Translate.vc / portugués → turco / Cancer
Cancer traducir turco
57 traducción paralela
Uma proliferação de células. Ou, se preferir, um cancer.
Hücrelerin düzensiz çoğalması ya da kanser, hangisini tercih edersen.
Você tem um cancer no fígado.
Karaciğer kanserisin.
Cancer, eu?
Kanser, ben mi?
Cancer cerebral!
Beyin zarı iltihabı kadar...
Quer dizer, é como ter um cancro a crescer dentro de nós.
It's like having a cancer growing out of you.
A Biblioteca Pública de Nova lorque diz que eu requisitei o Trópico de Câncer em 1971 e que nunca o devolvi.
New York Halk Kütüphanesi Tropic of Cancer'i 1971'de aldığımı ve iade etmediğimi söylüyor.
Trópico de Câncer.
Tropic of Cancer.
- O Trópico de Câncer.
- Tropic of Cancer.
Estava decidido a devolver Trópico de Câncer e depois...
Tropic of Cancer'i vermek üzereydim. Ve sonra....
Adivinha só o que aconteceu ao Trópico de Câncer, Georgie.
Peki, Georgie oğlum, Tropic of Cancer'e ne olduğunu tahmin et.
Cancer Man?
Kanser adam mı?
Ele é o Cancer Man.
Kanserli adam.
Cancer.
Kanser.
O capitão diz que em breve atravessaremos o Trópico de Cancer.
Kaptan az sonra Yengeç Dönencesi'ni geçeceğimizi söyledi.
Sou Cancer. sou vegetariana e digamos sou virgem.
Koç burcuyum. Vejeteryanım bir çeşit ve bakireyim.
E eu vou rezar para que você pegue cancer no saco!
Testis kanserine yakalanmamanız için de dua edeceğim.
- Tem grande risco de contrair cancer no cólon.
Son geldiğinde tedavi yarıda kesilmiş. - Kolon kanseri riski büyük.
Foi cancer nos intestinos.
Bağırsak kanseriydi.
Fizeste bem em ligar à mamã.
Sweet Lady Cancer toplarımdan birini aldı.
Quer seja na zona sul do Bronx, em Louisiana, em Cancer Alley...
Güney Bronx olsun, Louisiana olsun, Kanser geçidi içerisinde...
- Caranguejo ( Cancer ).
- Kanser.
mas tenho cancro ( Cancer ).
- Ama kanserliyim.
Caranguejo. ( Cancer = Cancro )
Yengeç!
"Na latitude de 48 graus ao final de Câncer" "há uma grande seca."
48 dereceli enlemde Cancer'in sonunda, çok büyük bir kuraklık var.
O cancro é uma doença esquisita.
Cancer tuhaf bir hastalıktır.
Após três meses e seis dias de viagem, a nave ia directa para o Anel de Câncer, perto de Marte e Urano e das suas cinco luas.
Üç ay ve altı günlük yolculuğun ardından uzay mekiği rotasını Uranus gezegeni ve beş Ayı'yla aynı hizada olan Cancer Nebulası'na doğrulttu.
Ele tem cancer terminal.
O kansere yakalandı.
A American Cancer adorou a carta e vão adorar-te a ti.
Kanser derneği mektubuna bayıldı. Sana da bayılacaklar.
Tenho entre 35 e 45 anos, sou Caranguejo ( Cancer ) e venci o cancro.
35 gösteriyorum 45 yaşındayım. Yengeç burcuyum ve kanseri yendim.
Sabes como é... Caranguejo. ( Caranguejo = Cancer = Cancro )
Yengeç işte.
Um dos seus grandes clientes é o McNeally Cancer Institute.
Büyük müşterilerinden biri de McNeally Kanser Enstitüsü.
Tenho o Tio "Cancer" por ai.
Kanser amca var.
Ele deixou instruções para que o seus bens sejam vendidos e que o montante Seja doado à American Pediatric Cancer Society.
Mal varlıklarının likide edilmesini gelirinin de Amerikan Pediatri Kanser Akademisine bağışlanmasını rica etti.
Elementary 2x18 The Hound of the Cancer Cells
Çeviren : Alfarinne. İyi seyirler.
Porque eu tenho cancer de pulmao?
Akciğer kanseriyim diye mi?
Oh, Elliott, Wilfred tem cancer.
Elliott, Wilfred kansermiş.
O grande cancer de pulmao C. Quarta-palco.
Kanser. Hem de akciğerimde dördüncü evrede.
Mas nao perca a esperanca. Ouca, este amiguinho teve cancer tres vezes.
Mesela bizim ufaklık kanseri üç defa atlattı.
Sim, bem, voce pode ter tido mais cancer do que eu, mas eu sou o único que tem isso agora!
Sen daha çok kanser olmuş olabilirsin ama şu anda sadece bende var.
Ele tem cancer.
Nasılmış oğlum? Kanser kendisi.
Voce pode ir a cada vila voce vai ver centenas de pacientes que sofrem de cancer.
Gittiğiniz her köyde, yüzlerce kanserden muzdarip hasta göreceksiniz.
Entao voce tem cancer, ha mais beneficios.
Bu yüzden kanser hastasıysanız daha fazla kar ederler.
As pessoas tem doenças do estomago, eles tambem podem ter cancer.
Mide rahatsızlıkları, kanser gibi hastalıklar yaygındır.
Usamos todas as nossas economias para tratar doenças, porque o cromio na agua ataca o figado, cria problemas digestivos, e muitas pessoas podem obter ictericia ou cancer de figado, se nao tomar precaucoes.
Tüm birikimlerimizi tedavi olmak için harcadık, sudaki krom karaciğere zarar verir, sindirim sorunları oluşturur ve birçok kişi sarılık olabilir ya da önlem alınmazsa karaciğer kanseri olur.
Temos seis meses, tivemos dois anos e meio, eo neurocirurgiao que o operou, Lubbock, Tem imensas clinicas de cancer e um centro medico.
Bize 6 ay denildi, iki buçuk yılımız kalmış, onu ameliyat eden cerrah, Lubbock, muazzam kanser klinikleri ve bir tıp merkezi var.
Estes são o Chrysalis, Ichabod e Cancer.
Bunlar Chrysalis, Ichabod ve Cancer.
Ele estava a morrer, com um cancer na garganta, e queria deixar algo para a sua família, então começou a escrever a sua autobiografia.
Gırtlak kanserinden dolayı ölüyordu ve ailesi için bir şey bırakmak istedi. O da otobiyografisini yazmaya başladı.
Porque é que não soube disto através da American Cancer Society, a maior liga contra o cancro do país?
Bunu Amerikan Kanser Derneğinden, ulus çapındaki en büyük kanser örgütünden neden daha önce duymamıştım?
A American Cancer Society confirmou a entrevista esta semana.
Amerikan Kanser Derneği'nin temsilcisi bu hafta bir röportaj yapmayı onayladı.
El Cáncer.
El Cáncer.
Não fiquei curado só de el cáncer. Fiquei curado de el tudo.
Sadece el cáncer'in değil... el her şeyin şifasını almıştım.