English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Alarm

Alarm traducir turco

7,051 traducción paralela
Houve um alerta de sobreaquecimento, perto da fonte de energia do Canal-NBus.
N-Kanalı Enerji Yayın Kutusu yakınlarında aşırı ısınma alarmı verilmiş.
- Desligaste o meu alarme?
- Buradayım. - Alarmı mı sen mi kapattın?
Sou a única que tem esperança que tudo isto seja apenas um alarme falso?
Bunun yanlış alarm olduğunu uman tek kişi ben miyim hâlâ?
Espero que com um falso alarme.
Yanlış alarm olmasını umuyoruz.
Alerta Google? Grant Leetham?
Google alarm.
Alerta de Radiação!
Radyasyon alarmı!
Alerta de radiação!
Radyasyon alarmı!
- O quê? Quando acedeste ao teu e-mail, disparou um alarme.
Email adresine girdiğin zaman bir çeşit hesap alarmını tetiklemişsin.
- Este é um Alerta Nível 1...
- Bu 1. derece alarm.
Faz com que accionem o alarme de incêndio.
Hademeye söyle alarmı çalsın.
Ele não tocou o botão de emergência.
Alarm butonuna dokunmamış.
Tenham cuidado. Se se aproximarem demais, disparam alarmes de proximidade.
Fazla yaklaşırsanız yakınlık alarmı devreye girecektir.
Não queremos fazer isso.
Alarmı çalıştırmak istemeyiz.
Podes ser presa por tocar o alarme.
- Yangın alarmı yüzünden tutuklanabilirsin.
Lancei um alarme para o carro da família dele.
Valinin aile arabasına alarm yerleştirdim.
Se entrarmos pela porta, podem ter um alarme.
- Çünkü kapıdan girmeye çalışırsak alarm olabilir.
- Nunca põem alarmes no teto.
Çatıya hiç alarm koymazlar.
E se houver um alarme?
- Ya alarm varsa?
Não há sensores de movimento na porta ou autocolante na janela.
Kapı çerçevesinde algılayıcı yok. Ne hareket algılayıcı, ne de alarm etiketi var.
Silenciando o alarme.
Alarmı durduruyorum.
Ele estava a enviar-me msn e a ligar-me toda a noite, então, desliguei o telemóvel. E, às 2 da manhã, o alarme de incêndio do prédio disparou.
Gece boyunca beni arayıp mesajlar çekiyordu, sonra telefonumu kapattım ve ardından sabahın 2 : 00'sinde, yaşadığım binanın yangın alarmı çaldı.
Walter, porque é que o alarme disparou?
- Walter! - Neden alarm çalıyor?
Emite um alerta "Amber" para um negro, com idade entre os 10 e 12 anos, - T-shirt azul e "jeans".
Siyahi, 10-12 yaşlarında, mavi bir tişört ve kot pantolon giyen erkek kayıp çocuk alarmı verin.
Sabes, há um camião de sorvete no estacionamento.
Arabanın alarmı mı çalıyor bir bak bakayım.
Senhor, temos um aviso de incêndio na escola primária Carmichael.
Efendim, Carmichael İlkokul'undan yangın alarmı aldık.
É um alerta de rapto.
Kaçırma alarmı.
O alerta torna o caso nacional.
Alarm bunu ulusal boyuta taşıyacaktır.
Com este alerta, a foto estará em todos os placards, nas estações de televisão, estradas...
Bu alarm onun fotoğrafını her yerde gösterecek. - Televizyonlarda, otoyollarda...
Nudez momentânea!
Çıplaklık alarmı!
O tipo entrou pela porta do cachorro e por isso não disparou o alarme.
Adam köpek kapısından içeri girmiş ki bu yüzden alarm çalmamış.
Alarme desligado em três, dois, um.
Alarm kapanıyor. Üç, iki, bir.
A temperatura, a luz, a hora a que o despertador toca de manhã.
Sıcaklık, aydınlatma, sabahları alarmın kaçta çalacağı.
Dalton começa a estrangular o prisioneiro, tirando assim a atenção do guarda, que é atraído do seu ambiente seguro só para ser emboscado por Babakov, que está apenas à espera.
Dalton mahkumu boğmaya başlıyor, etrafın güvende olduğunu sanan gardiyanın dikkatini kasten üzerine çekiyor. Doğruca pusuda bekleyen Babakov'un kucağına. İspiyon alarmı :
Um problema grave chamado Lance Hunter.
Beşince seviye yangın alarmı nam-ı değil Lance Hunter.
Este é o teu alarme de "tudo sob controlo"?
Bu sizin "biz hallederiz" alarmınız mı?
Alarme de incêndio.
Yangın alarmı.
O alarme silencioso desligou.
Sessiz alarm devre dışı.
Código McBlue, Código McBlue, Código McBlue.
McMavi Alarmı, McMavi Alarmı, McMavi Alarmı.
Estava nos fundos do salão a ouvir a admirável Dra. Brennan quando o alarme disparou.
Alarm çaldığı sırada salonun arkasında oturmuş harika Dr. Brennan'ı dinliyordum.
Entra, procura um botão de alarme. Desliga-o.
İçeri gir, alarm zilini bul ve çalıştır.
Alerta de spoiler.
Spoiler alarmı.
O outro alarme foi programado.
Diğer alarm da kuruluymuş.
Alarme?
Alarm mı?
O relatório da polícia diz que o alarme do telemóvel do Douglas Clark tinha disparado quando o casal com o cão o encontrou.
Polis raporlarına göre, köpeği olan çift cesedi bulduğunda Douglas Clark'ın telefonunun alarmı çalıyormuş.
Tinha sido programado para as 12h00 na noite anterior, então pedi aos peritos para ver se o alarme do Brubacker foi programado.
Önceki akşamdan 12 : 00'a kurulmuş ben de Brubaker'in telefonunda da alarm var mı diye siberlere yollamıştım.
E o alarme foi programado para a meia-noite.
Ve alarm da gece yarısına kurulu.
A assassina insere um telemóvel ou relógio de pulso na boca das suas vítimas. Programar o alarme para a meia-noite.
Katil, kurbanlarının ağzına bir cep telefonu ya da kol saati yerleştiriyor alarmı da geceye kuruyor.
Diga-lhes que foi um falso alarme.
Ne? Yanlış alarm olduğunu söyle.
Chamaram a segurança.
- Güvenlik alarm durumunda.
É só um detector de fumo.
O sadece yangın alarmı ya.
O alarme.
Alarm yani.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]