Translate.vc / portugués → turco / Armin
Armin traducir turco
121 traducción paralela
A sua irmã se equivocou, o meu nome é Cole Armin.
Kardeşinin adı yanlış. Bu Cole Armin.
- John Armin?
John Armin?
Rapaz, prefiro ter varíola do que ter o nome Armin nesta cidade.
bu kasabada Armin isminden çok çiçek hastası yapmayı tercih ederim.
Muito bem, Sr. Armin, é assim :
işte geldi.
- Qual é o problema? - Ele diz que não posso ver o John Armin.
John Armin'i göremeyeceğimi söylüyor.
Faltam-lhe uns 30 anos para ser o John Armin.
John Armin'le 30 yıldır değilsin.
- Vim ver o John Armin.
John Armin'i görmeye geldim.
Eu sou o John Armin.
Ben John Armin.
Sou Cole Armin.
Ben Cole Armin.
- Porque és um Armin.
Çünkü sen bir Armin'sin.
E, com outro Armin no comando... posso ver o meu império se estender até às fronteiras do Novo México.
İmparatorluğumun New Mexico Bölgesi sınırlarını aştığını görebiliyorum.
Sr. Armin, chega um momento na vida de um homem em que ele tem de beber.
hayatta bir adamın sadece içki içmesi gereken bir yer var.
mesmo que seja humilhado, desgraçado e envergonhado.
utanç verici ve dağılmış haldeyim Bay Armin.
Como achas que o Sr. Armin sabia que eu trazia o dinheiro?
parayı getirdiğimi nereden bildiğini nasıl düşünüyorsunuz?
Só porque tem o sobrenome de Armin não o torna culpado para mim.
Sadece onun adı Cole Armin'in benimle onu mahkum etmemesi yüzünden.
Com quê? Só podemos regressar para casa ou trabalhar para o John Armin.
Eve gitmek için bıraktığımız parayı kullanmak yerine burada yeni bir başlangıç yapamadık mı? Ya da John Armin için çalışmaya gidebilirsin.
Armin, Armin, Armin!
Armin! Armin! Armin!
Companhia Transportadora Wallace Armin.
Wallace-Armin Taşımacılık Şirketi.
Pode dizer isso ao Armin : não pretendo ir para a forca sozinho.
Armin'e anlatıp ona bunu söyleyebilirsin- - Ben yalnız hiçbir dayak yemem için aimin değilim.
Acho que isso mostrará ao John Armin que vocês estão no negócio, não Cole? Acho que você tem razão, Juke.
Juke.
- E é, mas se o Armin consegue vocês também.
ama Armin bunu yapabilirse yapabilirsin.
- Armin?
Armin?
Tem de levar a minha mensagem ao Armin.
mesajımı Armin'e vermeliydin.
A experiência é mais importante que a equipa, Sr. Armin.
Deneyim ekipmanlardan daha önemlidir Sayın Armin.
- Mas, eu não seria tão ambicioso, Sr. Armin.
Ama çok iddialı olmaz Bay Armin.
Huggins fez um acordo com o John Armin.
John Armin ile bir anlaşma yapmıştı.
E quando estávamos preparados, o Armin não cumpriu o acordo.
Armin atıldı.
Sabe onde é o escritório de John Armin?
Bana John Armin'in ofisinin nerede olduğunu söyler misiniz?
Sua ideia saiu conforme planeou, Sr. Armin.
Bay Armin.
Achava que o seu chefe era o único Armin na cidade que podia pensar, não?
değil mi?
Não vi o Cole Armin hoje.
Bugün Cole Armin'i görmedim.
Diga-me, Ted, como soube o Cole... que os homens do Armin estavam ontem no caminho de Half-High?
Cole nasıl biliyordu... Armin'in adamları dün Half-High yolculuğu sırasında sizi durduracak mıydı?
Diga ao John Armin que qualquer um que venha atrás de nós terá o mesmo tratamento.
Ve John Armin'e bizden sonra gönderdiği başka kişilerin de aynı tedaviyi bekleyebileceğini söyleyebilirsiniz.
O que o John Armin tem a ver com isto?
John Armin'in bununla ne ilgisi var?
Da próxima vez que o Armin nos atacar acabaremos com ele, mesmo que tenhamos de matar e queimar as suas propriedades.
Bu haydutların her birini öldürüp yerini onun yerine yakmak anlamına gelirse onu sileceğiz.
Encontrei isto na casa de John Armin.
Bunları John Armin'in evinde buldum.
Aquela bala na perna do Ted foi parte do seu acordo com o Armin?
Armin'le olan anlaşmanın Ted'in bacağındaki kurşun miydi?
Cole Armin, está preso por incêndio culposo.
seni kundaklama için tutukluyorum.
- O John Armin.
John Armin.
Levante-se, Cole Armin.
Aya kalk Cole Armin.
O Cole Armin estava comigo em minha casa ontem à noite.
Cole Armin... dün gece benim evde kaldı.
John Armin... usou o meu tribunal para resolver uma briga familiar particular. Porque razão, não sei e não me interessa.
Mahkeme salonumdan özel bir aile meselesini havaya uçurmak için kullandınız - bilmiyorum ve umrumda değil.
Mas espero que isto não volte acontecer. Cole Armin, devido às declarações das suas ameaças sou obrigado a refrear o seu evidente apetite por sarilhos.
Ama bunun bir daha gerçekleşmediğini göreceğim.
Bem, Armin.
Armin.
Não cairei em mais nenhuma armadilha do John Armin.
John Armin'in tuzaklarından birine girmeyi hedeflemiyorum.
Não, você é que vai mudar a sua. Se prender o Cole Armin e declarar violada a fiança de paz gritarei tão alto que me vão ouvir até em Washington.
seninkini değiştireceksin.
É um Armin.
O bir Armin.
Eu ainda estaria sob fiança e, da próxima vez, mataria o Murkil e, talvez, o Armin.
Ben hala tahammül altında olacağım ve bir dahaki sefere... Murkil'i ve belki de Armin'i öldürürdüm.
É o Matt Wayne e os seus homens. Não é segredo nenhum que são os pistoleiros do John Armin.
John Armin'in silahçı oldukları bir sır değildir.
O Matt Wayne e os seus homens estão com o Armin agora.
Matt Wayne ve adamları Armin'in yerine doğru ilerledi.
Provavelmente a receber instruções para destruir o seu grupo e o Cole Armin também.
Şu anda muhtemelen kıyafetinizi ve Cole Armin'i parçalamaları için talimatlar alıyorlar.