Rufus traducir turco

Fredonia a besoin d'un nouveau chef progressif. D'un homme comme Rufus T. Firefly!

Freedonia'nın ileri görüşlü, yeni bir lidere ihtiyacı var, aynen Rufus T. Firefly gibi!

Rufus T. Firefly!

Rufus T. Firefly!

J'ai entendu dire que Mme Teasdale a un faible pour Rufus T. Firefly.

Duyduğuma göre, bayan Teasdale Rufus T. Firefly'den hoşlanıyormuş.

Son Excellence Rufus T. Firefly!

Sayın Ekselansları Rufus T. Firefly!

O Rufus!

Ah, Rufus!

- Je ne supporterai pas un Rufus de votre part.

- Size sadece itibarımı sunabilirim.

Rufus. À quoi pensez-vous?

Rufus, ne düşünüyorsunuz?

Son Excellence Rufus T. Firefly.

Sayın Ekselans Rufus T. Firefly.

Rufus T...

Ben Rufus T...

Rufus T. Firefly. Retransmis grâce au soutien de l'ennemi...

Ben Rufus T. Firefly, düşman tarafından desteklenen...

MAJOR RUFUS COBB RÉDACTEUR ET ÉDITEUR

BİNBAŞI RUFUS COBB EDİTÖR

À mon père, le colonel Rufus Quale.

Babam Albay Rufus Quale'in şerefine.

- Ce colonel Plummer.

- Şu, Albay Plummer. - Rufus J. Plummer.

Il y avait le duc Puis mon patron, Lord D'Ascoyne L'Amiral Lord Horatio D'Ascoyne Le Général Lord Rufus D'Ascoyne Lady Agatha D'Ascoyne.

Daha dük vardı. İşverenim, Lord Ascoyne D'Ascoyne. Amiral Lord Horatio D'Ascoyne vardı.

Le Général Lord Rufus D'Ascoyne, par contre qui racontait volontiers ses exploits contre les Boers était un problème assez facile.

General Lord Rufus D'Ascoyne, diğer taraftan Güney Afrika'nın en belalı cephelerinde nasıl savaştığını anlatmaktan asla yorulmayan bu adam daha kolay bir lokmaydı.

- Vous l'appréciez? - Il ressemble à mon oncle Rufus.

Eden Müzesinde mutlaka böyle bir polisleri olmalı.

Rufus, le chef du clan, est encore à l'âge de pierre.

Rufus, klanın başı, Taş Devri'nden çıkmış gibidir.

Dites à Rufus que, la prochaine fois, je brûlerai tout.

Rufus'a söyle, bir dahaki sefere burayı tümden yakacağım.

Attendez que Rufus soit au courant.

Rufus bunu duyana kadar bekle!

Le vieux Rufus et le Major se haïssent tant que si l'un d'eux dirigeait Big Muddy, j'ai peur de ce qui se passerait.

Yaşlı Rufus'la Başkan birbirlerinden nefret ediyorlar. İkisinden biri Büyük Çamur'un denetimini alırsa, olacakları düşünmekten korkuyorum.

Pauvre Rufus.

Zavallı Rufus'cuğum.

Qui est-ce? Qui est là? Rufus!

Kim var orada?

Jenkins! Venez.

Rufus, Dragon!

Salut, Rufus, Powder.

Hey, Rufus, Powder.

- Hat. - Salut, Rufus.

- selam, Rufus.

Rufus et Powder avaient braqué une banque à Miles City.

Rufus ve powder'i çevirdi ve miles city deki bir banka soygunu için arandıklarını söyledi.

- Rufus a braqué une banque?

- peki, o iş bulamadı, sanırım.

Chef des renseignements Extrême-Orient

ALBAY RUFUS G. BRATTON G-2 Ordu Komutanı, Uzak Doğu Bölümü

Rufus Knile est loin de chez lui.

Ben Snake River Rufus Krile, evimden çok uzaktayım.

Un nommé Rufus Crile.

Snake River Rufus Krile yaptı sanırım.

Hier soir, ils ont arrêté Rufus et Midnight Cowboy.

Biliyorsun motor olayını.

M, Rufus Thomas!

Bay Rufus Τhοmas!

Hé, M, Rufus Thomas!

İşte Bay Rufus Τhοmas!

Allez, Rufus, dites-leur,

Ηadi Rufus, söyle οnlara.

Les blessés : un distributeur d'eau, deux machines à polycopier et Rufus McBride, un concierge sourd.

Bir su soğutucusu iki teksir makinası ve ağır işiten bina hademesi Rufus McBride vuruldu.

Stoney Walker entre tandis que Rufus Middleton sort,

Stoney Walker oyuna giriyor ve Rufus Middleton çıkıyor.

Alors, les 2 et 6 sont sur la ligne des 26 mètres.

Rufus Middleton. Evet. 26'da ikinci ve altıncı.

Qui c'est, Rufus?

- O kimdi Rufus?

Rufus revient de la ville.

Rufus demin kasabadan döndü.

Harriet Rufus dit que vous passez votre temps à jouer et à faire du plat aux filles.

Harriet Rufus, bütün gün bozuk para atıp..... yoldan geçen kızlara laf attığınızı söylüyor.

- Harriet Rufus est un abruti.

- Harriet Rufus salağın biri.

Rufus! Merci beaucoup, mon vieux.

Rufus.

Rufus a peur de lui et se cache dès qu'il entre.

Rufus ondan korkuyor. West geldiği zaman kaçıp saklanıyor.

Attitude normale pour un chat.

Rufus her zaman kaçıp saklanır. Bu onun olağan davranışı.

- Rufus J Plummer.

- J neyin kısaltılmışı?

Merci.

- Amcam Rufus'a çok benziyor.

Où est Rufus?

Rufus nerede? Burada değil.

Oui, Rufus?

Evet Rufus?

Rufus!

Rufus!

Retourne-toi lentement, Rufus.

yavaşça dön, Rufus.

Je sais pas quoi faire.

ne yapçağımı bilemedim. Rufus bir banka mı soydu?