Atomic traducir turco

"Não, quem era?". "A puta que parava ali no Atomic Hoagie Shop."

"Hayır, kimdi?" "Hamburgerciye takılan bir orospu vardı ya."

Não era aqui o "Atomic Hoagy"?

Burası Atom Hacı'nın dükkanı değil miydi?

Vou ao Atomic Sub, mais tarde...

- Atomic Denizaltına gideceğim.

Ao Atomic Sub? Comes lá porquê?

- Niçin orada yemek yiyorsun.

Perdi o meu cartão do Atomic Sub.

Atomic Denizaltı kartımı kaybetmişim.

Um pacote de Atomic Fireballs conforme seu pedido.

İsteğin üzerine bir torba atomik ateş topları.

Obtive um sucesso notável com Atomic Skull.

Atomik Kafatası konusunda oldukça ilerleme kaydettim.

Entre os demónios dos jogadores de pólo aquático, que emergem do Pacífico tóxico e atacam Atomic County, é uma história de amor dos nossos tempos.

Var. Zehirli Pacific'ten doğan şeytani su topu oyuncularının ortasında ve Atomic County'ye saldırısı, zamanımız için bir aşk hikayesi.

A Reed leu o teu primeiro esboço do Atomic County. - E?

Reed, Atomic County'nin ilk taslağını okumuş.

Estamos sobretudo preocupados com a universalidade de Atomic County.

Bizim aklımıza takılan, Atomic County'nin ne kadar evrensel olduğu.

- não vai conseguir este mundo.

- Elbette, tabii, tabii ama... ama ben hep Atomic County'nin yerinin, çizgi roman dünyasının omurgası olduğunu düşünmüşümdür. - anlayamayacağından endişeleniyoruz.

Permitam-me apresentar-vos o arquitecto e ilustrador de Atomic County, Seth Cohen o seu parceiro criativo, Zach... e claro, a própria Little Miss Vixen.

Size, Atomic County'nin yaratıcısını takdim etmeme izin verin, Seth Cohen..... ve onun ortağı, Zach... ve tabii ki, Little Miss Vixen'in kendisi.

Não, só acho que as oportunidades de publicidade para Atomic County são intermináveis.

Bence Atomic County'nin promosyon olanakları sınırsız.

- Atomic County on-line.

- Atomic County internet sitesi.

Desta vez, no próximo ano porque não um programa de televisão Atomic County?

Gelecek sene bu zamanlar, neden Atomic County televizyon dizisi olmasın?

George Lucas está interessado na Atomic County.

George Lucas, Atomic County ile ilgileniyor.

Captain Oats, música lamechas e, bem, sei que não podem ser livros de BD, porque... se vieres com a conversa sobre tu, o Zach e da banda desenhada "Atomic County" mato-vos aos dois quando estiverem a dormir.

ve, ee, çizgi romanlar olamayacağını biliyorum, çünkü eğer sen, Zach ve Atomic County o konuyu bir daha açarsanız.İkinizi de uykunuzda öldürürüm.

Isto parece-me uma edição do Atomic County.

- Tıpkı bir Atomic County hikayesi gibi.

Parece que não terei que me preocupar em adicionar-te ao "Atomic County".

Görünüşe bakılırsa, seni Atomik County'e, eklemek için endişelenmeyeceğim.

E aí o demoníaco jogador de pólo aquático lança a sua bola de plasma ao miúdo de Chino e ao Ironist, gritando, "Bem-vindo a Atomic County, Beach."

Ve sonra şeytani su topu oyuncusu plazma topunu Chinolu çocuk ve İronici'e fırlatır, ve bağırmaktadır, "Atomic County'e hoşgeldin, serseri."

em nome da Bad Science. Agradecemos a todos por terem vindo ao lançamento do "Atomic County".

Bad Science adına, hepinize Atomic County'nin açılışına geldiği için teşekkür ediyorum.

Depois de terem autografado o vosso exemplar, vão tirar uma fotografia com um membro ao vivo do "Atomic County".

Sayınızı imzalattıktan sonra, Atomic County'nin canlı bir karakteriyle fotoğraf çektirebileceksiniz.

Zoom Versus A Fusão Atómica.

Zoom, Atomic Melt'e Karşı bile var.

És a pequena Marie que costumava estar no Atomic Hoagie?

Sandviççide takılan Küçük Marie?

Mas tive uma pequena amostra quando o Atomic County saiu. - Viste o meu livro.

Ama "Atomik Şehir" çıktığı zaman da belli bir tat almıştım.

Sou um enorme fã de Atomic County.

Ben çok çok çok... -... büyük bir Atomic County hayranıyım!

Partículas sub-atômicas com massa negativa.

yarı-atomic parçacıklar ve negatif kümeyle.

Porque temos de largar a segurança da banda desenhada para isso?

Atomic çizgi roman dükkanından neden çıkmak zorunda kaldık ki?

Às vezes, eu e a Erika vamos a uma loja fantástica, Atomic Comics.

Bazen Erika ve ben okuldan sonra Atomik Çizgi Romanları'nda takılıyoruz.

Josh Snyder, vocalista principal dos "Atomic Tangerine", foi diagnosticado com linfoma de Hodgkin, de nível 4.

Atomic Tangerine grubunun baş solisti olan Josh Snyder'e 4. seviye lenf kanseri teşhisi konuldu.

Não tocam na cidade desde que os Atomic Kitten eram grandes.

Atomic Kitten üyelerinin daha olgun oldukları zamanlardan beri buraya gelmemişlerdi.

O Conde Vertigo, o Joker, a Hera Venenosa, o Ultra-Humanóide, A Caveira Atómica, Adão Negro, Wotan, sete pesos pesados.

Count Vertigo, Joker, Poison Ivy, Ultra-Humanite Atomic Skull, Black Atom, Wotan. 7 tane ağır top.

Atomic Rain, Join in the Dance e, com 50 contra 1, Mine That Bird.

Atomic Rain, Join in the Dance ve 50'ye 1 veren Mine That Bird.

E mais atrás na cerca temos o Atomic Rain em décimo primeiro, dois corpos atrás.

Arkadan Atomic Rain geliyor, on birinci sırada, iki boy geride.

À esquerda, vão ver a casa do Freddie Gillespie de 11 anos, a única pessoa que come 27 Atomic FireBalls de uma só vez e vive para contar a história.

Solda 11 yaşındaki Freddie Gillespie'nin evini görüyorsunuz. Kendisi bir seferde 27 Atomik Ateştopu yiyerek hayatta kalabilen tek kişidir.

Acho que são da atomic Records.

Atomic Records bence.

Atomic Skull.

Atomik Kafatası.

Um rebuçado de cereja explosivo.

Atomic Fireball. Of ya.

"Atomic Records".

Atomic Records.