English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / 04

04 traducir turco

796 traducción paralela
Aí tem, 5 Libras e meia. Cinco e 4 pence.
İşte al, 5 paund 2 peni, bir yarımlık ve üç yarımlık daha, etti 5.04 paund.
"C" de criança, a aterrar, 04 : 17.
Charles için "C", iniş 04 : 17.
"F" de Freddy, a aterrar, 04 : 23.
Freddy için "F", iniş 04 : 23.
"N" de Norman, a aterrar, 04 : 36.
Norman için "N", iniş 04 : 36.
Latitude 33.04º a 33.08º norte.
33.04 ile 33.08 kuzey enlemleri.
À volta das quatro horas.
04 : 00 gibi.
Acordaremos às 04 : 30. Trabalharemos na mina até 08 : 30. Depois, viremos cuidar dos pacientes.
Saat 04 : 30'da kalkacağız, 08 : 30'a kadar çalışacağız, ve sonra geri gelip hastalara bakacağız.
A propósito se quiser repetir a pergunta, esteja no depósito de armas amanhã, ás 04 : 00.
Bu arada soruyu tekrarlamak istersen yarın 4'de cephaneliğe gel.
- Apaixonar-te-ás em cinco minutos.
İddia ederiyorum 5 dakika içinde kıza aşık olacaksın. 47 00 : 04 : 26,633 - - 00 : 04 : 27,793 Ne kadara?
Tem até às 4h00.
Saat 04 : 00'a kadar zamanın var.
Está marcado para as sete e trinta da manhã e as quatro da tarde.
Sabah 07 : 30 da çıkmanız planlandı... ve akşam üstü de 04 : 00 de.
- Só às terças. Às 4 : 05 para Memphis. - Dizes tu.
- Sadece salı günleri. 04 : 05'de Memphis'e.
Cheguei no comboio das 12 : 35 de Brownsville. E agora estava à espera do das 4 : 05.
Brownsville'den 12 : 35 treniyle geldim ve dönmek için 04 : 05 trenini bekliyordum.
São 4 : 45.
Saat şimdi 04 : 45.
- O Marechal De Campo o verá às 04 : 00.
- Mareşal saat 4'te sizinle görüşecek.
Os nossos phasers não a atingirão, Capitão.
- 0.04 ışık yılı ötede. Fazerlerimiz yetişmeyecektir, efendim.
A ordem 1 04, secção B, da Frota não me dá alternativa.
Yıldız filosu kuralı 104, B bölümü bana seçenek bırakmıyor.
Às 19 : 04, abandono a operação. "
7.04... operasyon askıya alındı.
Vejamos, são 4 h. Significa que chegaremos à área de salto pouco depois de o sol nascer.
Göreceğiz, saat 04 : 00. Bunun anlamı gündoğumundan biraz sonra bırakma bölgesi civarını vuracağız demektir.
Todos os oficiais subalternos apresentem-se para inspecção venérea às 04 : 00.
Tüm erbaş zührevi hastalık kontrolü için saat 4'te hazır olsun.
Vou estar consciente mais uma hora, ou seja, até às 4 h 27...
Bir saat daha Resist. Kadar 04 : 27 akşam saat de söylüyorlar.
Eu acabo o turno às 4h. 30m., e digo para darem o recado.
Ben ayrılmış olacağım ama bir sonraki nöbetçi 04 : 30'da gelecek. Tamam efendim. Ona notunuzu iletirim.
O comboio parte às 12 : 04.
Tren saat on ikiyi dört geçe kalkıyor.
04 mais 8.
04 artı 8.
Eram 4h15 da manhã do dia 5 de Junho.
5 Haziran sabah 04 : 15'ti.
Já agora digo-vos a hora - às 9h no Leste, às 7h nas Rocky Mountains, e às 4 da manhã em Tokyo.
Saatlerini de söyleyebilirim. Doğuda 9.00, Rocky Dağları'nda 7.00 ve Tokyo'da 04 : 00. Tokyo!
A atmosfera do planeta é constituída por gás clorídrico, tem uma gravidade de 7.493 e um coeficiente magnético de 04 7.
Gezegenin atmosferi klor gazından oluşuyor. Özgül çekim gücü, 7.493. Manyetik katsayısı... 047.
9 de Outubro, 04 : 30 horas, sector Peter, Victor, King.
9 Ekim, saat 04 : 30, Yer : Peter, Victor, King.
Reúna a tripulação no andar de recreação às 4 : 00 horas.
Mürettebat 04.00'de dinlenme güvertesinde toplansın.
C.S.B. 4 de Janeiro de 1909.
C.S.B. 04 OCAK, 1909.
- Saiu ontem ás 04 : 15. - Foi a última vez que o vi.
- Dün saat 4 : 15'te buradan çıktı.
Está bem, 10 : 04.
Tamam, anlaşıldı.
Começamos o bombardeamento ao alvorecer e paramos às 4.30.
Şafakta bombardımana başlayıp, tam 04.30'da keseceğiz.
Às 04 : 00 de Quinta-feira ficámos estarrecidos com a transmissão codificada que têm perante vós.
Perşembe saat 04 : 00'de şu anda önünüzde duran şifreli mesaj ile şaşkına döndük.
Há um homem chamado Chris Thomas que vai aparecer num petroleiro ás 04 : 00.
Chris Thomas adında bir adam var. Saat 4'te petrol tankeriyle geliyor.
- Normalmente, no das 09 : 04...
- 9 : 04 treniyle, genelde...
Esteja no ponto de recolha às 04h30.
04.30 da buluşma yerinde ol.
04 JUL 1776
GÜN - AY - YIL 4 TEMMUZ 1776
Diz aqui que um relâmpago... vai cair na torre do relógio, ás 22 : 04 do próximo sábado!
Burada, gelecek Cumartesi saat 22.04'de Saat Kulesi'ne bir yıldırım düşeceği yazıyor!
De acordo com o panfleto, precisamente ás 22.04 deste sábado à noite, um relâmpago atingirá a torre do relógio, electrificando o cabo... quando o gancho lhe tocar, enviando, assim, 1,21 gigawatts para o condensador de fluxos... e mandando-te de volta para 1985.
El ilanına göre, bu cumartesi gecesi saat tam 22.04'te yıldırım Saat Kulesi'ne çarparak kabloya elektrik besleyecek. Çengel kablo ile temas ettiğinde ise 1,21 gigavat gücünde elektriği manyetik ışık kondansatörüne aktararak seni 1985 yılına geri gönderecek.
- A "Wham 1 04".
- WHAM 104.
Despediu-se em 04-06-81.
04-06-1981'de işi bırakmış.
IRÃO, DESERTO UM, 360 KM A SUDESTE DE TEERÃO 25 DE ABRIL DE 1980 - 4 : 00 DA MANHÃ
İRAN'DA BİR ÇÖL TAHRAN'IN 330 KM. GÜNEYDOĞUSU 25 NİSAN 1980 SAAT : 04 : 00
1 04.95.
104.95.
Nascer da lua : 19H04, pôr da lua...
Ay'ın doğuşu 19.04
- Acho que ele deve estar molhado.
87 00 : 04 : 57,200 - - 00 : 04 : 59,100 Hayır. Yaban arısı. İşte burada.
- 0.04 anos-luz à frente.
- Mesafe, Bay Chekov.
Já desceu.
04 : 31 : 15 Zulu.
Traz o bebé.
le 12 00 : 01 : 04,600 - - 00 : 01 : 06,500 Hank'a söy... bir daha asla... Bebeği getir.
São 4 : 16.
Saat 04 : 16.
Fogo...
Tanrı aşkına. 04 orada mısın?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]