Powerpoint traducir turco

Word? Access?

PowerPoint?

Powerpoint? Je connais Lotus.

- Lotus biliyorum.

Il y a une présentation PowerPoint sur la vie ou la mort.

Evet, şu ölümcül sunumunu görmüştüm, doğru.

Nous prions pour les présentations Power Point, pour tous les vidéo-projecteurs, et nous disons : "Démon, nous savons ce que tu aimes faire dans les réunions comme celle-ci."

PowerPoint sunumları üzerine ve bütün projektörler üzerine konuşuyoruz ve şöyle diyoruz : "Şeytan, böyle toplantılarda ne yapmaktan hoşlandığını biliyoruz."

Sans parler du PowerPoint qu'il a fait la semaine dernière.

Geçen hafta hazırladığı powerpoint sunusundan bahsetmeye bile değmez.

Pour mon exposé aujourd'hui, j'ai apporté mon rapport PowerPoint choquant sur la vérité... des attaques du 11 septembre.

göstermek ve anlatmak için size 9 / 11 saldırılarının gerisinde ki Gerçekler üzerine şok edici powerpoint raporumu getirdim! ..

- Je t'ai envoyé un mail sur Powerpoint.

- Powerpoint'in yeni sürümü ile ilgili sana mail attım.

Les gens doivent utiliser Powerpoint.

Herkesin Powerpoint kullanmasını istiyorum.

Powerpoint.

Powerpoint.

Powerpoint, Powerpoint, Powerpoint.

Powerpoint, Powerpoint, Powerpoint.

Powerpoint et on est dedans.

Powerpoint'i. ve açtık. Kayıt olacağız.

Tu ouvrais Powerpoint pour la première fois?

Powerpoint'i ilk defa mı açıyorsun?

C'est du Powerpoint?

Powerpoint sayesinde mi?

On demandera à Powerpoint.

Powerpoint'e soralım.

Carlton, j'ai fini les slides pour votre présentation PowerPoint.

Carlton, 21-HUS sunumunun PowerPoint slaytlarını bitirdim.

Ou douée en PowerPoint?

Yoksa PowerPoint'te iyi olduğum için mi?

Elle, elle ne sait même pas faire une présentation PowerPoint.

Kendisi Powerpoint sunumu bile yapamıyor.

Quand tous ces gens ont les moyens de faire une bonne conception graphique, ils se rendent compte que ce n'est pas aussi simple que ça, il ne s'agit pas seulement d'ouvrir un modèle dans Corel Draw ou Powerpoint.

Ama tüm bu insanlar iyi bir tasarım için gereken araçlara sahip olursa işin hiç de kolay olmadığını anlarlar. Corel Draw'da ya da PowerPoint'te bir şablon açmakla iş bitmiyor.

Comment tu t'en sors avec PowerPoint?

Powerpoint'le aran nasıl?

Burke utilise powerpoint.

Burke slayt kullanıyor.

Il va faire une présentation powerpoint pour le conseil d'administration, ce qui serait cool si on était en 1998.

Kurula bir slayt gösterisi sunacak, ki eğer 1998'de olsaydık, bu güzel olurdu.

Vous avez le CD PowerPoint et les notes pour la conférence?

Frank, bugünkü travma konferansı için Powerpoint CD'si ve notlar sende mi?

Étonnant ce qu'un sourire et une présentation PowerPoint rapportent.

Hoş bir gülüşün ve powerpoint sunumunun insana neler yapabileceği inanılmaz.

Vous pourriez afficher le powerpoint là bas s'il vous plaît? Merci beaucoup.

Andre, Heather, Emily, Sven, içeriye PowerPoint ekranını kurabilir misiniz lütfen?

J'ai un Powerpoint à 10 000 $ là.

Burada on bin dolarlık PowerPoint sunumu var.

Il a un autre document PowerPoint à...

PowerPoint sunumlarından birini daha...

Bon, j'espérais que vous pourriez venir au bureau parce que Cynthia et moi avons un PowerPoint qui serait parfait pour la salle de conférence.

Dinle, şirkete bir uğrasanıza, Cynthia'yla bir PowerPoint sunumu hazırladık ve konferans salonunu kasıp kavuracağız.

Il veut me montrer un autre de ses PowerPoint.

PowerPoint sunumlarından birini daha izlememi istiyor.

Pourquoi ne pas faire un PowerPoint sur la spontanéité ou sur le plaisir pour en parler?

Neden doğaçlama ve eğlenceyle ilgili bir PowerPoint sunumu yapıp durumu araştırmıyoruz?

C'est ma faute, j'ai utilisé PowerPoint.

Powerpoint kullandığım için hata bende.

PowerPoint, c'est rasoir.

Powerpoint çok sıkıcı.

Si tu as de la chance, elle te montrera sa présentation PowerPoint.

Şanslıysan sana PowerPoint sunumunu gösterebilir.

La prochaine fois qu'on a une réunion, on utilisera le matos multimédia, j'ai trimé sur ce PowerPoint, et je veux absolument utiliser le stylo laser.

- Ayrıca bir dahaki personel toplantısında,... şu multimedya istasyonunu kullanacağız, çünkü o sunuyu yapmak için canım çıktı. Ve bu lazer imlecini kullanmayı çok istiyorum.

Tu m'as montré ta présentation PowerPoint, il y a cinq ans.

PowerPoint'teki sunumunu beş yıl önce göstermiştin.

Alors, je démarre PowerPoint...

Powerpoint'i bir de açtım ki...

Mais le vrai but de ma présence en ces lieux sera expliqué dans ce bref exposé PowerPoint.

Ama benim buradaki asıl amacım şu kısa Powerpoint sunumumu sana göstermek.

Un exposé PowerPoint du Dr. Sheldon Cooper.

Bu sunum Dr. Sheldon Cooper tarafından hazırlanmıştır.

J'ai un court exposé PowerPoint.

Kısa bir Powerpoint sunumum var da.

Al Gore fait une présentation PowerPoint sur le corps nu de Madonna.

Al Gore, Madonna'nın çıplak vücudu üzerinde Powerpoint sunumu yapıyor.

- Le Powerpoint est sur l'ordinateur.

Baksana, power point sunumunu laptoptan yapıyor, değil mi?

Comment se passe la préparation pour le Powerpoint nécessaire pour la réunion?

Sunum çalışmaları nasıl gidiyor?

PowerPoint?

- Powerpoint?

PowerPoint, mais, au fond, oui.

PowerPoint sunumu olacak ama evet.

J'ai des idées géniales à lui présenter sous forme de powerpoint.

Bir sunumunla organize edeceğim heyecanlandırıcı yeni fikirlerim var. Stefano buraya geldiğinden beri onun asistanıyım.

Mais faites un powerpoint et je regarderai.

Ama bir sunum hazırla. Belki bakarım.

Ça a impressionné Alice, elle veut voir un powerpoint après déjeuner.

Ama Alice'i etkilemeyi başardı. Alice yemekten sonra sunum istedi.

Le porno gay dans mon exposé PowerPoint?

- Evet. Powerpoint sunumumdaki gay pornosundan?

"Cher Jack, voici la version finale du fichier PowerPoint."

" Sevgili Jack, işte sunumun son hali.

La présentation PowerPoint se déroulait très bien.

- Powerpoint sunumu harika gidiyordu.

Vos enfants sont malades, une présentation PowerPoint à faire, votre patron.

Çocuğunuz okuldan gelmiş hasta yatıyorsa sunumunuz varsa ya da patronunuz ensenizdeyse...

Je vais le faire.

Emri yaz. Sonra da Powerpoint dosyanı almaya git.