English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Ore

Ore traducir turco

24 traducción paralela
73 couronnes et 50 öre.
73 kronor 50 ore.
Plus le timbre...
75 ore'a bir pul.
Je vous ore Ma capitulation.
Size teslim olmayı teklif ediyorum.
Quand La-Ore lui a tendu l'argent, elle l'a pris.
Evet. Ve La-Ore ona para önerdiğinde kabul etmiş.
Vol minerai Bravo. Delta, Reçu.
Ore Bravo, Delta taraması, anlaşıldı.
Vol minerai Nébuleuse, Delta initialisé.
Ore Nebula, Delta taraması başlatıldı.
Téléphonez Beimler Strasse et demandez combien de gens sont morts de désespoir entre l'Elbe et l'Oder, la Baltique et les Monts Métallifères, notre oracle des chiffres se taira et notera sans doute votre nom, pour la Sécurité d'État.
Beimler caddesini arayıp Elbe ile Oder Nehirleri ve Baltık Denizi ile Ore Dağları arasında umutsuzluğun kaç kişiyi ölüme sürüklediğini soracak olursanız sayı kahinimiz susar ve muhtemelen adınızı not eder... Devlet Güvenliği için.
732 couronnes. Et 20 euros.
732 kron, 25 ore.
Sanctum Piter oteum Deus ore uneum
Sanctum Piter oteum, Deus ore uneum.
Plusieurs documents de référence "Vidrio Coloro", verre coloré, et de "minerai", qui signifie prier.
Birkaç referans belgesinde "Coloro Vidrio," renkli cam, Ve "ore," hangi dua anlamına gelir.
♫ Got a job with the company digging for ore ( j'ai eu un boulot de mineur )
¶ Maden çıkarmak için kazarım firmada
Il dit que chaque totem a un centre. Son ore.
"Her totemin bir merkezi var" diyor.
Pour une lettre comme ça, il faut 15 couronnes de timbres, soit 1 500 öre de timbres.
Böyle bir zarfa 60 kronluk pul yapıştırılması gerek. Bu da 60 tane 25'lik pul demek.
La-Ore avait déjà acheté sa liberté.
La-Ore bir keresinde özgürlüğünü satın almıştı, ben de yüzüğümü bu kadına verdim.
Si je lui avais donné la bague en premier, elle l'aurait prise et aurait gardé La-Ore en captivité.
Yüzüğü öylece benden aldı ve La-Ore'yi esir tutmaya devam etti.
43 centimes la minute!
Dakikası 43 ore.
C'est du minerai de topaline.
Bu Topaline ore.
Au Japon, on dit que lorsque quelqu'un meurt en proie à une indicible rage, l'émotion reste, jetant une malédiction sur l'endroit.
Japonların bir inanışına öre... bir kişi aşırı bir nefret veya acıyla ölürse... o duyu kalır ve... ölümün gerçekleştiği yeri lekeler.
"En sachant que vous n'avez pas franchi la porte d'entrée, et en utilisant... nos pouvoirs de déduction..."
"Ön kapıdan girmediğin biliniyor,... ve çıkarılan sonuca öre güçlerimiz kullanarak..."
ménagez-vous.
Kendinizi buna öre ayarlayın.
On dirait que tu vas passer plus de temps dans ton pied-à-terre.
Görünüşe öre geçici evinde biraz daha fazla zaman geçireceksin.
{ \ An8 } 15 : 00 ORE DÉPÔT DES AGENTS D'ESSAI Parce que nous croyons... Que notre client
Elinizde ceset olmamasına rağmen müvekkilimin kızkardeşini öldürdüğüne inanmamızı nasıl beklersiniz?
forme masculine modeste ) forme masculine familière )
Erkeklerin delikanlı "Ben" deyişi Ore?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]