Translate.vc / portugués → turco / Condé
Condé traducir turco
2,840 traducción paralela
Aposto que é a partir dali que o Conde opera.
İşin özü Kont işi buradan yürütüyor.
Alguma novidade sobre como o Conde está a drogar as pessoas com o Vertigo?
Kont'un Vertigo'yu insanların vücuduna nasıl soktuğu konusunda bir gelişme elde edebildin mi? Pek değil.
Visto para que o Conde acabasse com o Arqueiro, e tudo o que consegui foi que ele matasse outra vez.
Kont'un Ok'u ortadan kaldırması için ayarlamalar yapıyorum. Ama tek başardığım şey Kanunsuz'un cinayet serisini ateşlemek oluyor.
O Fabricante de Bonecas, O Conde Vertigo, O Dodger, A Caçadora.
Bebek Yapıcısı, Kont Vertigo Dodger, Huntress...
Um conde Napolitano está a chegar.
Napolili bir kont geliyor.
O honroso, Conde Vicent de Nápoles.
Napoli'nin onurlu kontu Vincent!
É a sua primeira visita a França, Conde?
Peki kontum, bu Fransa'ya ilk ziyaretiniz mi?
Conde, está na hora de nos dizer porque está aqui.
Kont, belki de neden burada olduğunu bize söylemenin vakti gelmiştir.
Lamento, Conde.
Kont, çok üzgünüm.
Claro, Conde. O senhor é que sabe.
Tabi ki kontum, siz en iyisini bilirsiniz.
- Obrigada, Conde.
Teşekkürler, kontum.
O que o Conde precisa é de uma noiva - A Rainha da Escócia não é casada... e ainda é virgem. - Mãe
İhtiyacınız olan şey kont, bir gelin, bir anne.
- O jantar do Conde servirá.
Kontun ziyafeti buna fırsat olabilir.
- O Conde quer que vamos ao jantar.
Kont, bizim davetine gelmemizi bekliyor.
Manteremos o Conde e os seu homens ocupados... e quando as nossas pessoas estiverem seguras, iremos também
Kont ve adamlarını meşgul tutacağız ve insanlarımız güvende olduklarında, onların peşinden gideceğiz.
O Conde suspeitará se todos os convidados começarem a sair.
Eğer bütün davetlileri gitmeye başlarsa kontun şüpheleneceğini düşünmedin mi?
Ou talvez prefiras confiar no conde?
Veya belki de konta güvenmek istersin.
O Conde irá matá-lo.
Kont onu öldürecektir.
- O Conde esteve aqui. - Põe num pau.
Kont buraya geldi.
Já vi como o Conde olha para ti.
Kontun sana nasıl baktığını gördüm.
- O Conde não dará pela tua falta, tonta
Çünkü kont seni beklemiyor, salak kız.
O Conde diz que quem desafiar a sua autoridades, morrerá.
Kont, otoritesini kim hafife alırsa, ölüm fermanını imzalamış olacağını söylemişti.
Conde.
Kont, sanırım... korkarım ben biraz bunalmış hissediyorum...
Obrigada, Conde.
Teşekkürler, kont.
- O Conde pediu-me para procurá-la.
Kont Vincent beni sizi bulmam için yolladı.
Conde Vincent... isto já não é o suficiente?
Kont Vincent, yeterli değil mi?
Conde Vincent.
Kont Vincent.
Largue-me. Conde Vincent!
Kont Vincent!
Porque impediu o Conde?
Neden kontu durdurdun?
Tanto o Conde Vincent como os homens dele foram simpáticos comigo agora pensando nisso.
Sen bunları düşünürken, Kont Vincent'in adamlarının bana karşı hep fark edilecek biçimde kibar davrandıklarını fark ettim.
Disseste ao Conde quando o pai partiria?
Konta, babamın ne zaman gideceğini sen mi söyledin?
Conde Fernando D'Aillieres ao seu serviço.
Kont Fernando D'Aillieres, hizmetinizde.
Isso é muito reconfortante, Conde.
Yani, bu çok rahatlatıcı oldu, Kont.
Não tive um manual de instruções quando me casei, Conde.
Evlendiğimde kimse bana bir el kitabı vermedi, Kont.
Conde, a opinião pública está toda contra mim.
Kont, kamuoyu tümüyle bana karşı.
Parece que a filha dele casou com um conde. - O quê?
- Sanırım büyük kızı bir kontla evlenmiş.
Onde está o nosso Conde?
Nerede Reisimiz?
Até cheguei a ouvir algumas pessoas a dizerem que o Conde Ragnar está a ficar como o Conde Haraldson.
Ben bile bazılarının, Reis Ragnar'ın tıpkı Reis Haraldson'a benzemeye başladığını söylediklerini duydum.
Conde Ragnar, meu grande amigo.
Reis Ragnar, sevgili dostum.
Ouvi dizer que balas de prata fazem milagres com o Conde Drácula.
Gümüşün Drakula'da işe yaradığını duymuştum.
Disseram-me que o Ingvar e o seu amigo Finn, roubaram uma mala que pertencia ao "Conde".
Söylentilere göre Ingvar ve Finn Kont'tan bir çanta çalmış.
- Quem é o "Conde"?
- Kont? Onu tanıyor musun?
Depois o filho ficou à frente do negócio e faz com que lhe chamem "Conde".
Bullit. Oğlu Kont işi devraldı.
Aviso-te que o "Conde" não é como o Ronaldo ou o Jappe.
Ama Kont, Ronaldo ya da Jappe'ye benzemez.
O "Conde" tem um nome, chama-se Ole Forsby.
Kont'un ismi Ole Forsby.
Chinês, Conde, Dirty Harry, Bullit...
Çinli, Kont, Kirli Harry, Bullit, Jappe.
Quando tiveres a certeza que o "Conde" está morto, envias o resto do dinheiro para o hotel. - Ficou claro?
Adamın öldüğünü öğrenince paranın geri kalanını gönder.
A verdade é que tive muitos negócios com o Conde, ao longo dos anos. E, portanto, há muito que sabia da tragédia que se abateu sobre o seu filho mais velho.
Anlayacağınız üzere kont ile yıllardır süren geniş çaplı anlaşmalarımız vardır ve en büyük oğlunun başına gelenleri duymuş bulundum.
Meu querido Conde.
Sevgili Kontum.
O seu sobrinho, Conde Riario... não está mais em Florença.
Yeğeniniz Kont Riario artık Floransa'da değil.
És o Conde de la Fere?
Comte de la Fere sen miydin?