English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Seed

Seed traducir turco

55 traducción paralela
Il s'agit de Seed.
Speed hakkında.
Comme si j'étais de la mauvaise graine.
"The Bad Seed" falan gibi.
Le groupe des Drogués Anonymes donne un porte-clés pour les périodes d'abstinence.
Mustard Seed Grup, temiz kaldığınız süreler için sizlere anahtarlık veriyor.
Je ne peux pas desceller l'Apple Seed.
Appleseed serbest bırakılamıyor.
Alors c'est quoi l'Apple Seed?
Apple Seed ne?
Cependant les informations perdues appelées "Apple Seed" existe toujours!
Ancak bu kayıp bilgi, ki biz buna "Apple Seed" diyoruz, şu anda var olmakta.
Aussitôt que nous retrouverons l'Apple Seed, et que nous restaurerons la capacité de procréer des Bioroïds, ils évolueront et donneront naissance à une nouvelle race d'humain, et ils construiront un monde nouveau.
Yakında bu kayıp "Apple Seed" i bulacağız ve bioroidlerin üreme yetileri tekrar kazandırılacaktır. Bu sayede yeni insanlığın gelişimine yardımcı olup hep beraber yeni Ütopya'yı kuracağız.
Sitôt que nous retrouverons l'Apple Seed.
"Apple Seed" i bulabilirsek evet.
Mais si nous parvenons à trouver l'Apple Seed du Dr Gillian, la capacité de reproduction des Bioroïds pourra être restaurée, et nous pourrons donner naissance à la nouvelle race d'humain selon d-tank.
Ama Dr. Katherine'in "Apple Seed" ini bulabilirsek bioroidlere üreme yetisi kazandırılacak ve insanlık için yeni bir dönem başlatılacaktır.
Dunan, protège l'Apple Seed.
Deunan, "Apple Seed" i koru.
l'Apple Seed est à l'intérieur du collier?
"Apple Seed" bu kolyenin içinde mi?
ils ont essayé de cacher l'Apple Seed pour protéger l'humanité.
İnsanlığı korumak için "Apple Seed" i sakladılar.
Ma mission est de donner l'Apple Seed aux 7 sages.
Benim görevim "Aplle Seed" i 7 ihtiyara vermek.
Général, cela n'est-il pas étrange? Les 7 sages veulent l'Apple Seed.
General, size de tuhaf gelmiyor mu şu 7 ihtiyarın "Apple Seed" i istemesi?
Ils veulent détruire le d-tank avec.
"Apple Seed" i kullanarak D-Tankı patlatmak istiyorlar.
Pourquoi ma mère cachait-elle l'Apple Seed?
Annem neden "AppleSeed" i sakladı?
Elle se servira de l'Apple Seed pour faire des Bioroïds la nouvelle race maîtresse... et elle effacera l'humanité de l'histoire.
"Apple Seed" i kullanarak bioroidleri esas ırk haline getirmek ve insanlığı tarihten tamamıyla silmek.
Et... il n'y a pas d'autre candidate pour Mustard-seed.
Hardal-tohumu rolü için başka bir aday da yok.
Peaseblossom, Cobweb, Moth and Mustard-seed!
Bezelyeçiçeği, Örümcekağı Güve ve Hardal-tohumu. "
Vous êtes censé m'appeler Mustard-seed!
Bana Hardal-tohumu diyeceksin!
Donc quand la première a-t-elle lieu, Mustard-seed?
Şov ne zaman bakalım, Hardal-tohumu?
Saison 5 Épisode 02 The Seed ( v. 1.00 )
Sezon 5 Bölüm 2 Tohum
J'ai jamais aimé ton poppy seed chicken, et tu te rappelles quand j'ai dormi chez Sandy Metcalf en première?
Haşhaş tohumlu tavuğunu hiçbir zaman sevmedim ve üniversitenin ilk senesi Sandy Metcalf'ın evinde yattığım geceyi hatırlıyor musun?
Tu n'aimes pas mon poppy seed chicken?
Haşhaş tohumlu tavuğumu sevmiyorsun demek?
La classe d'Anthony visite l'école SEED, le premier pensionnat public urbain du pays.
Anthony'nin sınıfı, ülkede açılan ilk yatılı kent okulu olan Seed Okulunu görmeye gidiyorlar.
Pour étudier à SEED, ça dépend de la géographie et de la chance.
Seed'de okumak için coğrafya ve şans gerekiyor, o kadar.
Si je suis accepté à SEED, je vais avoir sept cours.
Seed'e girebilirsem, yedi tane ders alacağım.
24 PLACES
Seed Washington 24 Kişi
24 PLACES 20.
Seed Washington 24 Kişi Yirmi.
21 PLACES
Seed Washington 21 kişi
4 PLACES
Seed Washington 4 Kişi
1 PLACE
Seed Washington 1 Kişi
Ici Mme lnman de l'école SEED.
Ben, Seed Özel Girişim Okulundan Bayan Inman.
Ils s'appellent "Seed Schools" pour les enfants vivantbdans les quartiers dangereux de L.A.
Los Angeles'taki tehlikeli ve hizmet götürülemeyen yerlerde yaşayan çocuklar için çekirdek okullar.
Like a seed dropped by a skybird
* Bir kuş tarafından bırakılmış bir tohum gibi *
♪ There's always a seed before there s a rose ♪
* Önce tohum vardır, sonra dönüşür güle *
3x01 - Seed
The Walking Dead 3.
La prostitution, la drogue, et même des salauds des Black Seed.
Orospular, ilaçlar hatta Blacksea piçleri bile onun kontrolünde.
En prison, sans les Black Seed, je serais mort.
Ben hapishanedeyken Blacksea'den gelen insanlar olmasa şimdi ölmüştüm.
Ce n'est pas un tueur de flics. C'est un Black Seed.
O pir polis katili değil bir köstebek.
C'est des Black Seed.
Bunlar kirli insanlar.
Putain de camé. Tu t'es foutu avec les Black Seed.
Lanet olsun sana pis keş sende onlardansın.
Mon mari a demandé des germes de nok pour le dîner, et nous n'en avions plus.
Kocam akşam yemeği için nok-seed yahnisi istedi ama elimde nok-seed yoktu.
- On est loin d'Echo Trois?
Favori bölümüm, "Space Seed". Khan'ın ilk bölümü.
Mustard-seed.
Hardal-tohumu.
Je voulais auditionner pour le rôle de Mustard-seed.
Hardal-tohumu rolü için gelmiştim.
Mustard-seed!
Hardal-tohumu!
23 PLACES
Seed Washington 23 Kişi
22 PLACES
Seed Washington 22 Kişi
- From its moorings by a wind off the sea - Like a stream that meets a boulder - Like a seed dropped
* Bir nehrin bir kayayla buluşması gibi * * Bir kuşun bıraktığı *
Tu sais quoi des Black Seed?
Blacksea hakkında ne biliyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]