English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Stash

Stash traducir turco

80 traducción paralela
Bonjour, Stash.
Günaydın, Stash. Günaydın.
Ramène-la à l'atelier.
Stash, ofise geri dön.
On y va.
Tamam, Stash. Hadi.
Tu seras avec Corlis et Stash.
Bu sefer işleri farklı yapıyoruz. Sen Corlis'lesin.
Tu étais commercial, tu apprendras.
Stash, artık işleri uygulama zamanın geldi.
T'as un cœur, tu sais ça?
Evet, bin bakalım, Stash.
Stash, je dois enquêter sur un vol.
Hadi gidelim, Stash. Bir çalıntı arabayı araştırmam gerekiyor.
Regarde à trois heures, le gars avec le bouc...
Hey, Stash, saat üç yönünde. Top sakallı adama bak.
Stash et Freddy, montez voir.
Stash, Freddy, yukarı çıkın.
Stash, c'est toi?
Stash, sen misin?
Patrick, ma cousine Vanden et son ami, Stash.
Bu kuzenim, ve yanındaki de erkek arkadaşı.
Dis-moi, Stash, tu trouves que Soho devient trop... commercial?
Söylesene, sence artık ticari olmaya başlamadınız mı?
- Pourquoi why are you turning in Tio's stash? - C'est pas la coke de Tio.
- Neden Tio'nun malını teslim ettin?
Stash, vous avez déjà vu un prêtre rendre de l'argent?
Hayatında hiç aldığı parayı geri veren rahip gördün mü?
Laissez tomber, Stash.
Anla bunu.
Mais Dibiago est un type très cher, Stash.
Dibiago ucuz birisi değildir.
Je suis donc à découvert de 89 £!
Bunlar Acie, Stash... Albert, tatlı Albert.
Appelons Stash!
Stash'i arayalım!
Ramenons le Stash!
Stashman'i çağıralım!
Le Stash?
Stash? Stashman?
Planquez tout, planquez les armes!
Take cover everything stash weapons!
STASH "LA CIBLE"
STASH "HEDEF"
Stash Bartkowiak était comme les autres.
Stash Bartkowiak da tıpkı diğerleri gibiydi...
Stash se procure un Gauguin volé à une galerie d'Oslo.
Stash, birkaç küçük çaplı hırsız tarafından Oslo galerisinden aşırılan çalıntı bir Gauguin'i almıştı.
Les flics sont arrivés avant que Stash le tue.
Stash onu öldüremeden polisler geldi.
Puis il y a Stash.
Ve işte Stash.
Étant un Espoir, Stash est obligé de faire tout ce que ceux qui ont l'écusson veulent.
Bir aday olarak Stash, kabul görmüş çete üyelerinin dediğini yapmak zorunda.
Plus les Vagos sont ivres, plus le bizutage de Stash devient extrême.
Vagoslar sarhoş oldukça, Stash daha fazla sınanıyor.
Je croise Skyzo et Stash seulement durant les exercices.
Skyzo ve Stash'i sadece Gym'de egzersiz sırasında görebiliyorum.
Où est Stash?
Stash ne alemde?
Stash était un bon tireur en Irak.
Stash, Irak'ta keskin nişancıydı.
Allez Stash.
Hadi ama Stash.
Darko et Stash ont faim.
Darko ile Stash acıkmış.
Laisse moi goûter, Stash.
Stash, adama bir tadımlık ver.
Emmène ça ailleurs, Stash.
Stash, silahı ortalıktan kaldır.
Stash connaît les détails.
Stash detayları biliyor.
Si j'avais été plus intelligent, j'aurais fait demi-tour au moment où j'ai su que Stash venait.
Azcık aklım olsaydı, Stash'in geldiğini anladığım anda cayardım.
C'est peut-être une bonne chose que Stash soit ici après tout.
Stash'in benimle gelmesi aslında iyi olmuştu.
Soit je dis la vérité et Stash devient mon ennemi, soit je revois un peu les faits.
Ya gerçeği söyleyip Stash'i kendime düşman edecektim, ya da olayları biraz çarpıtacaktım.
Stash l'avait sous son siège.
Stash, koltuğun altına sakladı.
Donc Stash a merdé, et t'as laissé avec le sac?
Demek Stash içine etti, seni de çantayla bıraktı öyle mi?
Mais hormis la partie avec Stash, tout est vrai.
Ama Stash ile ilgili olan kısım hariç, gerisi doğruydu.
Stash!
Stash!
Stash : Faites pas les cons avec ces jouets.
O oyuncaklarla etrafın anasını bellemeyi kesin.
Darko et Stash, ils savent ce que j'ai vu.
Darko ile Stash, neyi gördüğümü biliyorlar.
Ils l'ont marqués jusqu'à la violation de conditionnelle de Stash.
O kristal meth'ler Stash'ın şartlı tahliye ihlali için yeterli.
Voici Acie, Stash,
- Geçen sene bir ekibe katıldım.
- Putain. Oublie Stash.
Stash'i boş ver.
Il s'appelle Stash. Stanislov.
Adı Stash Stanislos.
♪ Standing in front of the stash spot ♪
# Zulamızın önünde oturuyoruz
Stash.
Stash.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]