Translate.vc / portugués → turco / Brulée
Brulée traducir turco
71 traducción paralela
- Crème brulée?
- Krem karamel?
Creme brulée.
Crême brûlée.
O crème brulée deve estar a chegar, a qualquer momento.
Tatlımız birazdan gelir.
Crème brûlée!
Crème brulée!
Recebi um maçarico como prenda de casamento para fazer "crème brulée" e só penso que... podia, perfeitamente, incendiar este lugar.
Düğün hediyesi olarak kaynak makinası almıştım. "crème brulèe" yapmak için kullanırım sanıyordum. Burası alevler altında kalabilirdi.
Não acredito que me tenhas convencido a comer aquele leite de creme!
Seninle "Creme Brulée" hakkında konuştuğuma inanamıyorum.
Bem-vindo à festa com Peter Grey. A festa de hoje : Bife de veado com xarope de bordo e creme Brulée.
Peter Gray le festivale hoşgeldiniz Bugün biftek krem brule var
O empregado ia trazer o pato estufado e tostado, os gnocchi de abóbora do Rocco DiSpirito, já para não falar dos lagostins e do crème brulée com alfazema e nem me tentes a falar dos vinhos.
Garson, şeker kaplı ördek ve Rocco Dispirito'nun kabaklı gnocchi'sini getirmek üzereydi.Langoustine ve lavantalı krem brüle de cabası. - Yanlarında gelecek şarapları da anlattırma lütfen.
Elas foram cuinhadas, como um crème brulée.
Yanık karamel gibi pişmişler.
Embora não deixe de incendiar uns brulée de vez em quando.
Yine de ara sıra creme brulee tatlısı yaparken alev tabancası kullanmaktan vazgeçemiyorum.
- O quê, sem a sobremesa? Fazem um maravilhoso "crème brûlée" aqui.
Çok güzel krem karamel yapıyorlar.
Créme Brûlée.
Créme Brulee.
Podes dar uma palavrinha ao teu editor discográfico e perguntar-lhe se se lembra dos Créme Brûlée.
Plak şirketinin patronuna sorsana, Créme Brulee'yi hatırlıyor muymuş.
"quebrar a cobertura" "do" crème brûlée "com a colher..."
Creme Brule'nin üstünü kaşığın ucuyla kırmak.
- Crème brûlée.
- Creme brulee.
E parece que o velho Tornado quer caramelizar o crème brûlée dele.
Ve görünüşe göre yaşlı Tornado adamı krem karamele çevirecek.
Apetece-me sopa de lagosta, crème brûlée ( leite creme )... e um passeio no empregado.
Acı soslu ıstakoz yeme havasındayım. Sıkı tutun, tatlım.
Cala-te. Estou a tentar fazer crème brûlée.
Kapa çeneni, crème brûlée * * yapmaya çalışıyorum.
O caramelo do leite-creme não estava muito duro.
Creme brulee'nin üstü sert değildi.
O caramelo não é muito duro.
Creme brulee'nin üstü sert değil.
Seria o "crème" no maldito "brûlée".
Harbiden Şam'da kayısı olurdu.
- É crème brûlée e croque monsieur.
- Krem karamel, croque monaieur.
Não. A menos que queiras mandar parar o carro dela e servir crème brûlée.
Arabasini çekmek ya da tatli servisi yapmak istemiyorsan gerek yok.
- Chocolate quente e leite-creme e algumas respostas, se me puderes dar dois minutos.
Sıcak çikolata alacağım, crème brulee ve bana iki dakikanı ayırırsan bazı cevaplar istiyorum.
Na noite em que ele a pediu em casamento, coloquei-a dentro do leite-creme para ela a encontrar.
O parmağındaki yüzük var ya ona evlenme teklif ettiği akşam crème brûlée'sinin içine koymuştum.
Aposto 50 dólares em como ela confessa que o ama.
Crème brûlée olayını duymadın mı? Kadının da ona açılacağına 50 dolara...
Um dia, espero fazer o crème brûlée perfeito.
Bir gün kusursuz bir créme brûlée yapmayı umuyorum.
- Crème Brûlée
- Créme Brûlée
Ele anda a fazer crème brûlée.
Zeke créme brûlée pişiriyormuş.
Talvez até te faça um crème brûlée.
Sana créme brûlée bile yaparım.
Ao que parece, a sandes de merda de um homem é o leite creme de outro.
Ortaya çıktı ki bir adamın boktan sandviçi başka bir adamın creme brulee'siymiş.
Vou tomar um crème brûlée.
Ben crème brûlée alayım.
Crème brulee.
creme brulee...
Choux Parisienne, Salambo, Creme Brulee,
Choux Parisienne, Salambo, Creme Brulee,
Provavelmente escolha um crème brûlée.
Büyük ihtimalle bir BRULEE, ama bilemiyorum.
A Lily fez Crème Brûlée lê lê lê.
Lily yapmıştı, creme brule le le le le.
Continuas linda como um crème brûlée.
Hala crème brûlée kadar güzelsin.
- Crème brûlée!
- Krem peynir.
Com creme Brulée feitas de colheitas locais de xarope de bordo. Não mudes de canal.
Krem brüle için özel sosumuz gelmiş
E talvez para sobremesa, um dos teus deliciosos Creme Brulee.
Tatlı olarak da o lezzetli creme brulee'nden.
Esse anel que ela tem no dedo? A noite em que ele a pediu em casamento pu-lo no leite-creme para que ela o encontrasse.
O parmağındaki yüzük var ya ona evlenme teklif ettiği akşam crème brûlée'sinin içine koymuştum.
É evidente que são infelizes. Não ouviste aquilo do leite-creme?
Crème brûlée olayını duymadın mı?
A superfície deste crème brûlée não está dura o suficiente, certo?
Bu creme brulee'nin yüzeyi, yeterince sert değil, tamam mı?
Crème brûlée... Bem, é como uma mulher.
Creme brulee tıpkı bir kadın gibidir.
Crème Brûlée, rapazes?
- Creme Brulee alır mısınız, beyler? - Evet.
Ontem, eu vim aqui depois do trabalho e eu encontrei três Crème Brûlée pratos por computador Declan's.
Dün, işten buraya geldiğimde Declan'ın bilgisayarının üstünde üç tane Creme Brulee tabağı buldum.
Você tem creme brûlée?
Krem karamela'nız var mıydı?
Traga o creme brûlée.
Krem karamela'yı getir.
- Crème brûlée.
- Crème brûlée.
Creme Brulee.
Creme Brule.
E se isso não chega para uma sedução, o serviço de quartos tem o melhor Crème brûlée da cidade.
Eğer ikna olmadıysan,... şehirdeki en iyi krem karamel burada yapılır.