Translate.vc / francés → turco / Top
Top traducir turco
12,484 traducción paralela
Tu a promis au monde un audacieux second mandat, pas deux boules vanilles en plus.
Dünyaya fazladan iki top dondurma değil, cesur bir ikinci dönem vaadetmiştiniz.
C'est extra et top.
Çünkü on numara görünüyor.
Allez, mec. Je me balance comme une bille de flipper.
Top gibi ordan oraya sekiyorum..
Cela devient de plus en plus dur de rester au top, Smithers.
Bu neşeli tavrımı korumak gün geçtikçe daha da zorlaşıyor, Smithers.
Mais, non pas que vous ne soyez pas au top, mais si vous n'avez pas le marché?
Ama, uh, zaten lider olmadığınızdan değil de... Uh, ya anlaşmayı alamazsanız?
Et la balle frappe l'arbitre, mais ce n'est pas du tout un arbitre.
Ve top hakeme geliyor ama hiç hakeme benzeyen bir tarafı yok.
Des sources sûres ont rapportés qu'une dispute entre les receveurs des dauphins de Miami, Ricky Jarret et Alonzo Cooley aurait pu être déclenchée suite à la relation de Jarret avec un membre de la famille de son coéquipier.
Güvenilir kaynaklardan gelen bilgilere göre Miami Dolphins'in top tutucuları Ricky Jarret ve Alonzo Cooley arasında kavga yaşandı. Bu kavga Jarret'ın takım arkadaşının ailesi üyesiyle olan ilişkisinden ateşlenmiş olabilir.
L'information que vous allez entendre est top secret.
Duymak üzere olduğunuz bilgi çok gizlidir.
Car depuis sa défection pour l'Ouest il y a 20 ans, le Dr Kovacs a développé un procédé top secret de miniaturisation moléculaire.
Çünkü 20 yıl önce batıya kaçmasından bu yana, Doktor Kovacs moleküler minyatürleştirmeyle ilgili çok gizli bir çalışma yapıyordu.
- Pourquoi vous allez nous dire comme marche ce rayon top secret?
Bu çok gizli kısaltma işleminin nasıl çalıştığını neden bize anlatacaksınız?
Hardy! Pourquoi vous mettez les points sous la photo de votre amie?
Edi, Büdü'nün fotoğrafına mavi top mu koyuyorsun?
Euh, pas top.
Nasılsın hayatım?
Chaque année, il fait leur "top 20" liste de dealers de drogue.
Her yıl yaptıkları uyuşturucu satıcılarının "İlk 20" si listesine girermiş.
Le top de la résidence renforcée.
Duvarın içindeki mülkler çok değerli.
210 ) } De retour avec Top Chef spécial Looney Tunes.
En İyi Aşçıbaşı'nın Looney Tunes versiyonu devam ediyor.
C'est à moi maintenant!
Lanet olası çocuklar. Top benim oldu artık!
Messieurs, à mon top laisse s'échapper les chiens de la guerre
Beyler, sayıyorum! Savaş köpeklerini salalım hadi!
Ballon!
Top!
Oh, non, ce n'est pas un ballon. Ce n'est pas un ballon, non.
- Hayır, o top değil.
Le prochain Duffman américain va être choisi par les principaux experts mondiaux de la fête en commençant par- - l'artiste électronique au top des ventes
Amerika'nın sonraki Duffman'i, dünyanın parti başlatmadaki en yetenekli ustaları tarafından seçilecek... çok satan elektronik müzisyeni,
On parle de Top Gun
"Top Gun" filminden konuşuyoruz.
Surtout à jouer à des jeux vidéos et à écouter la terrible pop musique du top 40.
Genellikle bilgisayar oyunu oynayıp berbat top-40 pop müzik listeleri dinlerdi.
C'était un gros dealer, au top de la chaîne alimentaire.
Besin zincirinin en üstündeki büyük işler adamıydı.
Une du top cinq des meilleures nuits de ma vie.
Hayatım en güzel beş gecesiydi.
Écoute moi emmène-le au centre médicale de King et prends ça, au cas où.
Tamam, dinle. Onu King's Top Merkezi'ne götür ve her ihtimale karşı şunu al.
J'ai de bons souvenirs avec l'odeur. Jeux de balles, le cirque, traîner avec mon père.
Top oyunları, sirk babamla takılmak.
Surface, Officier tactique. Ajustez 10 mètress Est.
Baş top, savaş harekat subayı. 10 yarda doğuya ayarlayın.
Les garçons, n'est-ce pas la balle avec laquelle le ne voulait pas jouer?
Çocuklar, bu oynamak istemediği top değil mi?
♪ Tu seras au top ♪
♪ Sen iyi olacaksın ♪
Franchement, tu n'es pas au top, en ce moment.
Dürüst olmak gerekirse dostum, son zamanlarda işe % 100'ünü veremiyorsun.
Nous savons ce que Tout-le-monde peut faire. Notre sécurité est au top, y compris virtuellement.
Burası sanal ve diğer türlü en yüksek güvenliği sahip.
La balle en or.
Altın top.
Nous avons toujours été dans le top 5 ou 6 des propriétaires à Manhattan.
Manhattan'daki en büyük 5 ya da 6 mülk sahibinden biriydik.
Tu t'es évanouie au Chuck E. Cheese et le gros rat et moi avons dû te sortir de la piscine à balles.
Chuck E. Cheese'de sızmıştın büyük sıçanla ben de seni top havuzundan çıkarmak zorunda kalmıştık.
Un lancé de balle très rapide et vicieux.
Acayip hızlı top atıyorlar.
Le top de ce que la police a.
L.A. polisinin en iyisidir.
Avec un missile top secret de la marine.
Çok gizli donanma roketiyle mi?
Notre compilation flashback continue, avec une chanson qui a été quatrième du Top 50.
Eskilerden derlediğimiz şarkılar listelerde 4 numaraya kadar çıkmış bir şarkı ile devam ediyor.
Je regardais pas.
- Top deliğe girdi mi?
Et de me convaincre que 1723 était le top en matière de musique.
1723 yılında güzel dediği müzikleri mırıldanması.
Je sais que la dernière fois que tu l'as vu, il n'était pas au top.
Onu son gördüğün günün onun en iyi günü olmadığını biliyorum.
Ou comme un "Magic 8 Ball" avec juste une réponse.
Ya da cevabı sadece birinde olan 8 sihirli top gibi.
Mais tu es toujours au top dans ton travail.
Ama hala oyununun zirvesindesin.
Pas familier avec le top-là.
- Sorun ne söylesene? - Neden bana soruyorsun?
Le top du top.
En iyiler için en iyi olanlar gelir.
Ils montent un dossier, de grotesques déclarations à propos d'une organisation top-secrète appelée B613 dont je suis prétendument le chef.
Sözde benim başında olduğum, B613 denilen, çok gizli bir ajan organizasyonu hakkında saçma sapan iddialarla dolu bir dosya oluşturulmuş.
De formidables universités, un super zoo, plusieurs journaux l'ont placée première dans le top 10 des villes pour prendre sa retraite.
Harika üniversiteler, muhteşem hayvanat bahçesi birçok dergi emeklilik için en güzel 10 yerden biri ilan etti.
ZZ Top... et vous êtes... Heidi.
... ZZ Top, sense Heidi.
♪ Roma comes back... ♪ Solis Securities m'a viré parce que ma santé déclinait et mon travail n'était plus au top.
Solis Güvenlik bizi kovdu çünkü sağlığım git gide bozuluyor ve üstüne işlerimiz de çok iyi değil.
Alors, t'es de nouveau au top?
Geri mi döndün? Tamamen mi?
C'est top.
- Bir harika oldu.