Translate.vc / francés → turco / Ée
Ée traducir turco
11,335 traducción paralela
Tu travailles toute la journée?
Ee, bütün gün çalışacak mısın?
Apparemment, ma fille savait que je l'espionnais pendant tout ce temps.
Ee, Michael. Sanırım, bunca zaman boyunca kızım onu izlediğimi biliyormuş.
On était supposé attendre d'être ensemble.
Ee? Buluşuncaya kadar bekleyecektik hani?
Alors, tu as pu en tirer quelque chose?
Ee? Ağzından laf alabildin mi?
Alors...
Ee...
Donc... cette salope qui t'as tiré dessus?
Ee ateş açan kadın n'oldu? - Aramızda değil artık.
Alors, c'est comment de revenir vivre à la maison?
Ee, tekrar burada yaşamak nasıl bir duygu?
Alors, sur quoi êtes-vous en train de travailler?
Ee, ne yapıyoruz bugün?
Je suis foutu. Non, écoute...
- Ee, bende durumlar bok böyle.
Qu'attendez-vous donc?
- Ee, ne bekliyorsun?
- Alors qu'est-ce que c'est?
- Ee, ne bu?
Et?
- Ee?
Ce qui ne nous a pas rapporté grand chose de, euh...
Ki bu da bize pek yeni, ee...
- Et bien...
- Ee biz...
Bakshi utilise un vieux réseau de communication d'HYDRA pour nous fournir des informations, bien que... la plupart...
Bakshi bize bilgi sağlamak için eski Hydra mesaj kanallarını kullanıyor, gerçi... Onların çoğu, ee... Çoğu...
Quand c'est que tu amènes cet homme en Floride?
Ee, adamı Florida'ya ne zaman getireceksin?
Que veux-tu faire aujourd'hui, Cousin Stosh?
Ee, bugün ne yapmak istersin, Kuzen Stosh?
Qu'en dis-tu?
Ee, ne diyorsun?
Alors où est-il?
Ee nerede o?
Est-ce que vous, euh, aviez repéré quelqu'un d'autre?
Hiç, ee, birini buldun mu?
Ho, heu...
Ah, ee...
Bien...
Ee...
Où étiez-vous quand la voiture vous a renversé?
Ee, bu arada sana nerede çarptı?
- Et?
- Ee?
- Et quoi?
- Ne ee'si?
Donc je devrais rester ici?
- Ee kalayım mı burada?
Donc, euh, comment je vais?
Ee, nasılım?
Et quoi?
Ee sonra?
- Oui. Et alors?
- Ee ne olmuş?
- Alors?
- Ee?
Donc euh...
Ee...
Ton ex-copain, il est comment?
Ee, senin eski nişanlın, nasıl biri?
Donc...
Ee...
Et elle s'amuse en plus.
Cee-ee! Ve çok da keyif alıyor.
Peut être que c'est un peu répétitif après un petit moment.
Cee-ee! Bir süre sonra iş iyice tekrara bağlamış olabilir.
- Coucou caché!
- Cee-ee!
- Franchement, combien de fois un bébé pourrait entendre coucou caché?
- Gerçekten, bir bebek kaç defa cee-ee denildiğini duymak ister ki?
ET QUELQUES
Cee-ee!
Vous avez pensé à mon plan?
Ee, planımı düşündün mü?
Alors?
Ee?
Et comment on va faire ça?
- Ee, nasıl yapıyoruz bunu?
Donc à qui tu viens de mentir?
Ee, kime yalan söyledin?
Donc?
Ee?
Quoi d'autre, alors?
Ee başka?
Que puis-je faire pour toi?
Ee, senin için ne yapabilirim?
Donc...
Ee, öyle misin?
Alors, comment c'était ton voyage?
Ee, seyahatin nasıldı?
Alors, Tu pars quand?
- Ee, ne zaman gidiyorsun?
On fait quoi?
- Ee, şimdi ne olacak?
Alors, sergent, qu'en pensez-vous?
Ee, Komiser Muavini, ne düşünüyorsunuz?
Je suis désolé, nous n'avons rien de plus à vous offrir.
Ee, size daha fazlasını sunamadığımız için üzgünüm.