Translate.vc / francés → turco / Rains
Rains traducir turco
87 traducción paralela
Rains, McCanless, Wesley, Reyno!
Rains? McCanless? Wesley!
Claude Rains était l'Homme invisible
Claude Rains ise Görünmez Adam'dı
Claude Rains est le père de Lon Chaney et il finit par le tuer.
Claude Rains, Lon Chaney'nin babasıdır ve sonunda onu öldürür.
- Boggs et Rains?
- Boggs ve Rains'e ne oldu?
Les détenus Boggs et Rains ont disparu.
Mahkum Boggs ve Rains kayıp.
Je n'ai fait que raconter ce que le dragon a fait à Boggs et Rains.
Bütün yaptığım, o ejderhanın, Boggs ve Rains'e ne yaptığını söylemek oldu.
"I know a girl, when she smiles,... it rains"
Bir kız tanıyorum güldüğünde yağmur yağıyor.
"I know a boy, when he sings, it rains"
Bir çocuk tanıyorum şarkı söylediğinde yağmur yağıyor.
Je suis Rollin Parker, l'émissaire de Thaddeus Rains, le président des Chemins de Fer du Nord.
Ben Rollin H. Parker. Bay Thaddeus Rains'i temsilen buradayım. Kendisi Rock Kuzey Demiryolu'nun başkanıdır.
Monsieur est Allan Pinkerton, fondateur des Services Secrets au service de M.Thaddeus Rains.
Bu, Allan Pinkerton. Kendisi Bay Rains'le anlaşarak gizli servisi kurmuştur.
Vous direz à M.Thaddeus Rains de mettre ce contrat où je pense.
Bay Thaddeus Rains'e, bunu güneşin parlamadığı bir yere koymasını söyleyin.
M.Thaddeus Rains.
Bay Thaddeus Rains efendim.
- Je vais me procurer la liste des villes où Rains garde son argent.
- Ben bankada bir kadın tanıyorum. Demiryollarının parayı nerede sakladığını öğrenmeye çalışacağım.
Rains est au-dessus des lois.
Kanunlar Thaddeus Rains gibi adamlara dokunamaz.
C'est un petit jeu bien intéressant.
- İlginç bir oyuna başlıyoruz Bay Rains.
Après ce casse Rains abandonnera.
Bunu yaparsanız, Rains bir daha asla Batı'ya gelmez!
Tu veux nuire à Rains, non?
Ona zarar mı vereceksin Jesse?
- Mais devant les vendus de Rains, si.
- Rains'in taraftarı bir jüriyle mi karşı karşıya olacağım?
Je suis coupable de beaucoup mais c'était M.Thaddeus Rains et Parker cette fois-là.
Pek çok nedenden dolayı suçluyum ama. bunu yapan Bay Thaddeus Rains ve Parker'dı.
J'aurais juste dû tuer Rains.
- Rains'i öldürmeliydim.
Pourquoi il serait pas comme Claude Rains, dans The Invisible Man?
Görünmez Adam'daki Claude Rains gibi olmadığını nereden biliyorsun?
Rains, Rains...
Rains, Rains, Rains, Rains ¡ ¦
"Commencez la série de tests sur le groupe de Rains."
Rains'in grubu için "standart iğne testi" emri.
Rains!
- Rains!
Vous faites allusion à Mme Rains.
Oh, alımlı bayan Rains.
- Claude Rains.
- Claude Rains.
End up wet up'Cause when it rains it pours
Kan içinde kalırsın sonunda Çünkü yağmur hep sağanak olur
Annette Rains.
Annette Rains.
Henry Rains et Cece Smith.
Henry Rains ve Cece Smith.
Rains s'est engueulé avec l'un des employés dernièrement.
Rains, çalışanlardan birisiyle tartışmış.
Il a accusé l'employé d'avoir volé de l'argent dans sa voiture, ça commençait à mal tourner, alors le responsable a appelé les flics, mais Rains a disparu avant leur arrivé.
İşçiyi arabasından para almakla suçlamış, sonra bağırmaya başlamış, müdür polisleri çağırmak zorunda kalmış, ama onlar gelmeden Rains ayrılmış.
Le planning dit qu'il était au travail quand Raines a été tué.
Giriş çıkış kartlarına göre, Rains vurulduğunda işteymiş, yani...
Je m'appelle claude Rains.
Claude Rains'im ( sinemada görünmez adamı canlandıran aktör ). Şimdi, defol başımdan.
Je suis Claude Rains.
Adım Claude Rains.
And every time it rains It rains pennies from heaven
# Ve her yağmur yağdığında Gökten beklenmedik bir fayda gelir. #
Claude rains was the invisible man
Claude Rains görünmez adamdı
Allez, Rains.
Hadi, Raines.
Allez, Rains. Allez, Tommy.
Hadi, Raines.
On est perdus, Rains? On est perdus, putain!
Kaybolduk, değil mi?
- Identifiez-vous. Caporal Bob Rains.
- Onbaşı Bob Raines.
Le soldat Rains, chef!
- Efendim?
- Votre nom? - Bob Rains, West Kents, commandant.
- West Kent'ten Bob Raines, komutanım.
Rains, rejoignez les rangs!
- Raines, hizaya geç. - Dediğini yapsan iyi olur.
Brightling et Rains, ici présents, ont eu du fil à retordre avec la police militaire!
Brightling ve Raines kızıl berelilerle oldukça eğlendiler.
Allez, Rains.
Benimle gel, Raines.
Parle. Où sont Boggs et Rains?
- Boggs ve Rains nerede?
- Allez, Rains!
- Hadi, Raines.
Soldat Rains.
Er Raines.
Rejoignez les rangs, Rains!
- Hizaya geç, Raines.
Rains.
Raines!
Ils vont t'exécuter, Rains!
Kurşuna dizecekler seni.