English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / francés → turco / Veau

Veau traducir turco

843 traducción paralela
Vous allez finir par me faire pleurer comme un veau.
Birazdan beni de ağlatacaksın.
Tu voulais mes pendules... et tu refuses mon roti de veau, ça n'est pas logique!
Ama hiç düşünmeden beni soyarsınız.
Et on a mangé du veau. Du veau!
Dana eti yedik.
- Ou il n'aime pas le veau.
Belki de dana etinden hoşlanmıyordur.
Pour M.Halton jamais de veau.
- Eğer Bay Halton yeniden gelirse dana eti yok.
- Ou les ris de veau à la...
- Ya da soslu uykuluk...
- Du veau.
- Dana eti.
Vous aimeriez une côtelette de veau panée à la sauce tomate?
Domates soslu dana kotlet pane ister misin?
Et encore plus loin, on est affreux. Vos jambes comme celles d'un poulain, les miennes comme un veau.
Sonra biraz daha yakında senin tay gibi bacakların varken, benimkiler dana bacağı gibi.
J'avais l'illusion d'être un homme insouciant... rentrant à la maison pour le veau gras, et je réalise que je suis le veau gras.
Dertsiz bir adam olma hayaliyle yorgun düşmüş kurbanlık yüzünden eve dönüp, kurbanlık olduğunu anlayan biri.
On va tuer le veau gras!
Şerefine ziyafet veriyoruz ha?
tu aimes la petite, mais elle te rit au nez, alors, tu pleures comme un veau.
Budalayı oyna. Abartmadan! Canlanın çocuklar!
Nous allons tuer le veau gras.
Yemekte dana keselim.
Elle prépare le veau gras.
- Evde dana pişiriyor.
Ulf a aidé à mettre bas un veau et là, on prend le thé.
Ulf bir buzağı doğurtmuş ve biz de çay demledik.
Le veau et le porcin!
Bir buzağı ve domuz yavrusu!
- Le veau est dans le placard!
Ocağın üstünde fasulye, dolapta da et varmış! Boş ver onu.
Le veau et Micha ont été écrasés.
Mishka ve buzağıları düştü.
Madame, notre veau a été écrasé et Micha aussi.
Mishka'da, buzağıda ezildi.
- Si. S'il revient, je l'embrocherai comme un veau de lait.
Gelirse şişko bir sığır gibi keserim onu.
Et ton veau de lait, Targil.
Bu da senin şişko sığırın Targil!
- J'ai eu la permission d'un veau.
Damga bastığım Son buzağı bana istediğim zaman gelebileceğimi söyledi
On dirait du veau.
Bunun tadı dana eti gibi.
J'ai tant appris, père, pas seulement à faire la vichyssoise ou la tête de veau vinaigrette,
Çok şey öğrendim, baba. Sadece çok güzel soslar ve yemekler pişirmeyi değil..... çok daha önemli bir tarif.
Arrête de pleurer comme un veau!
Dana gibi ağlamayı kes!
Un veau sans mère et sans marque.
annesiz bir buzağı. - Neden olmasın? Annesini geride bıraktı ve dolaştı. - Hiçbir marka da yok.
Depuis qu'il est arrivé, Cissie se conduit comme un veau râleur.
Buraya geldiğinden beri Cissie tıpkı karnı ağrıyan buzağılar gibi davranıyor.
Durga, va voir où le veau est allé.
- Durga git buzağıyı bul.
Non, va trouver le veau d'abord.
Sen önce buzağıyı bul.
Va chercher le veau.
- Git buzağıyı bul.
J'ai si faim que je mangerais un veau gras entier.
Semiz bir buzağıyı bütün olarak yutacak kadar açım.
Caleb, le veau gras, apporte le veau gras.
Ve Caleb, semiz bir buzağı getir.
Mais pour celui qui a gâché ta vie et dilapidé son héritage, tu tues le veau gras.
Ama onun için senin hayatın boş sadece onun hissesi var, ve sen onun için semiz bir buzağı öldürdün.
Epreuve où un veau est attaché.
Sıradaki yarışmamız dana yakalama.
C'est une tête de veau.
Dana kafası.
Même le veau partage leur opinion.
Danalar bile bütün ayıplarımı biliyor.
Un petit veau d'or, grand-père, avec des cornes!
Büyükbaba, boynuzları olan küçük bir altın buzağı!
Aaron nous fera un veau d'or!
Harun bize altın bir buzağı yapacak!
et ils adorèrent le veau d'or et lui offrirent des sacrifices.
ve altın buzağıya taptılar ve ona kurban sundular.
Une femme a donné naissance à une tête de veau.
Bir kadın bir dana başı doğurmuş.
Je ne dois pas m'emporter contre ce jeune veau.
O küçük sıpaya o kadar kızmamalıyım.
Non, pas le veau.
Kesinlikle bir dana bindiremeyiz.
Y compris soeur Rachel avec ses yeux de veau larmoyants!
Hatta ıslak dana gözleriyle açlık çeken Rachel'i bile.
La gelée de pieds de veau est prête.
bu da jölenin sonu.
- De la gelée de pieds de veau.
Bence birinin jölesi.
- De la gelée de pieds de veau.
- Jöle. ( Bir tür ingiliz tatlısı )
- Vous avez laissé un veau derrière.
Buzağı arkada kaldı.
oui, du veau piqué!
Evet, kızarmış dana eti.
De la blanquette de veau.
Dana eti.
Un veau qui aura manqué l'appel et qui aura fui sa mère.
Sanki senin gibi.
Un veau d'or!
Altın bir buzağı!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]