Translate.vc / francés → turco / Seamus
Seamus traducir turco
238 traducción paralela
Puis-je vous présenter à mon fils...
Sizi oğlum Seamus'la tanıştırayım.
Je le sais, Seamus.
Olmadığını biliyorum, Seamus.
- Seamus m'énumérait vos défauts.
- Seamus senin eksikliklerini listeliyordu.
- Naturellement, Seamus.
- Evet, tabii ki Seamus.
Mais nous te sommes très reconnaissants.
Sana çok minnettarız, Seamus. Çok minnettarız, gerçekten.
- Allons, Seamus.
- Ağır ol, Seamus.
Ça suffit, Seamus.
Bu kadar yeter, Seamus.
Il serait bon que tu te rappelles que c'est moi qui commande,
Bu Başpiskoposluğu ben idare ediyorum, Seamus Monsenyör değil!
Je veux que tu ailles à ce déjeuner.
O öğle yemeğinde bulunmanı istiyorum, Seamus.
Je prendrai note des tendances dans la maçonnerie.
Çimento işinde bir kaç şey öğrenebilirim! - Tamam, Seamus.
Aimer Dieu n'était pas mon fort. Seamus m'a dit que ce n'était pas un problème du moment que je me rendais utile.
Tanrıya olan aşkım için aman aman ödüllendirilmedim ve Seamus bana, yararlı olduğum sürece bunun bir dezavantaj olmadığını söyledi.
mais une chance que Seamus vous a trouvé.
Ciddi bir şey değil, ama Seamus sizi bulduğu için şanslısınız.
Seamus.
Seamus.
Seamus!
Seamus!
Tu n'es pas Seamus McFly.
Sen Seamus McFly değilsin.
relaxez.
Sakin ol Seamus.
Oui, c'est Seamus...
Kahrolası telefonunu burada bırakmış. Ne?
Attention ton coude, Seamus.
Dirseğine dikkat et, Seamus!
- Du calme. Je suis un frère.
Sakin ol, dostum, ben bir Seamus kardeşiyim.
Tu te caches, Seamus.
Saklanan sensin, değil mi, Seamus?
Je suis venu pour Seamus.
Seamus için geldim.
ont déclaré à CNN que le meurtre en France du terroriste irlandais Seamus O'Rourke, par des inconnus, avait contribué à ce que les négociations débouchent sur cette conclusion historique.
... in CNN'e bildirdiğine göre,... Seamus O'Rourke'un Fransa'da hala bilinmeyen kişilerce yakalanıp, öldürülmesi, istikrara katkıda bulunup, görüşmelerin bugünkü tarihi sonuca erişmesinde önemli rol oynamıştır...
"Père Crilly, sur les instructions " de notre client récemment décédé, Père Seamus Fitzpatrick, " voici quelques articles qu'il a souhaité que vous ayez
"Peder Crilly, yeni kaybettiğimiz Peder Seamus Fitzpatrick'in isteği üzerine ölümünde sizin almanızı istediği eşyaları size yolluyoruz."
J'aimerais Seamus Healey.
- Sen babanı bilmiyorsun.
Moi, Seamus Zelazney Harper, le... Machine d'Amour Exultée... de la planète Terre déclare par la présente quand 50 planètes ont consenti à rejoindre la République de Systèmes...
Ben, Seamus Zelazney Harper,... mükemmel aşk makinesi... elli gezegenin cumhuriyetin emirlerine uyacağıma...
L'Autobiographie de Seamus Zelazny Harper.
Seamus Zelazny Harper'ın Otobiyografisi.
Seamus Harper, tu es confiner dans tes quartiers jusqu'à nouvel ordre.
Seamus Harper, yeni bir talimat gelene kadar oda hapsine çarptırıldın.
Seamus Zelazney Harper, Suuuper Génie!
Seamus Zelazney Harper muhteşem dahi!
Tu veux savoir ce que je pense? Oh, bon. Maintenant pour un autre chapitre de "le Monde Selon Seamus Harper".
Makine dükkanlarında yaşıyorlar, cephanelikte bitki yetiştiriyorlar Su bitkisi bahçesinde basketbol oynuyorlar...
J'ai essayé la poésie avec Seamus, mais il ne connaît que des limericks.
Seamus'la şiir sanatını konuşmayı denedim, ama yapa bildiği tek şey limerik şiirleri ezbere okumak.
Seamus, tu n'es pas du genre à t'en tenir aux faits.
Geçirdiğim şok yüzünden ölüyorum zannettim. Şimdi, Seamus, bu konuları anlatabilecek en iyi kişi sen değilsin.
Vous pouvez rire, mais il allait à Castle O'Dell à peine une heure avant la tombée de la nuit! Arrête ton char, Seamus.
Eğlenmeye devam edin, ama onu hava kararmadan yarım saat önce, O'Dell Kalesi'ne giderken gördüm.
Tu ne peux donc pas t'empêcher de te couvrir de ridicule?
Oh, uğraşmayı bırak, Seamus. Bir gün bile eşeklik etmeden geçiremez misin?
Seamus fait encore des siennes, c'est tout.
Rahatsız mı ediyorum? Ah, sadece bazı zırvalar.
- Qu'est-ce que vous prendrez?
Seamus, eski numaralarından birisini çeviriyor. Sana iyi günler, Katie.
Que fait-on, Seamus, à rôder dans la pénombre et à épier les gens?
Burada gizlenip, milleti gözetleyerek ne yapmaya çalışıyoruz, Seamus?
Vous étiez là, Seamus, et vous aussi, Milo.
Herkes dikkatlice bana bakıyordu. Sen de oradaydın, Seamus... Ve sen de, Milo.
En temps normal, je t'aurais donné raison, mais là, c'est différent.
Silahlar, Seamus. Normal şartlar altında, seninle aynı fikirde olurdum, Michael... ama normal şartlar altında değiliz.
Laissez-nous vous expliquer.
Seamus, açıklamamıza izin ver.
Qu'est-ce que tu dis de ça, Seamus?
Bunlarla ne yapacaksın, Seamus?
- Regarde, Seamus.
Buraya bak, Seamus!
Seamus, tu avais raison.
Seamus, bir şey hakkında haklıydın.
- Suivez l'arc-en-ciel!
Sadece gökkuşağını takip et, Seamus.
Que veut faire Seamus à ce verre d'eau?
Seamus o suya ne yapmaya çalışıyor?
Bonimenteur Interplanétaire, Seamus Harper.
Gezegenler arası eğlence adamı, Seamus Harper.
Je te connais depuis 50 ans.
Seamus, seni 50 senedir tanırım.
J'avais un pressentiment qu'il fallait que je vienne comme si mon avenir en dépendait. on ne s'attendait pas à te voir ici ce matin.
Seamus.
Un frère?
Seamus kardeşi mi?
Seamus.
Hâlâ aşağıda arabadayım.
- Seamus.
Hey, Seamus.
- Oui!
Bir sonra ki ne, Seamus?