English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Nintendo

Nintendo traducir turco

154 traducción paralela
Vous pourriez arrêter de jouer à la Nintendo là-haut?
Bir dakikalığına Nintendo oynamayı bırakabilir misin orada?
Elle n'arrête plus, avec ces jeux vidéo!
Büyükanneye çıktığımızı söyle. Hâlâ Nintendo oynuyor.
Viens à l'étage, on va jouer au strip Nintendo.
Gel, üst kata çıkıp yetişkinler gibi çıplak Nintendo oynayalım.
Une partie de Nintendo?
Nintendo oynamak.
C'est quoi le Nintendo?
Nintendo ne?
- On joue au Nintendo?
- Benimle Nintendo oynar mısın?
Les autres gosses jouaient encore au Nintendo.
Başka çocuklar Nintendo ile oynuyorlardı.
J'aurais pu jouer à la Nintendo avec Dan Quayle.
Savaş odasında Dan Qauyle'la ile Nintendo oynayabilirdim.
Question technologie, c'est la NASA et Nintendo réunis.
Burada NASA ve Nintendo kadar yüksek teknoloji var.
C'est Nintendo ou Sega?
Bu Nintendo mu Sega mı?
Une mission pour la génération Nintendo.
Nintendo kuşağı için bir uyandırma zili.
Dis, la terreur, tu t'es entrainé sur une Nintendo?
Ne o kabadayı? Nintendo'yla mı talim yapıyordun?
pour une heure d'algèbre, tu as droit à deux heures sur Nintendo et Sega. Compris?
Cebir dersine çalıştığın her bir saat için Nintendo ve Sega ile harika iki saat geçireceksin.
Je vais t'exploser... à la Nintendo.
Kıçına tekmeyi basarım, Nintendo'da.
Ne le vole pas! Je te jure que je ne l'ai pas volé, mon Cemal!
Yeminle, yeminle bir tek nintendo için para ayırıyorum fazladan.
Je te jure que je mets de l'argent de côté rien que pour le Nintendo.
Gebertirim ulan seni. Orospu, ağzına sıçarım.
Tu glandes toujours autant devant ton Nintendo?
Halen etrafta sürtüp,
- Je suis en 2e année de médecine et je m'entraîne pour les jeux d'été.
Nintendo mu oynuyorsun? - Ben tıp okuyorum. 4. sömestrdeyim ve yaz oyunları için antrenman yapıyorum.
Dn glande et on joue au Nintendo, connard!
Biz sürtüp Nintendo oynuyoruz. Boktan herif!
- Occupez-vous de la nourriture... pour le grand festin de ce soir.
- Martin, sen Hindistan cevizinden radyo için çizim yap. Mümkün olursa aynısından Nintendo da çiz.
- J'espère qu'il y a une Nintendo.
Nintendo'ları olsa iyi olur, ben ona bakarım.
Où est la Nintendo?
Nintendo nerede?
On n'a qu'un vieux truc branché sur la télé noir et blanc.
Bizde Nintendo yok. Siyah beyaz TV'ye bağlı bir Atari var.
Salut, Super Nintendo Chalmers.
Merhaba, Süper Nintendo Chalmers.
Non, je pensais à un jeu de société.
- Hadi! Hayır, hayır. Nintendo gibi bir şey düşünüyordum.
Va donc chez Jason, jouer à la Nintendo.
Jason'larda Nintendo oynayabilirsin.
Tu as dit "ni télé ni Nintendo".
Televizyonu ve Nintendo'yu yasakladınız.
- On a une console de jeux.
- Nintendo'muz var ama.
Vous deux, vous êtes privés de Nintendo.
Siz ikiniz Nitendo için cezalısınız.
On est déjà privé de Nintendo.
Zaten Nintendo için cezalıydık.
Tu ne voulais pas être séparé de ton Nintendo.
Nintendo'nu kaybetmek istemedin.
Un cadeau de ma mère pour quand je sortirai. Elle se fait des illusions.
Dün ihtiyarın teki Nintendo için "the Double Dragon 4" oyununu bağışladı.
Tu veux jouer à la Nintendo avec moi?
Nintendo oynamak ister misin? Sen ve ben?
- Bon, d'accord pour la Nintendo.
Tamam, peki. Nintendo oyna.
Plus de Nintendo, de DVD, de skate.
Nintendo, DVD, kaykay yasak.
Admettez juste les premières classes, les chambres d'hôtel, que les filles méridionales ont appris à boire avant que vous jouiez à la Nintendo, que tout ça est trop bon pour passer à côté.
Birinci sınıf bedava otel odalarının ve siz daha video oyunları oynarken içki içmesini öğrenen güneyli kızların vazgeçilemeyecek kadar iyi olduğunu kabul edin.
Nintendo.
Bilgisayar oyunları.
Deer Hunter 3 sur Nintendo.
- Nintendo Geyik Avcısı III.
Spray a 50 employés de la génération Nintendo qui connaissent tout d'lnternet et travaillent pour le plaisir.
Spray'in internet hakkında her şeyi bilen ve eğlence olsun diye onun üzerinde çalışmalar yapan nintendo jenarasyonu'ndan 50 çalışanı var.
Ils jouent un peu trop à la Nintendo, non?
Sürekli Nintendo'nun başında oldukları için endişelenmiyor musun?
Ils apprennent la Bible en jouant à la Nintendo.
Nintendo oynarken İncil'i de öğreniyorlar.
II parle sans cesse d'un truc de Nintendo...
Devamlı söz ettiği şu Nintendo şeyi var...
N'achete pas de Nintendo.
Nintendo alma.
Je t'achèterai une Nintendo pour te distraire.
Sana bir "Nintendo" alayım da sıkılma.
Mais vos agents ne m'ont pas laissé venir avec. Alors je lui acheté une Nintendo pour jouer.
Ajanlarınız içeri girmeme izin vermedi.
Peut-être de la Nintendo.
Bilmem, belki Nintendo oynamak.
Regarde-moi ce bâtard!
Almayacağım dedim, nintendo mudur nedir onu bana tükürdü it. Görüyor musun piçi?
Et d'un système Nintendo.
- Nelson'la ben ağaç evini yapacağız.
Tu es... le pire joueur de Nintendo au monde!
Sen bu dünyadaki en kötü Nintendo oyuncususun.
Il est très riche.
Nintendo'su, Playstation'ı ve dadısı var.
Nintendo!
Nintendo!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]