Translate.vc / francés → turco / Pédi
Pédi traducir turco
85 traducción paralela
Je vous fais une Mani-pédi et on discutera.
Fark etmez. Sana manikür ve pedikür yapacağım.
Une limousine conduira les filles à une soirée margi-marti-pédi.
Bir limuzin bütün kızları alıyor, SPA'ya, Margi-Marti-Pedi-Partisine götürüyor.
Pourquoi pas une soirée margi-marti-manu-pédi?
Neden Margi-Marti-Mani-Pedi-Partisi yapmıyoruz?
Rachel, debout! J'ai une manu-pédi à 11 h, et tu dois préparer mes gaufres.
Saat 11 de manikür-pedikür randevum var, ve waffle larımı hazırlamalısın.
Mani, Pédi, dansez pour moi!
Mani, Pedi, benim için dans edin.
- Encyclopédie. - Encyclopédie.
Ansik-lo-pedi.
L'encrier et le sous-main au centre. Le plumier à gauche. Le calendrier et la plume, à droite.
Ortada mürekkep şişesi ve emme pedi,... sol tarafta kalem tablası,... sağ tarafta da takvim ve kalem vardı.
Mais, on dirait de petites couilles et une queue sous un tampax, hein, Sophia?
Alt takımlar tam, bir de kadın pedi var, değil mi Sophia?
- Des lanières!
- Kalp pedi!
Compresse.
Lap pedi.
Les pertes de sang vont vite diminuer, en moins de 2 jours... Mais continue de surveiller ta serviette.
Kanama iki gün içinde bayağı azalacak ama yine de pedi kontrole devam et, tamam mı?
- Le ventricule gauche est déchiré.
- Lap pedi. Sol karıncık parçalanmış.
Bonjour. Je vais vous chercher une compresse plus grande.
Size daha büyük bir sızıntı pedi getireceğim.
Passe les lingettes.
Mark, hijyenik pedi uzatabilir misin, lütfen.
C'est moi qui lui ai mis les serviettes.
Pedi ben koymuştum.
Je ne travaille pas ici... mais la "Ped" ;
Burada çalışmıyorum, fakat Pedi, 7'de.
"Ped"?
- "Pedi" mi?
Je reviens de chez ma sœur, et j'ai cru que j'étais encore en face d'elle.
Ben sadece kız kardeşimin pedi geri geldi, ve ikinci l düşünce Onu tekrar bakıyordu için.
Je vous ai offert le premier trajet du nouveau Pedi-taxi de Stars Hollow, et c'est ce que vous aurez.
Kirk'ün yeni Stars Hollow bisiklet taksisinde ilk yolculuğu size teklif ettim. Alacağınız da bu.
Le temps paraît plus long quand on est en pedi-taxi.
Bisiklet taksideyken zaman akıp geçer.
Elle venait juste d'avoir ses règles, et elle leur apprenait à utiliser les tampons et les protections, comme je vous l'ai appris aujourd'hui.
Adet görmeye yeni başlamış... Onlara tampon ve pedi nasıl kullanacaklarını gösteriyormuş. Aynen bugün öğrendiğimiz gibi.
Pouvez-vous éteindre les palettes?
Pedi kapatır mısın?
Il vaudrait mieux que je change ce putain de tampon.
Şu lanet pedi değiştirsem iyi olacak.
Tout d'un coup manu-pedi l'air si vide.
Manikür ve pedikür anlamsız gelmeye başladı.
Tu m'as fait rater quatre mani-pedi, long ongle de pied, vraiment coquin, compliqué...
Senin yüzünden dört manikür pedikür seansı kaçırdım. Ayak tırnağı batması. Çok pis ve zor iş.
Le livreur de l'épicerie m'avait dit que tu n'avais pas acheté de tampons.
Marketin dağıtım elemanı bu ay kadın pedi almadığını söyledi.
Mani, Pédi, Sexpun?
Mani, Pedi, Sexpun
Bourrage trois couches de part et d'autre de la vessie.
Mesanenin bir tarafına üç laparotomi pedi koyarız.
Nettoyez et fermez-la, collez un pansement dessus.
Temizle, kapat ve bir baskı pedi uygula.
Mani-pedi?
Manikür mü pedikür mü?
Une serviette hygiénique.
Kadın pedi.
Parfois, tu me donnes l'impression de vivre dans une sorte de pub sans fin pour des tampons.
Bazen beni hayat boyu süren kadın pedi reklamındaymışım gibi hissettiriyorsun.
Une pub sans fin pour des tampons?
Hayat boyu kadın pedi reklamı da ne?
C'est une électrode.
EKG pedi.
Gaze.
Pekala, karın pedi.
Je suis en retard pour mon mani-pedi-spray-tan.
Güzellik seansıma geç kalıyorum.
Un mani-pedi.
Manipedi.
Des magasins de jouets, de bijoux, de meubles, et... "Onglerie Lee".
Biri oyuncak dükkanına, diğeri kuyumcuya,... birisi mobilyacıya, ve "Lee'nin mani-pedi Evi."
Vous livrez "Onglerie Lee".
"Lee'nin mani-pedi Evi" ne bir gönderiniz varmış.
Il a importé de la marchandise pour l'Onglerie Lee.
Ve ayrıca oğlunun "Lee'nin mani-pedi Evi" ne bir kargosu olduğunu da biliyoruz.
Manucure et pédicure?
Mani-pedi yaptıracak mısınız?
Elle pourrait les avoir attrapés par un client?
Kadın mani-pedi salonunda çalışıyordu. Bir müşterisinden kapma ihtimali yok mu?
L'animalerie était plus proche, j'ai pris les plus petites couches.
Evcil hayvan dükkânı daha yakındı. Ben de birkaç tane çiş pedi aldım.
Vous pouvez me donner une serviette, s'il vous plaît?
- Âdet pedi alabilir miyim?
Tout ce qu'elle a laissé, ce sont des serviettes hygiéniques Que j'ai envie de fourrer dans mes chaussettes
Burada sadece bir paket kadın pedi bırakmış ki onları da çoraplarımın içine doldurmayı düşünüyorum.
J'ai dit que j'allais au drugstore pour t'acheter des tampons.
Dedim ki, sana kadın pedi almak için hemen eczaneye gidiyorum.
J'ai déjà vu ça avant, pour un petit chien, c'est souvent une éponge ou plutôt, un tampon.
Daha önce de böyle bir tıkanıklık görmüştüm. Böyle küçük bir köpekte genelde ya bulaşık süngeri ya da bayan pedi olur.
Tes tampons sont pas en cuir, ni enroulés dans du bacon.
Sanki bayan pedi değil, Pastırmadan yapılmış atıştırmalık.
Je portais des épaulettes.
Ve omuz pedi kullanıyordum.
Tu veux dire... des serviettes hygiéniques?
- Kadın pedi... gibi mi?
Tampon...
Kadın pedi.