English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Blackout

Blackout traducir turco

112 traducción paralela
Importa-se que vá ver o blackout?
Karartmada çıkabilir miyim?
Após discutir com Mr. Foley, a avó concordou em obedecer às regras do blackout.
Büyükannem Bay Folley ile tartıştıktan sonra karartmaya uymayı kabul etti.
Tenho de apagar as luzes por causa do blackout.
lşıkları söndürmem lazım, çünkü dışarıda karartma var.
Blackout da Zona 3.
Bölüm 3 te kararma var.
Blackout completo deste setor.
Tam bir kayıp.
Isso disparou antes de estarmos prontos. Provávelmente causou blackout algures.
Erken tetikleme kayba neden olmuş.
O blackout da cidade respeitou a não-interferência e salvou, ainda assim, a minha vida e a do grupo.
Şehrin elektriğini kesmesi bir etkileşime neden olmadı buna rağmen iniş ekibimin ve benim hayatımı kurtardı.
Mantendo o blackout, recebemos Petri, o Embaixador de Troyius, o planeta exterior e aproximamo-nos agora do planeta interior, Elas.
Dış gezegen Troyius elçisi Petri'yi gemiye aldık, şu anda iç gezegen Ela'a yaklaşmaktayız.
E branco para o blackout, para que os motoristas vissem os guardas.
Sadece evlilik seramonileri için değil, karartmadan dolayı şoförlerin sizi karanlıkta seçebilmeleri için de...
A princípio, o blackout foi visto como uma brincadeira.
Başlangıçta, uygulanan karartma espri malzemesi oldu.
Mas os acidentes aumentaram e o blackout deixou de ter graça.
Ama, kazaların artışıyla artık olayın pek espri tarafı kalmamıştı.
Não houve ataques aéreos, mas houve milhares de vítimas de acidentes durante o blackout.
Karartma neticesinde meydana gelen kazalarda ölen ya da yaralanan binlerce kişi için, hava akınları artık birşey ifade etmiyordu.
Sem o blackout, nem parecia que se estava em guerra.
Karartma olmasa, savaş hatırlanmayacaktı bile.
Nos primeiros três meses, o maior número de vítimas foi no blackout.
Savaşın ilk üç ayında, en çok zayiatı karartma sebebiyle meydana gelen kazalarda vermiştik.
A censura esforçou-se para abafar, mas as pessoas sabiam. Às provações do blackout, juntou-se o pior Inverno dos últimos 45 anos, a falta de carvão, o estouro de canos e o racionamento de comida.
Her ne kadar belli edilmemeye çalışılsa da son kırk beş yılın en soğuk kışı yaşanıyor kömür ve yiyecek stokları gitgide azalıyordu.
Esta é uma situação de blackout. Então, daqui em diante, vamos usar verificações de impressões vocais para todas as comunicações.
Bu bir karantina durumudur şu andan itibaren tüm iletişim hattında ses-yazar kontrolü devreye alınacak.
Sabia que o blackout foi para evitar a vergonha, mas arma biológica nunca passou pela minha cabeça.
Bu gizliliğin rezaleti gizlemek için olduğunu sanıyordum ama bio-silah hiç aklıma gelmemişti.
Atingiu o blackout da ionização.
İyonizasyon duvarına çarptı.
Quanto tempo durará esse período de Blackout?
Bu durum ne kadar sürecek?
As autoridades investigam o que causou o blackout em dois bairros.
Yetkililer iki bölgede elektrik kesintisine neyin neden olduğunu araştırıyorlar.
Há um blackout informativo à imprensa.
Basınla bağlantıyı kesmiş olmalılar.
Temos de mudar o local e dizer-lhes antes do blackout.
O zaman ineceği yer de değişecek, yukarıdakilere de haber vermek gerekir.
15 segundos para o blackout.
15 saniye.
- T menos 5 segundos para o blackout.
5 saniye.
- Blackout em efeito.
- İyonosfere girildi.
A Deep Space 9 parece estar em blackout de comunicações.
D.S.9 iletişim karartmasında gibi görünüyor.
Vou ordenar um "blackout" à imprensa.
Basın kısıtlaması istedim.
Porque é que é um "blackout" é uma coisa grande e má?
Neden kısıtlamayı bu kadar kötü görüyorsun ki?
Por isso, força, bloqueie a imprensa, dê-nos um "blackout".
Hadi durma, medyaya yasak koy. Bize kısıtlama getir.
Teve um blackout agora mesmo. Vamos fazer um MRI de imediato.
Hemen MRI alacağız.
Isso explica o blackout nas comunicações.
İletişim kopuşu şimdi anlaşıldı.
Estamos a operar sobre um blackout virtual.
Şu an sanal bir hafıza kaybı yaşıyoruz.
O blackout não está em vigor.
Yaptıkları karartma etkili gözükmüyor.
Quero um blackout imediato de toda a comunicação não militar.
Acil olarak, askeri olmayan... tüm iletişimin karartılmasını istiyorum.
O "blackout" de comunicações em Santa Mira Springs continua, enquanto o Exército Americano se concentra na periferia.
Santa Mira Springs denen yerdeki çöl halkıyla... tüm iletişim hala kesik. Amerikan Ordusu birlikleri, kasabanın etrafında toplanıyorlar.
Apesar de não se saber se o blackout é relacionado com o terramoto de ontem, um porta-voz do Pentágono só disse que se espera uma declaração.
Karartmanın dünkü depremle... alakası olup olmadığı bilinmiyor. Pentagon yetkilileri, bir açıklama yapılacağı dışında bir şey söylemiyor.
"Blackout".
Şanlıyız ki "Evita" değilmiş.
Quero um blackout de informação, completo Sobre o estado dele.
Hafıza kaybının ne durumda olduğunu tam olarak bilmek istiyorum.
Entra em "blackout".
Karartmaya geçin.
Tive um "blackout".
Birden gözlerim karardı da.
Um blackout é pedido para todos os prédios e casas.
Tüm evler ve binalar için karartma uygulanması gerekiyor.
Um blackout é pedido para todos os prédio e casas...
Tüm evler ve binalar için karartma uygulanması gerekiyor.
E eventualmente... Um blackout global.
En sonunda da bilin bakalım ne, global karartma.
É como ter um blackout depois de beber, mas isto é ter um blackout antes de fazer sexo.
Ölümüne içki içmeyi duymuşsunuzdur işte bu da İsimsiz Seks Bağımlıları'nın ölümüne seks dedikleri bir şey.
Um mero blackout e os péstinhas viram-me as costas? !
Basit bir kesinti oldu ve o küçük yumurcakların hepsi çekip gittiler!
Tenho o teu CD dos Blackout.
Merhaba. Blackout albümünü getirdim.
Os homens que nos estão a perseguir são os responsáveis por esse blackout.
Peşimizde olan adamlar bu karartmanın sorumluluları.
Então, tudo que nos aconteceu hoje a noite, o saque, o blackout, é tudo por causa dos terroristas?
Yani bu gece yaşanılan her şey, yağma, karartma, hepsi teröristler yüzünden mi?
Podes avisar ao departamento de defesa que dispensamos... Os canais locais da lei, na zona do blackout?
DOD'ye, karartma alanında, yerel yürütme kanalları üzerinden uygulama yaptığımızı haber verebilir misin?
O orçamento de blackout :
Yeni bütçe ile, gelir vergisi 7 şilin, 6 peniye yükseltildi.
Blackout.
Karartma var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]