Translate.vc / francés → turco / Ouroboros
Ouroboros traducir turco
52 traducción paralela
A un ouroboros? Peut-être.
Bu bir "oroboros".
C'est comme les Ouroboros de la méthodologie égyptienne le serpent qui avale sa queue.
Mısır metodolojisindeki kendi kuyruğunu ısıran yılan gibi bir kısırdöngü.
Un tatouage figurant un Ouroboros, le cercle de transmutation de la Pierre, et Marcoh prétendant que celle-ci a été utilisée pendant la guerre...
"Ouroboros Dövmesi" ve "Filozof Taşı için dönüşüm çemberi". Dr. Marcoh'a göre, taşlar Ishbal'de de kullanıldı...
Greed avait un Ouroboros tatoué sur la main.
Greed denen herifin elinde Ouroboros dövmesi vardı.
Qui avait à voir avec les tatouages et la Pierre philosophale.
Evet, bunun Felsefe Taşı ve Ouroboros dövmesi taşıyan insanlarla ilgili olduğunu söylemişti.
Greed avait un tatouage d'Ouroboros, lui aussi.
Greed'de de o dövmeden var.
Platon dit que l'ouroboros a été le premier être vivant de l'univers.
'Ouroboros'dünyada ilk yasayan canlinin... bulundugu yer olarak bilinir.
Hé, papa, c'est quoi un ouroboros?
Baba ouroboros ne?
- Ouroboros. - Quoi?
- Ouroboros.
Ouroboros...
- Ne? Ouroboros...
Vous pouvez m'en dire plus à propos d'Ouroboros? Quelque chose qui pourrait nous aider.
Bana Ouroboros ile ilgili, yardımı dokunacak başka ne söyleyebilirsin?
Ouroboros et ces histoires de dragons...
Ouroboros, şu ejder muhabbetleri.
Parle-moi d'Ouroboros, Johann.
Bana Ouroboros olayını anlat, Johann.
D'accord, Ouroboros.
Evet, Ouroboros.
C'est à dire jeter quelque chose contre un mur et voir si ça colle. Le projet Ouroboros concerne les Crotalidés.
Yani duvara bir şeyler fırlatıp tutunacak mı bakıyoruz.
Ils ont des organes sensibles à la chaleur, les thermorécepteurs.
Ouroboros'ta da çıngıraklı yılanlar oluyor bu şeyler.. Termoreseptör denilen ısı algılayan bir organ taşıyorlar.
Ouroboros est d'une telle importance... et très vulnérable.
Ouroboros hem o kadar önemli hem de o kadar narin.
Pouvez vous me parler d'ourobors?
Bana Ouroboros'tan bahsedebilir misiniz?
Qu'est-ce que tu peux me dire sur une expérience menée à l'Institut de Technologies Biomédicales Godfrey appelée Ouroboros?
Godfrey Enstitüsü'nün Biyomedikal Teknolojiler bölümünde yürütülen Ouroboros adlı deneyle ilgili ne söyleyebilirsin?
La Tour Blanche, Ouroboros.
Beyaz Kule, Ouroboros.
Ouroboros.
Ouroboros.
Ouroboros 2009 à 2018.
Ouroboros. 2009'dan 2018'e.
Le tueur Ouroboros semblait être aussi obsédé par les yeux.
Ouroboros katili de gözleri takıntı yapmış gibi görünüyor.
On a appelé ça l'affaire Ouroboros.
Biz buna Ouroboros davası adını koyduk.
- Qu'est-ce qu'il y a là?
Ne var orada? Ouroboros mu?
Ouroboros? Honnêtement, tu n'as pas besoin de me le donner.
Aslında bana vermek zorunda değilsin.
C'est le Projet Ouroboros, Roman.
Bu Ouroboros Projesi, Roman.
C'est le Projet Ouroboros.
Bu Ouroboros Projesi.
Sais-tu quelque chose sur le projet Ouroboros?
Ouroboros Projesi'yle ilgili ne biliyorsun?
Quant à la représentation souvent évoquée, Ouroboros, le serpent dévorant sa propre queue, je pourrais continuer encore et encore, mais ironiquement, cela ne serait pas évident pour un jeune homme avec un tel sens d'auto-fellation.
Sık sık söylendiği gibi, sembol, Ouroboros yılan, kendi kuyruğunu tutan, daha devam edebilirim. Ama aklı fikri kendi aletini tutmak olan bir oğlana anlatamayabilirim.
S'il se réveille, un rapport d'Ouroboros ne sera jamais cru.
Eğer uyanırsa, Ouroboros hakkında söylediklerine hiç kimse inanmaz.
C'est la croix du calvaire, l'arbre de la vie. et les ouroboros.
Bu haç işareti, yaşam ağacı ve ouroboros.
- C'est Roman qui devrait être concerné à propos de sa longévité... s'il dérange mes recherches d'Ouroboros.
- Ouroboros araştırmamı engellerse yaşam süresi konusunda asıl endişe etmesi gerekenin Roman olduğunu biliyorsun değil mi?
Le Projet Ouroboros était la création originale d'un organisme hôte, qui, je l'ai réalisé, pourrait héberger la personnalité de Shelley.
Ouroboros Projesi'nin esas amacı bir konak bedeni üretmekti. Ki böylece döndüğünde yeni Shelley için bir yuva haline getirebilecektik.
L'Ouroboros, ou le serpent qui se mord la queue.
Kuyruğunu yiyen yılan.
Un Ouroboros.
Kuyruk yiyen bir yılan.
Ouroboros.
Ouroboro.
Les anciennes cultures vénéraient le symbole Ouroboros.
Antik kültüler Ouroboro sembolüne tapıyordu.
Tu as passé toute ta vie à courir après cette idée qui te consumait et de dévorait comme Ouroboros.
Tüm hayatını bu fikre adadın. Kendi kendini yiyip bitirmek, Oruroborolar gibi.
L'Ouroboros.
Ouroboros.
Je propose de la vivisection, de l'auto-cannibalisme et une petite surprise que j'appelle l'ouroboros.
Hikâyem deneysel amaçla hayvan kesme, kendi etini yeme "whoroborus" adını verdiğim küçük özel bir detay içeriyor.
On parle bien de l'ouroboros?
- Şu "whoroborus" oradan mı geldi?
"Ouroboros."
Ouroboros.
Un tatouage d'Ouroboros?
Ouroboros mu?
- Ouroboros.
- Ouroboros.
Dans le mysticisme, c'est lié à l'Ouroboros.
Bir Oroburos'tur.