Bray traducir turco

Sir Hilary Bray respondeu a Gumbold sugerindo-lhe que se encontrasse com o próprio Bleuchamp.

Sör Hilary Bray, Gumbold'a cevabında Bleuchamp ile yüz yüze buluşma isteğini belirtti.

Sir Hilary Bray, por favor.

Sör Hilary Bray, lütfen.

- Sir Hilary Bray, Baronete?

- Baronet Sör Hilary Bray?

Josef, Sir Hilary Bray fica no n °. 4.

Josef, Sör Hilary Bray dört numarayı alacak.

Minhas senhoras, este é Sir Hilary Bray, Baronete.

Bayanlar, bu Baronet Sör Hilary Bray.

- Sou Sir Hilary Bray.

- Adım Sör Hilary Bray.

Sir Hilary Bray sabê-lo-ia.

Sör Hilary Bray bunu bilirdi.

Ou o nome é Caitlin Bray ou Caitlin Bre, com um'e'.

Bilmiyorum belki de, Caitlin Bray veya "Caitlin Bre" yazması gerekiyordur, tek "e" ile.

É a nordeste de Bray Road, Virem à esquerda para Bray.

- Bray Sokağı'nın kuzey doğusu. Bray için sola dönün.

Como é humilhante um professor de Braille dizer, "Um dia, tudo isto será natural"?

Bray öğretmeninin sana "bir gün bunlar doğal gelecek" demesinin ne kadar aşağılayıcı olduğunu?

Eric, devias ir ver o Mr. Bray.

Eric, Bay Bray'i görmelisin,

Não sei sobre o Mr. Bray.

Bay Bray'i tanımıyorum.

Bray, a minha vinda aqui não foi um convite para recomeçar a rondar a minha casa de carro.

Bay Bray, buraya gelişim yine beni evime bırakmanıza davet etmek için değildi.

Porque o Robbie Turner morreu de septicemia em Bray-Dunes,

Çünkü Robbie Turner, 1 Haziran 1940'ta tahliyenin son gününde

O Sr. Bray é o meu aluno brilhante.

Bay Bray, en parlak burslu öğrencim.

Não espero que ninguém alcance os padrões do Zack, Sr. Bray. Mas esse trabalho é extremamente bom.

Kimsenin, Zack'in standartlarına erişmesini beklemiyorum, Bay Bray ama bu son derece iyi bir iş.

Sr. Bray, já alguma vez teve uma relação sexual com uma mulher 20 anos mais velha do que o senhor?

Bay Bray, kendinizden 20 yaş büyük bir kadınla hiç cinsel ilişkiye girdiniz mi?

"Tipo", como o coloquialismo urbano sexualmente não específico? Ou relativo ao sexo normalmente associado a um pénis, Sr. Bray?

"Adam", cinsel olarak belirsiz şehirli konuşma dili mi yoksa normal, penisi olan cinsiyet için mi?

Muito bem, Sr. Bray.

Çok iyi, Bay Bray.

Parece que o Sr. Bray perdeu a Bolsa.

Bay Bray, bursunu kaybetmiş gözüküyor.

É lamentável o Sr. Bray estar a perder a Bolsa de estudo.

Bay Bray'in bursunun kesiliyor olması talihsiz bir durum.

Excelente trabalho, Sr. Bray.

Harika iş çıkardınız Bay Bray.

Mas talvez o Sr. Bray tenha encontrado mais qualquer coisa nos restos mortais.

Belki Bay Bray, ceset üzerinde bir şeyler bulmuştur.

Estamos todos gratos pelo seu trabalho excepcional, Sr. Bray.

Olağanüstü bir iş başardın. Sana müteşekkiriz, Bay Bray.

Ainda precisamos de todas as provas fotografadas e catalogadas antes de as enviarmos para o Escritório do Promotor Federal, Sr. Bray.

Federal Savcının ofisine gönderilmeden önce tüm kanıtların fotoğraflanması ve listelenmesi gerekiyor Bay Bray.

Causa da morte, Sr. Bray?

Ölüm sebebi neymiş Bay Bray?

Sr. Bray, assuma a posição.

Bay Bray lütfen pozisyonunuzu alın.

Ena, Sr. Bray.

Vay canına, Bay. Bray.

A Dra. Bryar, da Associação Nacional Atmos-Oceânica, ligou-nos esta manhã.

Bu sabah, Ulusal Atmos-Okyanus derneğinden, Dr. Bray aradı.

Qual foi a causa da morte, Sr. Bray?

Ölüm nedeni, Bay Bray?

Wendell Bray? - Sim?

Wendell Bray?

Bem, qualquer um pode aprender os nomes, Sr. Bray, mas nem todos iriam perceber essa condição.

Etiketleri herkes öğrenebilir, Bay. Bray ama herkes durumu kolayca anlayamaz.

Por "muito", o Sr. Bray quis dizer uma hipótese superior a 85 %.

Bay Bray'ın "Oldukça yüksek" ... ile demeye çalıştığı şey % 85 asyalı olduğu.

- Nada. - Não, Sr. Bray.

- Hayır Bay Brey.

Aqui é Wendell Bray.

Wendell Bray.

Está a questionar a minha habilidade de tomar uma decisão justa, Sr. Bray?

Adil bir karar vermediğimi mi söylüyorsunuz Bay Bray?

Não é perfeito, Sr. Bray.

Mükemmel değilsiniz, Bay Bray.

- Vá, Sr. Bray.

Gidin, Bay Bray.

O Sr. Bray disse-me que sou ríspida.

Bay Bray çok sinir bozucu olduğumu söyledi.

Tipo, no máximo em Bray Hill antes de sair, sabes, tens montes de pensamentos estranhos a passar na cabeça e tas nervoso, e preocupado, mas assim que arrancas ;

Bray Hill de startta beklerken Aklınıza birçok tuhaf düşünce gelir Kaygılanır endişelenirsin yola çıktığın andan itibarense

e pões o pé perto do marshal ( comissário de pista ) para ir por Bray Hill abaixo, tudo se foi.

Marshal startından Bray Hill'e inmeye başlayınca hepsi gider

Quando arrancas de down Bray Hill, Levas um sorriso enorme. É tipo...

Bray Hill'den aşağı yardırırırken kocaman bir gülümseme geliyor

Tens arrepios, e lembras-te, eu nunca irei esquecer, a minha primeira volta a voar no TT a subir os cruzamentos em St Ninian's descer Bray Hill.

Hatırladığınızda ensenizdeki tüyler diken diken olur TT deki en hızlı tur zamanımı unutamam St Ninian's üstünden çapraz olarak Bray Hill'e inerken

Ele é rápido a descer Bray Hill.

Bray Hill de çok hızlı giriş yaptı

É como se lembra, Sr. Bray?

Siz de mi böyle hatırlıyorsunuz, Bay Bey?

Sr. Bray.

Bay Bray...

Está a pôr em causa a minha competência, Sr. Bray?

Yeteneklerimi mi sorguluyorsunuz, Bay Bray?

a 1 de Junho de 1940, o último dia da evacuação.

Bray-Dunes'ta septisemiden öldü.

Poupe-me, Sr. Bray.

Bray.

Muito bom, Sr. Bray.

İyi iş, Bay Bray.

- Olá Dra. Banno, sou o Wendell Bray,

- Merhaba, Dr. Banno ben Wendell Bray.