, doğru mu?
- A moi? Mon assistant a été muté à Denver et vous prenez sa place.
Yardımcım Denver'daki ofise kaydırıldı.
Mon père avait quitté le presidio à San Fernando et venait d'être muté.
Babamı San Fernando'daki presidio'dan transfer etmişlerdi.
C'est depuis qu'il a arrêté de boire, qu'il a muté sournois.
O gün kafayı son kes çekti zaten.
Muté à Cassino!
Cassino'ya sürgün!
- Je suis muté dans le Var. Avec un galon de plus.
Fazladan bir şerit daha alıp, terfi etmişim.
L'officier du Chiffre a été muté.
- Evet efendim. Ve bu mesajları çözümleyen asker de Hawaii'ye atandı.
Ça vous dirait d'être muté sur un torpilleur?
Torpil botlarına geri mi dönmek istiyorsun?
- Vous êtes muté chez lui.
- Seni Binbaşı Dalby'nin oraya gönderiyorum.
Non, je suis muté sur le San Pablo.
Yok. Yeni bir gemiye geçiyorlar. San Pablo.
Je l'ignorerai à condition que vous demandiez à être muté.
Ancak, nakil talebinde bulunman şartıyla, yaptığını resmi olarak görmezden geleceğim.
Si vous ne demandez pas à être muté, c'est moi qui le demanderai.
Sicilini temiz tutmak için nakil talebinde bulunmazsan, bunu ben isteyeceğim.
et que mon concitoyen est un imbécile qui sera muté à un poste moins sensible.
Hemşerimin bir salak olduğunu ve daha az hassas bir pozisyona transfer edildi.
- Ne vous en faites pas, vous allez être muté très vite.
Merak etme Dimitri. Daha iyi bir yere transfer edileceksin.
Je demande à être muté.
Başka bir sürüye geçmek için başvuruyorum.
Si Alison faisait une chose pareille, je serais muté très vite.
Alison öyle bir şey yapsaydı, göz açıp kapayıncaya kadar başka yere tayin edilirdim.
Il sera muté ici.
Bu şehire ataması çıkacak.
Oui, c'est pour ça que j'ai demandé à être muté ici.
- O yüzden buraya komuta etmeye gönderildim.
L'ingénieur a été muté!
Mühendisi naklettiler!
Ma's de mute lagon, vous rfavez flen é perdre.
Ama vermese bile, şimdikinden daha kötü olmazsın.
Après Ensenada, la mute n'est que poussière et désolation.
Ensenada'dan bir sonraki yol, pis ve terkedilmiş bir şosedir.
Une mute à la terre instable, aux pierres meurtries. où les cailles se faufilent entre les cactus. Et les colombes s'élèvent vers de doux nuages.
Kaygan kumla ve arabanıza zarar veren taşlarla kaplıdır kaktüsler arasında kaçışan bıldırcınlar ve bir bulut misali kumrular yükselir.
Hop, muté.
Bilmiyorum.
Si le cactus mute aussi il pourrait y avoir une affinité, une union entre plante et animal.
Eğer bu kaktüs de aynı mutasyona maruz kaldıysa bitki ve hayvan arasında bir benzerlik, bir birleşme olabilir.
On me mute dans une nouvelle base.
Oradaki bir görev merkezine atamışlar beni.
J'ai à peine le temps de vous connaître que la direction vous mute.
Her ne zaman sizi tanımaya başlasam genel müdürlük hemen sizi bir yere gönderiyor.
Si Wilde est muté.
Bu ihtiyar Wilde'ı tutup tutmamalarına bağlı.
Je demanderai qu'on la mute.
Onu gönderiyorum.
Je suis muté.
Başka bir yere atandım.
J'ai été muté il y a 8 jours.
Birliğe geçen hafta katıldım.
Andromède a muté.
Andromeda'nın gelişimi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]