Translate.vc / francés → turco / Tômate
Tômate traducir turco
804 traducción paralela
Jus de tomate, jus d'orange, jus de raisin, jus d'ananas...
Domates suyu, portakal suyu, üzüm suyu, ananas suyu...
Le seul rouge que j'ai vu, c'est une tomate!
Benim gördüğüm tek kızıl derili şey, suratımda patlayan ve alay konusu olmama neden olan o domatesti.
Là, vous avez intérêt à lui monter son jus de tomate vite fait.
O zaman kardeşim, domates suyunu alıp hemen götürmen gerekecek.
Mais si je mélangeais... un peu de sauce tomate avec de la confiture de fraise. Alors...
Ama olur da birazcık domates sosunu az bir çilek reçeliyle karıştırırsam, sonra da...
Potage à la tomate?
Domates corbasi?
Vous aimeriez une côtelette de veau panée à la sauce tomate?
Domates soslu dana kotlet pane ister misin?
Je ne sais pas pourquoi j'en fais à la tomate.
Neden domatesli yapıyorum?
Il boit du jus de tomate.
Domates suyu içer.
Voici un cocktail à la tomate qui vous fera du bien.
Al. Sana harika bir yemek getirdim. Domates suyu kokteyli.
Une omelette à la tomate?
Domatesli omlete ne dersin?
Jus de tomate :
- Domates suyu :
Il y a d'autres dépenses : tripes, pâtes, sauce tomate, parce que nous leur faisons la cuisine.
Diğer şeyler de pahalandı : işkembe, makarna, domates salçası, çünkü bunlardan yemek yapıyoruz.
Tomate et œuf?
Acemi tostu ve şeytan tatlısı var.
Jus de tomate, riz soufflé, sardines, jus de tomate, jus de tomate.
Domates suyu, kahvaltılık pirinç, sardalya..... domates suyu.
Ça fait beaucoup de jus de tomate.
Ne çok domates suyu var.
- Au jus de tomate?
Domates suyundan mı?
Assieds-toi, bois ton jus de tomate.
Ayakta durmasana hayatım. Otur da domates suyunu iç.
Vous m'avez oubliée? La tomate qui fait boum.
Yukarıdaki domates.
- Du jus de tomate.
- Domates suyu.
- Et pas du jus de tomate.
- Domates suyunu kastetmiyorum.
Aspic de tomate, demain.
Yarın domates çorbası var.
Un sandwich tomate-bacon?
Domuz pastırma ve domatesli sandviç?
Ce sera une vieille tomate séchée.
Yaşlı bir kuru domates. Teyzenin arkadaşı.
Jus d'orange ou de tomate pour le petit déjeuner?
Kahvaltıda portakal suyu mu yoksa domates suyu mu istersiniz?
Je voudrais un jus de tomate, un café serré et un masseur.
Lütfen bir domates suyu, sade kahve ve bir masör.
Jus de tomate, café et masseur pour M. Webster.
Bay Webster için domates suyu, kahve ve bir masör.
Pâtes au beurre ou à la tomate.
Spagetti, sade ve soslu.
La tomate!
Domatesi versene.
Montage et démontage rapide du mousqueton et puis menu spécial, rigatoni à la tomate,
Tüfek çatmadaki üstün kabiliyetim ve künyemi canlı okumamın sayesinde göze girerek, özel tayın aldım :
Asperges, bœuf piquant, minestrone, palourdes, tomate, poulet, dinde vermicelles, queue de kangourou, vichyssoise, légumes, ou petits pois?
Kuşkonmaz, biftek, sebze çorbası midye türlüsü, domates, piliçli bamya çorbası hindili şehriye, kanguru kuyruğu kremalı patates, sebze ya da sadece bezelye.
Une tomate.
Domates.
La sauce tomate!
- Gilpin, ketçapı unuttun.
Une farce á la tomate?
Domates sosu da ister miydin?
Bacon, salade, tomate et mayonnaise.
Domuz pastırması, marul, domates ve ayrıca mayonez.
Jus de tomate, avec beaucoup de citron.
Bol limonlu domates suyu.
Du Spam, du Spam, du Spam, des haricots blancs à la sauce tomate, du Spam et du Spam.
Konserve jambon, konserve jambon, konserve jambon fasulye, konserve jambon, konserve jambon ve konserve jambon.
Une tomate? Non... allez, hop!
Bir parça da domates...
Et... 300 au thon... et 200 au bacon, à la laitue et à la tomate.
300 tane ton balıklı, 200 tane de domuz pastırmalı, lahanalı ve domatesli sandviç.
Et le bacon, laitue et tomate au pain grillé.
Domuz pastırmalı, lahanalı ve domatesliler kızarmış ekmeğe.
2 bières Dave et n'oublies surtout pas le jus de tomate.
2 orta boy, Kaith. Domates suyunu da unutma.
Une tomate?
Domates ister misin? Hayır, teşekkürler.
C'est de la soupe de tomate!
Olamaz! Domates çorbası!
De la sauce tomate.
Küçük bir domates almışım buraya.
- Il y a du jus de tomate.
- Domates suyu buzluktaydı, değil mi?
T'as essayé les anxiolytiques au jus de tomate?
Hiç lityum ve domates suyu denedin mi?
Nous avons créé une tomate qui peut s'éjecter en cas d'accident imminent.
Kaza tehlikesinde kendini dışarı fırlatan domates geliştirdik.
- Là, une tomate vient de s'éjecter!
- O domates kendiliğinden fırladı.
Enlève tous les bouts de tomate avant que ton père arrive.
Baban eve dönmeden bütün domates lekeleri çıkmış olsun.
Tomate.
Domates.
"Tomate AMK, 1re qualité."
"AMK kaliteli domates."
"Haricots à la tomate."
Firinda fasulye.