Translate.vc / francés → turco / Profits
Profits traducir turco
881 traducción paralela
Il bouffe les profits.
Tüm kazancı yiyor.
Que diriez-vous si une grosse société vous forçait à vendre l'invention de votre vie et faisait de gros profits avec? Et à quel prix?
Eğer devasa bir şirket sizleri tüm hayatınızı kendileri için adamak üzere korkutuyorsa bu sayede yaptıkları buluşlarla milyonlar kazanıyorlarsa hayatınızın emeği karşılığı elinize ne geçiyor dersiniz?
Le combat a été dur, mais enfin, le cirque fait des profits.
Çok mücadele ettik, ama sirk nihayet kar etmeye başladı.
Mais si vous contruisez ce barrage, là où ce camps de jeunes doit être, afin de laisser des profits payer une armée politique...
Ama kampin kurulacagi yere bir baraj kurup... bazi politik güçlerin cebini doldurmak istiyorsaniz...
Un investissement entrainerait une participation aux profits.
Yatırım kardan pay almak demektir.
Dans sa cheminée, vous avez mis le carnet de Stephens. qui contenait les relevés des activités du syndicat y compris vos profits.
Ve şöminesine Stephens'in içinde şebeke ile ilgili bilgiler ve senin aldığın rüşvetin kayıtları bulunan defterini koydun.
Mais les récits de profits considérables ont conduit des hommes désespérés dans cette moisson dangereuse à travers les sept mers.
Ama bu büyük kurtarma operasyonlarından kazancın iyi olması, yedi denizden korkusuz denizcileri buraya çekiyor.
Voyez-vous, je suis tout à fait préparé à faire chanter une personne si cette personne est Dimitrios, mais je ne suis pas préparé à en partager les profits.
Birisine şantaj yapmaya, eğer bu kişi Dimitrios ise, varım. Ama para paylaşımında yoğum.
Ta part de profits sera de 2 ou 3 mille.
Hissene düşen 2000-3000 civarında olmalı.
Il réduit les frais de justice, réduit les coûts, garantit les profits.
Genel giderleri azaltacağını, avukat masrafları, teminatlar. Masrafları azaltıp kârı garanti altına aldığını düşün.
Je le passe aux profits et pertes.
Zararı göze alacağım. Bu son kararım.
Tandis que le Français et les Syriens se tuent, vous vous faites des profits.
Fransızlar ile Suriyeliler birbirini öldürürken sen kâr sağlıyorsun.
Et promet des profits encore plus élevés.
Ayrıca daha da kazandıracağa benzer.
Les profits seront très élevés.
Kâr, fazlasıyla büyük olacak.
- On fera des profits.
- Borca girmek istemiyoruz.
C'est d'accord, tant qu'on fait des profits.
Eğer alacaklı olursak uzunca bir süre çalışabiliriz.
- Tant qu'on fait des profits.
- Para kazandığımız sürece, Evet.
La tournée durera tant qu'on fera des profits.
Alacaklı çalışırsak gösteri devam edecek.
On fait des profits, hein?
Alacaklı çalışırız değil mi?
- On fait des profits ou on ferme.
- Ya alacaklı çalışırız ya da kapanırız.
Mais un autre train approche. Celui des profits.
Ama başka bir tren daha var, fırsat treni.
- Tu auras 25 % des profits.
- % 25'i senin.
Comme on pouvait s'y attendre, les profits glanés par M. Whymper... firent des envieux...
Olması gerektiği gibi Bay Whimper'ın karı diğerlerine de pay kapmak için ilham vermişti.
Les profits ont été meilleurs que d'habitude.
Altın ve gümüş her zamankinden daha iyi.
Ca inclut les profits du pari mutuel... l'argent pour les urgences, les taxes sur les machines du mutuel... les recettes des concessions, et l'argent de la vente des billets.
Bu miktar ikili bahisleri, oyun makinalarında oynananları, bilet satışından elde edilenleri ve bağış paralarını kapsıyor.
Et les profits.
-... kazançlarını da.
L'essence, le compte Profits et pertes...
P. ödeneği hesabından başlarsak iyi olur.
Continuez à élever et à vendre des oiseaux, mais les profits seront versés à la caisse des prisons, et vous recevrez un salaire sous forme de partage.
Kuşlarını yetiştirip, satmaya devam edebilirsin ama kâr, sosyal yardım fonuna aktarılacak ve sen de kârdan maaş alacaksın.
Vous soutenez le contraire si je vous cède les profits.
Sen ise, kârı size vermem şartıyla olabileceğimi söylüyorsun.
J'ai réfléchi... Puisque c'est vous qui gérez le jeu dans cette ville et que je touche 10 pour cent des profits... De quoi vivrai-je si on vous tire dessus?
Ben düşünüyordum da kasabadaki kumar oyunlarını kontrol altında tutuyorum ve kazançtan % 10 alıyorum eğer sen gider ve bir yerlerde vurulursan, ben geçimimi nasıl sağlarım?
je soupçonne fortement qu'un des officiers soit un grand criminel, un homme qui corrompt l'esprit des jeunes et fait des profits par la corruption.
Subaylardan birinin baş suçlu olduğundan kuşkulanıyorum, gençlerin aklını çelen ve bundan kar sağlayan biri olmalı.
Pour l'élaboration du plan et la livraison de l'or à Rome, je vous propose 25 % des profits.
Altının İtalya'ya sokulması ve Roma'ya ulaşmasının sağlanmasını ayarlamanız için size karın % 25'ini teklif ediyorum.
Mais les super profits de l'alcool et du vice rendent ces tentatives illusoires.
Her biri ortalığı daha fazla yıkan... ve bombalama ya da kaçakçılık gibi... yeni savaş taktiklerine yol açtı.
Quand les profits Se changent en pertes
Kazanç gibi görünen Kayba dönüşür
Mais, dans ma profession, nos profits diminuent.
ama, verimi azalan bir işte çalışıyorum.
Les conditions : 85 % des profits iront au consortium.
Onda hoşuma gitmeyen bir şey var. Şartlara gelelim.
Ensuite, 10 % des profits iront au gouvernement du Zanda. Il reste 5 %.
Kalan meblâğın % 10nu Zanda Devletine verilecek.
Nous allons réduire les profits marginaux et nous mettre en valeur pour changer un peu.
- Aşırı harcamaları düşürmeliyiz ve buna kendimizden başlayacağız.
Moins de profits Pas de représailles
Kâr Azalsın - DÜRÜSTLÜK Sömürüye Hayır
Mais vos profits?
Kazançlarınızı ne yapıyorsunuz peki?
Il n'est pas du devoir de ce tribunal de rendre les profits du crime attractifs.
Suç işleyerek kazanılan parayı çekici kılmak bu mahkemenin kesinlikle görevi değildir.
Le riche travaillait, ramassant les profits. Sa vieillesse sera pourvue de biens.
Mallarını artırmak için çalışan zengin bir adam, ve onun zenginliğiyle kuşatılmış diğerleri.
Si tu te comportes bien, tu auras un pourcentage de tes profits.
Eğer iyi çalışırsan, gelirimizden prim alacaksın.
Stabilité, expansion et profits de l'entreprise planétaire assurés.
Gezegen girişimi için denge, büyüme ve kar sağlıyor.
Le partage des profits est de 60 % pour nous, 40 % pour eux.
Lu Shan evet Adamlarından haber alıp...
Le bilan de l'an dernier indiquait 27 millions $ de profits.
Geçen seneki bilanço, 27 milyon dolar kâr elde ettiğimizi gösteriyordu.
Les intérêts sur l'argent et quelques profits?
Paranın faizi de var ve biraz kâr. Evet, burada.
Et quand dieux et profits font alliance, tu tiens le bon bout.
- İbadetle kazancı bir araya getirince keyfine diyecek yok değil mi?
Je suis heureux de vous annoncer que je soumets au comité de direction un plan de coordination des principaux centres de profits.
Yönetim kuruluna yeni bir kâr koordinasyon plânı sunmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Le service qui a généré les profits les plus bas est celui de l'information, avec un budget de 98 millions de dollars et un déficit annuel de 32 millions.
Haber departmanı, 98 milyon dolarlık bütçesi ve yıllık 32 milyon dolarlık zararıyla bize en fazla yük olan bölümdür.
"Bien messieurs, quels sont les profits pour le premier trimestre?"
"Pekala beyler, ilk çeyrekteki karlar ne alemde?"