Translate.vc / francés → turco / Probleme
Probleme traducir turco
1,327 traducción paralela
Un détail qui peut poser un gros problème.
Küçük bir şey, ama büyük bir probleme dönüşebilir.
Ca c'est pas notre probleme, Mr. Louka.
O bizim sorunumuz değil, Bay Louka.
Le probleme c'est que les flics vont s'interesser a nous.
İşin kötü tarafı polislerin ilgisini çekecek olması.
C'est votre probleme.
O sizin sorununuz. Kendiniz halledin.
- Ca pose un probleme?
- Uygun değil misin?
Il semblerait que vous ayez un probleme.
- Daha fazla katlanamam.
Vous savez votre probleme?
Senin sorunun ne biliyor musun?
C'est notre probleme.
Görüyorsun bizim sorunumuz da bu.
Le probleme, c'est pas les idees.
Ödevindeki sorun düşüncelerin değil.
T'as un probleme?
Senin lanet olası sorunun ne?
IL A REGLE LE PROBLEME AU FUSIL DE CHASSE.
Olanlara son vermek için de, silahını kullanmış.
NON, PAS DE PROBLEME. * TES VIEUX SONT ENCORE Là?
Bulaşık yıkıyorlar.
SEULEMENT... IL Y A UN PROBLEME.
Görevliyi öldürmemiz lazım.
Ne rêvez pas en imaginant que l'Ouest va venir tout arranger.
( alija )'sakın... böyle bir hayalin içinde yaşamayın ; 'batı gelecek ve bu probleme çözüm bulacak.'
Aucun probleme, M. Michaux, je serai avec vous mercredi, sauf incident imprévu.
Beklenmedik bir şey olmazsa, Çarşamba günü kesinlikle orada olacağım...
Pour Concorde, j'ai du faire face a un autre probleme.
Concorde'da ise başka bir problem vardı.
Appelez chez moi s'il y a un probleme.
Eğer kötülerse - Evden arayın.
Sois gentille, rentre chez toi, j'ai un probleme grave a régler.
Lütfen eve git! Önemli bir problemim var!
Si vous n'avez rien a vous reprocher, si tous ces bibelots sont clairs, pas de probleme.
Eğer temizsen, eğer sanat eserleri bildirildiyse, sorun çıkmaz.
II y a un vrai probleme.
Bir problemimiz var!
Je m'en vais te le régler, le probleme, tu vas voir.
Hallederim. Sen bekle!
On va bien lui expliquer, il n'y aura pas de probleme.
Yardım ederiz, başarabilir.
Tu vas voir s'il n'y aura pas de probleme.
Bekle ve gör!
Quel est le probleme?
Sorun ne?
On a un probléme au sous-sol.
Burada bir sorun var.
C'EST UN PROBLEME, CA?
Hayır, herifi öldürmeniz için size yardım ederim.
Un probléme?
Bir şey mi var?
Je connais ton probléme.
Derdin ne biliyorum.
C'est quoi ton putain de probléme?
Senin sorunun ne, Worth?
Si c'est ça ton probléme. pourquoi t'es arrivé jusqu'ici?
Eğer düşündüğün şey buysa, buraya kadar neden geldin?
T'es sèche à l'intérieur. C'est ça ton probléme.
İşte senin sorunun bu.
Il va pas te laisser résoudre le probléme. parce qu'il a un but.
Bulmacayı çözmene izin vermez çünkü, bunun bir amacı var.
C'est quoi son probléme?
Bunun nesi var böyle?
Pas de probléme.
Pekala.
- Dis bonjour â ta femme, d'accord? - Pas de probléme.
- Karına benden selam söyle, tamam mı?
Prends une douche, séche-toi, pas de probléme.
Duş al, kendini sabunla sorun olmaz.
Tu retournes le probléme en tous sens.
Her şeyi başa sarmak istiyorsun.
C'est un probléme moral?
Bu bir ahlak sorunu mu?
II y a un probléme.
Yanlış bir şeyler var.
Pas de probléme.
Problem değil.
Le nom du jouet et la nature du probléme?
Oyuncağın adı ne, nasıl bir sorun var?
Et quel est le probléme?
Peki sorun nedir?
Donnez le nom de votre jouet et la nature du probléme.
Lütfen oyuncağın ismini ve nasıl birsorun olduğunu bildirin.
On a un gros probléme.
Büyük bir problemimiz var.
- C'est pas un probléme.
- Sorun değil. - Öyle mi?
En fait, il y a un petit probléme.
Aslında ufak bir sorun var.
Je ne pense pas qu'il y ait un probléme de logiciel, Ralph.
Bence sorun yazılımda değil Ralph.
Une puce qui apprend ne devrait pas poser de probléme.
Çiplerin öğrenebiliyor olması bir sorun olamaz.
Donc, si vous avez un probléme, c'est avec le logiciel.
O halde sorun yazılımınızda demektir.
- Il y a un probléme avec le Commando.
- Komandolarda bir sorun var.
Quel probléme?
Ne sorunu?