English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Child

Child traducir turco

210 traducción paralela
Filho Único para UN-1.
Only Child'dan BM-1'e.
UN-1 para Filho Único. UN-1 para Filho Único.
Yüksek frekansta BM-1'den Only Child'a.
You are the child?
Çocuk sen misin?
The child that we have made
* Beraber yarattığımız çocuğu *
Abandoned and wild like a fatherless child
* Terk edilmiş, babasız gibi hırcın *
Bobby Castle será o Nº5, Sunday's Child.
Bobby Castle 5 numaradaki Sunday's Child'ın üzerinde yerini alacak.
Small Virtue é o Nº 4, e Sunday's Child é o Nº 5.
Small Virtue 4 numarada, yanında Sunday's Child 5 numarada.
Na curva, Dolly's Chance à frente junto com Sunday's Child.
İlk dönüşe, Dolly's Chance ile Sunday's Child başa baş girdi.
Sunday's Child e É uma Lady.
Sunday's Child ve She's A Lady.
Sunday's Child tenta segurar o terceiro lugar.
Sunday's Child üçüncü sıraya yerleşemeye çalışıyor.
Sunday's Child é segundo e Perdition terceiro.
Sunday's Child ikinci ve Perdition üçüncü.
- Sim. Tenho Danny Thomas a ler "A Child's Christmas In Wales"... de Dylan Thomas.
Dylan Thomas'tan "Gallerli Bir Çocuğun Noel'i" çalışmasını okuyan Danny Thomas var.
Vi-o pela primeira vez há um mês. Creio que seja a Wish Child.
Onu ilk bir ay önce gördüm ve dilek çocuğu olduğunu hemen anladım.
Esta é a Pedra de Shin Tze, da dinastia da Wish Child.
Dilek çocuğun hanedanlığından kalma Shin Tze taşı bu.
A lenda diz que a verdadeira Wish Child trará um símbolo da pedra.
Efsaneye göre gerçek dilek çocuğu taşın üzerinde işaret oluşturacak.
O símbolo da Wish Child.
Dilek çocuğunun işareti.
- O símbolo da Wish Child.
- Dilek çocuğunun işareti.
Gastei 40 anos e alguma riqueza para preservar a verdade sobre a Wish Child, para tornar a lenda realidade.
Dilek çocuğu efsanesini korumak için tam 40 yıI ve büyük bir servet harcadım efsaneyi gerçek kıImak için.
- A lenda afirma que a Wish Child encontrará a alma da pedra.
- Efsaneye göre dilek çocuğu taşın ruhunu ortaya çıkartacak.
Seja onde for que o Paul estava envolvido tinha algo que ver com esta Wish Child.
Paul kendini her neye bulaştırdıysa dilek çocuğuyla bir ilgisi olmalıydı.
- É a Wish Child.
- Bu dilek çocuğu.
Há boatos nas ruas sobre um miúdo ser a Wish Child.
Sokaklarda herkez dilek çocuğu efsanesine dolan şu çocuktan söz ediyor.
O museu está a fazer pesquisas sobre a lenda da Wish Child.
Müze dilek çocuğu efsanesi hakkında çiddi araştırma yapıyor.
Estou à procura do miúdo que está a fazer de Wish Child.
Ben dilek çocuğunu oynayan çocuğu oynuyorum.
Muitas pessoas acreditam que há 400 anos a Wish Child renasceu como filho de um senhor da guerra.
400 yıI önce dilek çocuğunun bir savaş lordunun çocuğu olarak doğduğuna inanıIıyor.
Depois de uma batalha, a família dele foi arrasada enquanto a Wish Child andava à deriva nas montanhas totalmente desnorteada, sem se lembrar do ataque apenas com uma madeixa de cabelo que se tornou branca.
Dilek çocuğunu bir savaşta bütün ailesini kaybettikten sonra dağlarda hiçbir şey hatırlamadan dolaşırken bulurlar saçının bir bölümünün beyaza dönmesinin dışında.
Um bandido apanha-o, reconhece-o como a Wish Child e tenta vendê-lo.
Sonra bir haydut onu alır dilek çocuğu olduğunu görür - ve onu satmaya çalışır.
Quem sabe, talvez eu seja mesmo a Wish Child.
Kimbilir, belkide gerçekten dilek çocuğuyumdur.
As pessoas acreditam que sou a Wish Child, isso deixa-as felizes.
İnsanlar dilek çocuğu olduğuma inaniyorlar bu onları memun ediyor.
Ou acreditas mesmo que és a Wish Child?
Yoksa gerçekten dilek çocuğu olduğuna inanıyorsun?
O Sammy tinha trazido isto do Museu da Era Dourada onde poderia encontrar mais alguma coisa sobre a Wish Child.
Sammy bunu dilek çocuğu hakkında birşeyler bulabileceğim Altın Çağ Müzesinden çıkarmıştı.
Surpreendente encontrar um estudioso Caucasiano da lenda da Wish Child.
Çok şaşırtıcı... dilek çocuğu efsanesiyle ilğilenen beyaz bir adam bulmak.
A Wish Child, sim.
Dile çocuğu, evet.
Tomar conta da Wish Child?
Dilek çocuğuna göz kulak olmak mı?
- Ele é a Wish Child.
- O dilek çocuğunun kendisi.
Se fica feliz por ver a Wish Child, ainda bem.
Dilek çocuğunu görmek onu memnun edecekse bu harika.
Quem é a fonte de dinheiro que tanto aposta na Wish Child?
Dilek çocuğu konusunda kafayı böylesine takmış para kaynağı kim?
Mas só está interessado na Wish Child para estudo...
Ama dilek çocuğuyla sadece akedemik olarak ilgileniyor efsanenin gerçekleşmesi amaçıyla.
A Wish Child também não.
Dilek çocuğu da hatırlamadı.
Sabe, fui pago para verificar uma possibilidade de que a lenda, a Wish Child teria reaparecido.
Bu olasıIık için bana para ödedi efsanenin dilek çocuğunun canlanışına.
Alguns acreditam que um homem pode atingir a imortalidade ao ligar a sua alma com a da Wish Child.
Bazıları ruhunun çocuğunkine bağlayarak bu dünyada ölümsüzlüğe ulaşabileceğine inanıyor ne yazık ki.
Não sou a Wish Child.
Ben dilek çocuğu değilim.
Olá, sou a Julia Child e trago sugestões para fazer crepes suzette... aquela maravilhosa sobremesa flamejada que se confecciona à mesa.
Merhaba, ben Julia Child, size krep süzet hakkında... sofrada hazırlanan bu nefis flambe tatlı hakkında bir ipucu vereceğim.
Tens a certeza? ALF Série 1, episódio 13 Mother and Child Reunion Bem, vou para o Hawaii com a doida da Estelle, e decidimos ficar 3 dias em Los Angeles e enquanto ela visita a sua filha eu visito a minha.
Emin misin? Herneyse.
Pareces uma cozinheira, pá.
Julia Child'a benziyorsun, ahbap.
Chamo-me Julia Child.
Ben Julia Child.
DA COZINHA DA JULIA CHILD
JULlA CHlLD'lN MUTFAĞlNDAN
# I might be weak, child
# Ben zayıf olabilirim, çocuğum
Entrei na "Village Child A". Também só tinha papéis secundários.
Ben de sadece küçük rollerde oynadım.
Afirmativo, Filho Único.
Anlaşıldı Only Child.
Tu és a Wish Child.
Sen dilek çocuğusun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]