English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Bender

Bender traducir turco

1,189 traducción paralela
Pois, o Bender é assim.
Evet, işte Bender.
És o melhor amigo do Bender.
Fry, sen Bender'ın en iyi arkadaşısın.
O Bender adora multidões.
Bender güruhları sever.
Não me enchas com essa conversa de mulher, nós somos homens.
Bana bu kız martavallarını okuma. Bender ve ben erkeğiz.
- Bender não é um homem, é um robô.
- Bender bir erkek değil, o bir robot.
Bender?
Bender?
Por favor, toma um licor de malte, se não por ti, por quem te ama.
Lütfen Bender, mayalı bir içki iç, kendin için değilse bile, seni sevenler için.
Está a falar do pequeno Bender!
Küçük Bender'dan bahsediyorsun!
Não posso mais ficar calada em relação ao Bender.
Bender konusunda daha fazla susamayacağım.
Estás sóbrio que nem um cacho!
Bender! Zil zurna sarhoşsun!
Se acharmos a tua antena, podemos recolocá-la?
Dinle Bender, antenini bulursak, geri takılabilir mi?
Bender, porque não vivo aqui?
Bender, neden ben burada yaşamıyorum?
Ele está a pedir uma boa dobragem.
Ufukta Bender'a göre bir iş görünüyor.
Bender, mandei-te encher o tanque.
Bender, sana kalkıştan önce depoyu doldurmanı söylemiştim.
Sou um Bender. Frequentei a Universidade de Dobragem.
Bükme fakültesine gittim.
Eu sou o Bender.
Benim adım Bender.
O Bender da Universidade de Dobragem?
Bükme Fakültesi'nden Bender mı? Vay canına!
Não, Bender, espere.
Bekle, kampüsteki en ezik öğrenci birliği biziz.
- Bingo!
BENDER : Bingo!
Sejam só!
BENDER : Buu kaydetmek lazım!
- Bender? Tens a certeza deste atalho?
- Hey Bender, Bunun kestirme yol olduğuna emin misin?
TENDO TERMINADO A SUA TAREFA,
BENDER ROBOT EVİ'NDEKİ ÇALMAYA DEĞER HER ŞEYİ ÇALDI
Bender, não sabia que gostavas de cozinhar.
Yemek pişirmekten hoşlandığını bilmiyordum.
Está tudo bem, Bender.
- Sorun değil.
Bender, chamou-me a atenção que esta empresa te tem estado a pagar para não fazeres nada, excepto descansar no sofá.
Bender, adamım. Farkına vardım da sana koltukta boş boş oturman için ödeme yapıyoruz.
- Bender! Como está a correr o jantar?
- Hey Bender, yemekten ne haber?
Esta é a primeira refeição do Bender e ele é algo sensível.
Bu Bender'ın ilk yemeği. Biraz hassas olacaktır.
Isto é água salgada?
Bender! Bu tuzlu su mu?
- Tenho que ficar com o Bender.
- Bender'ı aldım.
- Fizeste o teu melhor, Bender.
- Elinden geleni yaptın Bender.
De que estás a falar, Bender? Ela está quase...
Neden bahsediyorsun sen?
Pára com isso, Bender.
Kes şunu Bender.
Meu Deus, Bender, estás imundo.
Tanrım, Bender, çok pissin.
Assim que terminar de limpar o Bender.
Bender'ı temizlemeyi bitirir bitirmez.
Sou eu, Bender.
Benim, Bender.
Vamos Bender.
Hadi Bender.
Bender!
Bender! Hey, Bender!
Bender! Aqui!
Bu taraftayım!
Não há espaço para o Bender?
Ah, Bender'a yer yok, öyle mi?
Não sei não, não vou sobreviver aqui!
Bender, beni burdan çıkarmalısın!
Relatório de danos!
Bender, hasar raporu!
Este é pelo coquetel de Bender.
Bu Bender'in kokteyli için.
Voltaremos após o comercial do Estéreo de Bender com desconto.
Reklamlardan sonra hemen döneceğiz.
Bender, não disseste que entravas neste episódio?
- Ne teslim ediyoruz?
Tirando aquela barba com estilo, parece-se com o Bender!
Sanığı suçlu buluyoruz.
Pervertido.
- Hey, Bender? - Evet?
Não é pior que o Bender. É muito pior.
- Leela, kiminle konuşuyorsun?
Bender, põe isso no motor.
Bender, şunu al ve motora koy.
BENDER ROUBOU TUDO DE VALOR DA REPÚBLICA DOS ROBÔS E FUGIU
VE KAÇTI
- Bender?
- Bender?
Mas, Bender, tu és uma...
Ne o yönde ne de bu yönde hiçbir fikrim yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]