English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Barcelona

Barcelona traducir turco

485 traducción paralela
Porque não vão para Madrid ou Barcelona, onde têm a polícia adequada para lidar com estas situações?
Baylar neden Madrid'e ya da Barselona'ya gitmiyorsunuz? Bu tür şeylerle başa çıkmak için uygun polisleri var.
Bombardearemos as vossas cidades Varsóvia Narvik, Roterdão.
Göreceksiniz. Şehirlerinizi bombalayacağız Barcelona gibi Varşova Narvik, Rotterdam gibi.
Moriones, "La Vanguardia", Barcelona.
Moriones, "La Vanguardia", Barcelona.
Ajudou-me a voltar a viver em Paris, Barcelona, Roma.
Hayata geri dönmeme yardım etti Paris'te, Barselona'da, Roma'da.
Chamam-lhe o Carniceiro de Barcelona.
Çocuklar ona Barselona Kasabı diyor.
O Carniceiro de Barcelona?
Barselona Kasabı mı?
- Barcelona!
- Barselona maçı!
- A minha mãe era de Barcelona.
İspanyol asıllısınız galiba?
Amo a Espanha, porque existe uma cidade como Barcelona e amo a América, porque gosto de carros americanos.
İspanya yüzünden Barcelona'yı sevmiyorum... Ama Barcelona olduğu için İspanyayı seviyorum... ve Amerikayı seviyorum, çünkü arabalarını seviyorum.
Agora... uma esplanada em Barcelona.
Bitti. Şimdi... Barcelona'da bir cafe.
Manuel... Estamos a treiná-lo, vem de Barcelona.
Manuel... onu eğitiyoruz da.
Desculpem, ele é de Barcelona.
Çok üzgünüm, Barselona'dan geldi de.
É espanhol, de Barcelona.
İspanyoldur. Barselona'lı.
Há um avião para Barcelona de manhã com ligação para Nova lorque.
Sabah New York bağlantılı bir Barselona uçağı var.
Barcelona é mais quente que Madrid, e as pessoas são tão diferentes.
Barcelona Madrid den daha sıcaktır. Ama insanlar da çok farklıdır.
E o nosso próximo encontro será... em Barcelona.
Bir sonraki buluşmamız da... Barselona'da.
Quarta-feira, 5 de Setembro, 1973 BARCELONA 12h
5 Eylül Çarşamba 1973 BARSELONA
Não, vou para Barcelona.
Hayır. Hayır, Barselona'ya gidiyorum.
Ele foi para Barcelona de manhã.
Bu sabah Barselona'ya gitmiş.
Bem, estou em Barcelona... converso com alguém que pode ser outra pessoa...
Barselona'dayım. Başka biri olabilecek biriyle konuşuyorum.
Vou embora de Barcelona, mas tenho que pegar minhas coisas no hotel.
Barselona'dan gidiyorum ama otelden eşyalarımı almam lazım.
- Mas ele estava em Barcelona.
- Ama Barselona'daydı.
Esse, o Maria, que mora em Barcelona, e o Jacinto.
O, Barselona'da yaşayan Maria, ve Jacinto.
Havia coelhos na pista em Barcelona.
Barcelona'daki pistte de tavşanlar vardı.
O vírus BTX aproxima-se de Barcelona onde se vão tomar medidas de urgência.
BTX virüsü, Barcelona'ya yaklaşıyor güvenlik önlemleri alındı.
Tu ficas desempregado e voltas para Barcelona.
Finito. Sen, işten çıkmak. Barselona'ya dönmek.
Ele veio de Barcelona.
Barselona'dan geldi de.
Ele é de Barcelona.
Barselona'lıdır da.
- O gerente é de Barcelona?
Müdür Barselona'lı mı?
Eu sou de Barcelona.
Barselona'lıyım ben.
A receita da minha mãe é famosa em Barcelona.
Anamın tarifi Barselona'da meşhurdur.
- Famosa em Barcelona!
Barselona'da çok meşhur...
Ele veio de Barcelona e um...
Barselonalı, şey olarak daha...
Tive de lhe pagar o bilhete desde Barcelona. Não conseguimos arranjar pessoal.
Barselona'dan buraya yolluğunu ödemek zorunda kaldım... ama eleman bulamıyoruz işte.
1532, Barcelona, sob a chuva.
Barselona, İspanya. Yağmur yağıyor.
E dentro de dois ou três anos, quando o Esperanza voltar a Barcelona vai estar a transbordar de ouro, completamente cheio, uma montanha de ouro tão alta como o mastro.
Yarın ki altının hayaliyle boş bardağa gözümü dikip, bakacağıma bugün yiyip içmeyi yeğlerim. Güzel dedi, hayal kurmak bana göre de değil!
A grande cidade de Barcelona oferece uma recompensa a quem nos ajudar a encontrar o jovem Esteban.
Vay be! Hadi gidip şu delikanlıyı bulalım. Hey, durun biraz!
Não, não sou o Señor Gomez, de barcelona.
Hayır, ben Barcelona " lı Bay Gomez değilim.
Há uma escola de artes em Barcelona.
Barcelona'daki şu Sanat Okulu var ya.
- Em Barcelona.
- Barcelona'da.
Fingimos que estamos em Barcelona, tu estás na escola de artes e eu estou a alugar veleiros aos turistas.
Sen Barcelona'da, Sanat Okulundaymışsın gibi davranalım ve ben de turistlere tekne kiralıyorum.
- Penso que para Barcelona.
- Galiba Barcelona'ya.
Hank Robinson, a transmitir de Barcelona.
Hank Robinson, Barselona'dan bildiriyorum.
A melhor aluna da sua turma na Escola de Jornalismo de Barcelona. Em 1999?
Barselona Gazetecilik Fakültesi'nde sinif birincisi. 1999 muydu?
Escola de Jornalismo de Barcelona.
Barselona Gazetecilik Fakültesi.
E, nas notícias locais, o Barcelona está de novo na Liga dos Campeões.
Yerel haberlere gelince, Barselona yine Sampiyonlar Ligi'nde.
Tenho um contacto extremamente bom na polícia de Barcelona.
Barselona polis kuvvetleriyle son derece kuvvetli baglantilarim var.
Ele é de Barcelona.
Barselona'dan geldi de.
Ele veio de Barcelona.
Barselona'lıdır da.
Chegou o momento de partires de Barcelona. O teu pai era um bravo e não hesitou.
Şu an Esteban, hayatının en önemli kararını vermek zorundasın.
Madrid ou Barcelona?
- Madrid mi, Barselona mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]