Petey traducir turco

Suis-la et viens m'attendre chez Eels.

Onu takip et, Petey, sonra da beni Eels'in dairesinin önünde bekle.

Coucou, petit Petey!

Hey, Petey. Eveet.

C'est leur mot pour "bison".

Yerliler buffaloya "Petey," der.

"Petey" ça veut dire "bison". C'est la vie pour eux.

Onlar, buffalo demektir, buffalo, Yerliler için hayat demektir.

Où est Petey?

Petey nerede?

Pourquoi? Vous étiez en affaires avec lui?

Petey'le bir iş mi çeviriyorsunuz?

Qu'est-ce qui s'est passé Petey?

Ne oldu, Petey?

- Petey va bien?

- Petey iyi mi?

Petey était là.

Petey oradaydı.

Petey?

Petey?

Petey a dit qu'elle lui avait ouvert la joue jusqu'à l'os.

Petey yanağından çenesine kadar bir iz olduğunu söylüyor.

Et Petey?

Ya Petey?

Votre fils Petey sera un orphelin.

Oğlun Petey yetim kalacak.

Petey.

Petey.

C'est vrai, Petey.

Doğru Petey.

Petey a attrapé un rhume. Nous avons eu la varicelle.

Küçük Petey'nin nezlesi yeni bitti.

Une femme divorcée avec deux filles du même âge que Kim et Petey.

Kim'le Petey'nin yaşlarında iki kızı olan bir dulla.

Ne bouge pas, Petey.

Sıkı dur Petey.

Peter, c'est pas vrai!

- Petey, bu ne?

Peter est un enfant exceptionnel!

Dinle şimdi, Petey müstesna bir çocuktur!

Je vais me renflouer.

Geri döndüm, Petey.

Petey est au téléphone.

Hayır, hayır, tamam mı?

Et voici Petey.

Bu da Petey.

- Petey Connelly.

- Petey Connelly.

Petey, je te retrouve plus tard.

Petey, seninle sonra görüşürüz.

Petey, sers-moi un café.

Petey, bana bir kahve getir.

Petey Connelly et moi on est là.

Sorularınızı bana ya da Petey Connelly'e gelin.

Salut, Petey.

Hoşça kal Petey.

Secteur C.

C bölgesi, Petey.

Pete, des coups de feu!

Petey, bunlar silah sesi.

On est tous pareils, à présent.

Artık hepimiz aynıyız, Petey.

On dirait le chien dans Les petites canailles.

" Küçük Yaramazlar'" daki köpeğe benzemiş. Kim yapmış, Petey mi?

Petey a perdu sa tour.

Petey'in kalesi düştü.

Merde, trop tard!

Tanrım, Petey, artık çok geç.

Salut, Zoziau.

Selam, Petey!

En plus, Lloyd, ma perruche, Zoziau...

Daha da kötü oluyor, Lloyd. Muhabbet kuşum Petey...

Zoziau.

Petey.

Elle avait plus de tête.

Petey'in kafası bile yoktu!

J'ai vu avec Petey Weed pour que vous partiez au Canada.

Kanada'ya gitmeniz için Petey Weed denen adamla bir şeyler ayarladım.

Elle n'arrête pas de parler de son Peter.

Senin hakkında çok şey duydum. Sürekli Petey'sinden söz ediyor.

Y en a marre de ton père.

Hey Petey, baban iğrenç biri.

Je vois Petey, et Blackie, et Schnoodles, et...

Petey ve Blackie ve Schnoodle'ı görüyorum.

C'est moi.

Benim. Petey!

Petey, ici!

Buraya gel!

Il ne faudrait pas qu'il se fasse écraser.

Petey'ye araba çarpsın istemem.

Voici Peetie, le panda du harcèlement sexuel.

Cinsel Taciz Pandası Petey'e merhaba deyin.

Je suis Peetie, le panda contre les procès.

Ben Petey, "Milleti Dava Etmeyin" Pandası.

Sans toi je ne peux le trouver Sors de mes rêves Hé, demi-portion.

Hey, cüce, Petey telefonda.

Petey, où es-tu, mon chien?

Petey, neredesin oğlum?

Zoziau?

Petey'mi?

Merci, Petey.

Teşekkürler, Petey.