Translate.vc / portugués → turco / Awm
Awm traducir turco
28 traducción paralela
- Feita por quem? Pela AWM.
- Kim tarafından?
A AWM é dona de uma revista tabloide, a "TMI".
AWM'nin tek magazinsel gazetesi var, TMI.
Já agora, se os acusares de homicídio por negligência e te enganares, levar-te-ão a tribunal, ganharão e acabarão por ser donos da AWN.
Bu arada, kendilerini halkın önünde ihmal cinayetiyle suçlayacaksın,... tut ki yanıldın diyelim, seni mahkemeye vereceklerdir. Davayı kazanacaklar ve nihayetinde AWM'nin sahibi olacaklar.
Se eu me escondesse numa caixa-forte enterrada sob o edifício, o Will encontrar-me-ia para eu lhe dizer os números, porque o Will McAvoy é a maior prostituta de audiências da TV.
AWM Binası'nın altında bir kasada kilitli olsam bile Will beni bulur ve benden rakamları öğrenir çünkü Will McAvoy piyasadaki en büyük reyting orospusudur.
Estou no terraço do edifício da AWM, sim e é óbvio que sim. És enfermeiro?
AWM binasının üst balkonundayım evet, ve herhalde yani, evet.
A nossa divisão de informação por cabo representa menos de 3 % das receitas anuais da AWM.
Haber bölümümüz AWM'in yıllık gelirinin yüzde üçünden daha azına katkı sağlıyor.
Três desses sete são os melhores amigos da AWM no Congresso.
O yedi isimden üç tanesi, AWM'in meclisteki en güvenilir dostları oluyor.
E pense o que pensar desta gente, que é o mesmo que eu penso, eles têm nas mãos o futuro da AWM.
Bu insanlar hakkında ne düşünüyorsan düşün ki ben de aynı şekilde düşünüyorum AVM'in geleceğini onlar ellerinde tutuyor.
A Mackenzie MacHale enviou um e-mail a todos os funcionários da AWN dizendo que traiu o Will.
Mackenzie McHale, tüm AWM çalışanlarına gönderdiği toplu e-postada Will'i aldattığını söylemiş.
O Sr. Horn, da AWM Security, disse-lhe que eu viria a esta hora.
AWM Güvenlikten Bay Horn burada olacağınızı söyledi.
Não deve estar contente por atacares pessoas de quem precisa no Congresso.
AWM'nin Kongrede ihtiyaç duyduğu adamlarla uğraşmandan memnun olmuyordur.
A AWN tem de negociar com o Congresso e estás a torná-lo mais difícil.
AWM'nin Kongre ile iş yapıyor ve sen bu işleri zora sokuyorsun.
Onde entra a AWM?
AWM nerede devreye girdi?
A Atlantis World Media é dona da Atlantis Cable News.
Atlantis Kablo Haberleri AWM'nin.
O presidente da AWM, foi posto fora do edifício do Capitólio.
AWM'nin başkanı Meclis Binasından atıldı.
Reese Lansing, AWM.
Reese Lansing, AWM.
Eu sou o presidente da AWM.
Ben AWM'nin başkanıyım.
Tu estás a dizer-me que a AWM foi excluída de uma reunião com a Câmara dos Deputados por causa do programa da semana passada?
Bana AWM'nin, ABD Temsilciler Birliği toplantısından geçen haftaki program yüzünden men edildiğini mi söylüyorsun?
A AWM não cria apenas conteúdos.
AWM sadece içerik oluşturmuyor.
E chutam a AWM para fora do país?
- Ve AWM'yi sınır dışı mı etti?
Mas eles vão cobrir o círculo de tambores e estudantes universitários desinformados, a gritar aos assalariados, que por coincidência, são os mesmos tipos que dirigem o Time Warner News Corp., e a AWM.
Ama medya davul çemberlerini ve hippi ama ne tesadüf ki aynı zamanda Time Warner News Corp. ve AWM'yi yöneten üniversite öğrencilerini haber yapacak.
- Não tenho nenhumas acções da AWM.
- AWM'de hisse senedim yok benim.
Daqui a 10 dias, nós faremos 25 anos, ficamos na posse de 45 % da participação maioritária da AWM, e vendemos à Savannah Capital, que foi capaz de comprar 6 % da participação maioritária sem nenhum dos génios desta empresa ter reparado.
10 gün sonra 25 yaşına basacağız. AWM'nin çoğunluk hisselerinin % 45'ini miras olarak alıp Savannah Capital'a satacağız. Bu şirketteki hiçbir dahi fark etmeden çoğunluk hisselerin % 6'sını almayı zaten başarmışlardı.
Gary Cooper, Alex Thacker, este é o Wyatt Geary e ele é o novo vice-presidente dos Recursos Humanos da AWM.
Gary Cooper, Alex Thacker. Bu Wyatt Geary. AWM İnsan Kaynakları'nın yeni başkan yardımcısı.
AWM é um espingarda britânica.
- AWM Ingiliz tufegidir.
É a AWM.
AWM'den.
Isto será comunicado à AWM Security imediatamente, que terá de comunicar à seguradora, e isso dará origem a proteção. - Vá lá!
- Hadi ama.
- " Um vice-presidente da AWM riu-se e disse :
" Ana şirket AWM'den kıdemli bir müdür yardımcısı gülerek şöyle dedi...