English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Stark

Stark traducir turco

2,314 traducción paralela
C'est à Stark?
- Stark'ınkilerden biri mi?
Joffrey, Renly, Robb Stark... ils plieront le genou ou je les détruirai.
Joffrey, Renly, Robb Stark ya diz çökecekler, ya da ölecekler.
Tapineuse dans Stark Street.
Çalışıyor, genelde Stark Sokağı'nda.
Va dans les bars de Stark Street.
Stark'taki barlara göz at, şu an onlardan birindedir.
- Il y en a un millier.
Stark'ta binlerce bar var.
Ici, le gymnase de Stark Street.
Burada ise, Stark Sokağı Spor Salonu var. Oha, yok artık.
Fais surveiller Stark St.
Stark'a adam yerleştirmen lazım.
- Quelques fois, dans Stark St. - Tu l'as vu?
Gözetledin mi onu?
Viens dans Stark quand t'auras fini.
Bernie'yle evcilik oyunun bitince benimle Stark'ın orada buluş.
Ancien employé de Stark Industries,
Canlı Lazer. Eski Stark Endüstrileri çalışanı...
J'ai la technologie Stark dans cette armure et elle m'a dit exactement où tu allais être.
Bu zırhta bana tam olarak nerede olacağını söyleyen Stark Teknolojisine sahibim.
Tu es clairement un courtisan de Stark!
Bir Stark dalkavuğu olduğun belli.
Vois les choses en face, Stark Junior, dans ce costume, t'es naze.
Kabul et, küçük Stark, o kostümün içinde berbatsın!
Tony Stark l'a fabriqué pour moi. Oui?
Tony Stark bunu benim için yaptı.
Stark est qui il est parce qu'il a suivi son propre chemin.
Stark, kendi yolunu çizdiği için Stark oldu, biliyorsun.
J'ai piraté les systèmes de sécurité de l'usine de Stark.
Stark'ın fabrika güvenlik sistemlerini hackledim.
Je commande maintenant et je vais faire fortune en vendant la technologie Stark.
Artık yetki bende ve Stark'ın teknolojisini satarak bir servet sahibi olacağım.
Seriez-vous prêts à tuer Stark pour réussir?
Bunu yaparak Stark'ı öldürmek mi istiyorsunuz?
Doit y avoir un moyen de réveiller Stark!
Stark'ı uyandırmanın bir yolu olmalı!
Jeune homme, c'est une charge électrique qui peut être directement envoyée dans le cerveau de Mr Stark.
Genç adam, bu direkt olarak Bay Stark'ın beynine iletilebilecek elektiriksel bir akım.
Cette armure est la clé pour contrôler Stark Industries.
O zırh Stark Endüstrileri'ni kontrol etmenin anahtarı.
Sortez d'ici avant que je me souvienne que vous n'étiez même pas autorisé à penser à aller à l'usine Stark.
Pekâla, pekâlâ. Stark'ın fabrikasına gitmeyi düşünmenizin bile yasak olduğunu hatırlamadan önce kaybolun buradan.
Et tu es un Stark.
Sen de bir Stark'sin.
Tu n'as rien fait quand ton fils a réclamé la tête de Ned Stark.
Oglun Ned Stark'in kellesini aldirirken hiçbir sey yapmadin.
- Robb Stark est un enfant.
- Robb Stark daha bir çocuk.
Nous avions 3 Starks à marchander.
Pazarlik için elimizde üç Stark vardi.
Généralement, oui, mais j'ai envoyé tous les jeunes hommes pour combattre dans la guerre de Robb Stark.
Genelde, evet ama tüm gençlerimi Robb Stark'in savasina gönderdim.
Je n'ai pas vu Benjen Stark en 3 ans.
Benjen Stark'i üç yildir görmüyorum.
Quand Eddard Stark a appris la vérité il l'a seulement dit à moi.
Eddard Stark gerçegi ögrendiginde sadece bana söyledi.
Si ce n'est pas avec Renly, Votre grâce, joignez-vous à Robb Stark.
Renly olmazsa majesteleri, Robb Stark'in kuvvetlerine katilalim.
Joffrey, Renly, Robb Stark, ce sont tous des voleurs.
Joffrey, Renly, Robb Stark, hepsi birer hirsiz.
Craqueriez vous pour moi, Stark?
Benden hoslanmaya mi basladin Stark?
J'étais votre prisonnier quand Ned Stark a perdu sa tête.
Ned Stark kellesini kaybettiginde senin tutsagindim.
Oh! Ned Stark a dormi là dessus.
Ned Stark cidden bunun üzerinde uyumus.
La fille cadette de Ned Stark, Arya... Nous n'arrivons pas à la localiser.
Ned Stark'in en küçük kizi, Arya yerini belirleyemiyoruz.
Si nous choisissons de négocier avec les Stark, la fille aura une certaine valeur.
Starklar'la pazarlik etmeyi seçersek kiz önem kazanacak.
Voyez si vous pouvez passer un certain temps loin de votre argent et vos prostituées pour localiser la fille Stark pour moi.
Paralarinizdan ve orospularinizdan biraz zaman ayirarak benim için Stark kizini bulun.
Je ne suis pas un Stark. Je le sais.
Ben bir Stark degilim, biliyorum.
Nous ne trouvons pas Arya Stark.
Arya Stark'i bulamiyoruz.
Et la stupidité de mon grand-père sur le champ de bataille est la raison pour laquelle Robb Stark a pris oncle Jaime.
Ayrica onun savas alanindaki aptalligi yüzünden Robb Stark, Jamie dayimi yakalayabildi.
Ce n'est pas exactement Nathan Stark.
O bir Nathan Stark olamaz.
Avez-vous perdu l'esprit Stark?
Aklını mı kaçırdın, Stark?
Pourquoi Stark me ferait ça?
Stark bunu bana niye yapsın ki?
Stark ne me trouvera pas chez moi sans que je soies préparé.
Stark evime gelip de beni hazırlıksız bulamaz.
Il comprendra que je ne suis pas sans défense.
Eğer Tony Stark silahlarını bana doğrultmak istiyorsa beni savunmasız bulmayacak.
préparez vos avocats. m'ont presque détruit moi et mon fils.
Avukatlarını sıraya sok, Stark. Teknolojin az kalsın beni ve oğlumu öldürüyordu! Dinliyor musun sen beni?
M.Stark.
Ben oyun oynamam, Bay Stark.
Ron Stark laisse à Powers une tâche délicate.
Ron Stark yerini uğultulu bir gürültü içinde Kenny Powers'a bırakıyor.
On parlait de votre bravoure dans la victoire contre les forces auxiliaires des Stark.
Sizin cesaretinizden bahsediyorduk sadece. Stark kuvvetlerine karşı kazandığınız zaferdeki cesaretinizden.
Gymnase de Stark St.
Stark Sokağı Spor Salonu.
- Laissez tomber, Stark.
- Onu boşver, Stark.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]