Translate.vc / portugués → turco / Armageddon
Armageddon traducir turco
127 traducción paralela
Vem da palavra "Armagedon".
Adı "Armageddon" kelimesinden geliyor.
Os instrumentos do Armageddon.
Armageddon'un aletleri.
"Armageddon", primo.
Mahşer, kuzen.
"Armageddon", primo.
Bu mahşer, kuzen.
Parece o Armageddon lá fora.
Kıyamet kopmuş gibi.
Armagedão?
Armageddon.
Como a mão poderosa de Deus, o Armageddon descerá sobre Los Angeles, a cidade do pecado e de Gomorra, a cidade de Sodoma!
Kıyamet, Tanrı'nın tokadı gibi Los Angles şehrinin üzerine inecek - günah şehrine, Gomora ve Sodom şehrine - sular yükselecek ve günah yuvası olan bu şehri anavatandan ayıracak.
ARMAGEDDON
KIYAMET GÜNÜ
A Bíblia designa este dia como Armagedão... o fim de todas as coisas.
İncil'de bu, Armageddon, yani kıyamet günü diye adlandırılıyor.
Armageddon S.A. O que eu posso ajudar?
Armageddon. Armageddon ve Jehoshapat. Telefonunuzu nereye bağlayayım?
Armageddon S.A. O que eu posso ajudar?
Armageddon ve Jehoshapat. Telefonunuzu nereye bağlayayım?
O Armagedão.
Armageddon.
- Qual, Armageddon?
- Hangisi, Armageddon mu?
Qual era o Impacto Profundo e qual era o Armageddon?
Derin Darbe hangisiydi, Armageddon hangisiydi?
Armageddon é o que vai acontecer se me acordares.
Armageddon da beni bir daha uyandırırsan sana olacakları anlatandı.
Sendo que a última seria um santo a descer do Céu numa carroça, a anunciar o Apocalipse. Seria Hartford que ele escolheria para fazer esse anúncio?
Son şey ise kutsal bir azizin gökyüzünden alevler çıkaran bir at arabasıyla gelip, Armageddon Savaşı'nı duyurması olurdu.
Armageddon.
Armageddon.
ela fez o terceiro pedido, o que trará o Armageddon.
Kıyamete götürecek üçüncü dileğini diledi.
O MI 5 não trata de "maldade", só traição, conspiração e Armageddon.
MI5 kötüyü değil, hainliği, vatana ihaneti ve savaşı ele alır.
- Quem é o Armageddon?
- Armageddon kim?
Diz aqui que... este tipo receberá o grosso da percentagem... e dos direitos de autor do Benji.
Burada diyor ki... Armageddon, Benji'nin telif ücretinin büyük bir bölümünü... ve yayım haklarının tamamını alıyormuş. Bu ne kadar eder?
- Já ouviu falar no Armageddon?
- Armageddon'u duydun mu?
Alguma vez te falou no Armageddon?
Sana hiç Armageddon'dan bahsetti mi?
- Ele está a falar no Armageddon.
- Armageddon'dan bahsediyor.
O letrista, Armageddon.
Yazar Armageddon.
O nome dele era Armageddon.
Adı Armageddon'du.
O Armageddon recebe metade da parte dele.
Telif ücretinin yarısını Armageddon alıyor.
Tudo o que o B. Free tem de fazer é ameaçar o Armageddon, para que ele lhe ceda a metade dele... e fica com quase tudo, meu.
B. Free'nin yapması gereken, Armageddon'u ikna edip... hakkından vazgeçmesini sağlamak. O zaman neredeyse parsanın tamamını o toplar.
Tenho de encontrar esse Armageddon antes dele.
Sanırım önce şu Armageddon'u bulmalıyım.
Então, quem é esse tal Armageddon?
Öyleyse, Armageddon kim?
É o Armageddon.
Armageddon'dan.
Cheguei ao Armageddon antes de ti, Rad.
Armageddon'u senden önce buldum Rad.
Onde está o Armageddon?
Armageddon nerede?
Este é o Armageddon.
Bu, Armageddon.
Malta, o Armagedão está aí e o Big Dave está com medo.
Millet, Armageddon tepemizde ve Big Dave korkuyor.
Quis dizer, "Armageddon"? Não. "Arma-get-it-on".
Arma-get-it-on.
Monólogos, visões do Apocalipse,
Monologlar... Armageddon hayalleri görmek takıntılı bir şekilde İnternet'te araştırma yapmak...
Aquele tipo sensual do anúncio da Peugeot, que tinha um pequeno papel no Armageddon vive aqui perto?
"Peugeot reklamındaki o seksi adam buralarda mı yaşıyor?"
Armageddon está sobre nós.
Şimdi harekete geçmezsek, son kaderimiz bu olur.
Diz-me se o Armagedão não é a pior coisa que Deus podia ter inventado.
Bana söyle, Armageddon asla Allah'ın, ürettiği kötü bir fikir değildir.
- Porque, daqui a três horas, o nome da criança que irá despoletar o Armagedão, será revelado.
- Çünkü üç saat içerisinde, Armageddon'u ortaya çıkışını, tetikleyecek olan çocuğun ismi.
Armagedão.
Armageddon.
O que vem a seguir ao Armagedão?
Armageddon'u ne takip eder.
Inveja daqueles humanos que sobreviverem ao Armagedão.
Armageddon'dan kurtulan bu insanların kıskançlığı.
Tu queres o Armagedão.
Armageddon'u istiyorsun.
"Do fim do mundo ao fim do mundo." Mau título.
"Armageddon II : Armageddon." Kötü bir ad.
Quando alugámos O "Armageddon", ele chorou no final.
Bir keresinde Armageddon'u kiraladık... Olamaz. ... ve en sonunda ağlıyordu.
O nome deriva de... Armageddon.
İsmini "Armageddon" kelimesinden almış.
"E eles juntaram-se todos num sítio chamado Armagedão."
"Ve sonra onları Armageddon denen yerde biraraya topladılar."
Senhor, não é nada demais é como em Armageddon.
Efendim, elimizde yeni bir şey yok.
Estamos perante as vésperas do Armageddon.
Şimdi kıyametin arifesinde bulunuyoruz.