Translate.vc / francés → turco / Salad
Salad traducir turco
38 traducción paralela
Dans son dernier film, Peckinpah s'est tourné vers les eaux calmes et lyriques de Salad Days de Julian Slade.
Son filminde, Julian Slade'in Salata Günleri'nin daha sakin ve lirik sularına çekildi.
SALAD DAYS ( 1971 ) Réalisé par Sam Peckinpah
SALATA GÜNLERİ Yönetmen Sam Peckinpah
Ils ont créé la "salad bar", copiée aujourd'hui par chaque fast-food en Amérique.
Çok yenilikçi bir yer. Şimdi Amerika'daki bütün fast-food zincirlerinin taklit ettiği salata barını onlar yarattı.
Omar Salad, son principal conseiller militaire, et Abdi Hassan Awale, ministre de l'lntérieur.
Ömer Salad, Aidid'in baş siyasi danışmanı ve Abdi Hasan Avale, iç işleri bakanı.
Au Salad Bowl à 13 h.
Sonra konuşuruz anne. - İyi günler.
- Non, elle s'occupe du petit.
- Evet, tamam. Birde Salad Bowl'da. - Haydi oğlum, gidelim.
Aiden, Cathy a rendez-vous avec Donna au Salad Bowl.
Cathy, Salad Bowl'da Donna'yla buluşacakmış.
Revenons à "La Salade du Christ", de M.Gibson au Théatre de la Carotte Chrétienne.
Mel Gibson'ın The Salad of the Christ on Christian Carrot Theater filmine dönüyoruz.
Tu ne risques rien.
Başını saladığın için kimse seni ele geçirmeyecek.
Donc il a fait un signe?
El mi saladı?
"Fourné"?
"Saladım"?
Je déteste être l'ongle dans cette Cobb salad, mais on sait même pas si ce jeune homme est Démocrate ou Républicain.
Cobb'un salatasında bir tırnak olmaktan nefret ediyorum ama bu genci daha tanımıyoruz bile Demokrat mı, Cumhuriyetçi mi bilmiyoruz.
lived a girl that I swear to the world made the alligators look tame Poke Salad Annie...
* Tanrı şahidim olsun ki... * * Timsahları evcilleştiren bir kız yaşardı * * Salatayı karıştıran Annie *
Salad.
* Salatayı *
{ \ pos ( 192,210 ) } T'inventes.
Caesar Salad diyecektin.
Je vais lui dire que tu as des rencontres secrètes avec cette... Mme Salad et que tu savais qu'il allait se faire virer avant lui et que tu lui as rien dit.
Ben de ona Salata kılıklı adamla yaptığın gizli toplantıyı söylerim VE onun kovulacağını ondan önce öğrendiğin ve söylemediğin ortaya çıkar.
Mr Salad!
Bay Salad!
"Marc Lapidus, le directeur de la chaine a choisi de quitter son poste, " immédiatement ", a dit le Elliot Salad, le président.
"Kanal başkanı Merc Lapidus ani aldığı bir kararla görevinden İSTİFA etti." Kanalın sahibi Elliot Salad...
On lui a dit ça pour qu'elle remette ses chaussures à la sandwicherie.
Bunu ona Salad Plantation'dayken ayakkabılarını geri giysin diye söyledik.
♪ The Big Bang Theory 6x12 ♪ The Egg Salad Equivalency Diffusé le 3 janvier 2013.
Sezon, 12. Bölüm "Yumurta Salatası Eşdeğeri"
Ce mot "salade" est le mot de passe de mes comptes- - mon portofolio personnel, l'entreprise, les travaux.
- Bu kelime "salad" tüm hesaplarımın şifresi ; kişisel belgelerimin, şirketimin, işlerimin.
Salad King.
Salad King'de geçerli.
Passez-moi Elliot Salad.
Bana Elliot Salad'ı bağla.
Elliot Salad sur la une.
Elliot Salad 1. hatta.
On devait préparer notre déjeuner avec Elliot.
Elliot Salad ile öğlen yemeği için hazırlık yapmamız lazım.
Elliot Salad a lu votre scénario.
- Hayır mı? Elliot Salad senaryonuzu okudu.
C'est Elliot Salad!
Elliot Salad'tan bahsediyoruz.
Comment puis-je dire non à Elliot salad?
Nasıl Elliot Salad'a hayır derim ki?
Elliot Salad a lu le scénario et veut le faire.
Elliot Salad senaryoyu okumuş ve şimdi de o yapmak istiyor.
M. Salad!
Bay Salad.
Je sais que tu as tendance à te servir avec une truelle au Sizzle salad bar.
Sizzler salata barında onları götürmeye bayıldığını biliyorum.
"Like a fleisch salad". C'est Allemand.
Fleisch salatası gibi.
Hey, cheeseburger salade.
Selam, Cheeseburger Salad.
Je devrais ouvrir un bar à salades. Et l'appeler "Salad Guy".
Bir salata dükkanı açıp salata adamı diyebilirim.
C'est Polk Salad Annie.
"Polk Salad Annie."
Je veux que tu ailles à Just Salad à genre 13 h, quand c'est bondé.
Just Salad'a git lütfen, en yoğun oldukları saatte, öğlen birde mesela.
Bon, d'accord. Cathy est au Salad Bowl.
Cathy, Salad Bowl'da.
Qui tient son nom d'une salade.
İsmi de Caesar Salad.