Translate.vc / portugués → turco / Couture
Couture traducir turco
43 traducción paralela
Diz "House Couture." Não consigo ler o resto.
Bakın, "House Couture" yazıyor. Gerisini okuyamıyorum.
Estamos em directo na Ponte Alexandre, em Paris, onde Olivier de la Fontaine, presidente da Chambre Syndicale de Alta-Costura, a mais importante para a moda, em França, foi assassinado, na sua limusina.
Size Paris'teki tarihi Alexandre Köprüsü'nden canlı yayın yapıyoruz. Fransız modasına yön veren Haute Couture Modacılar Birliği'nin Başkanı Olivier de la Fontaine burada limuzininin arkasında öldürüldü.
A colecção dela pouco mais é do que couture para crematório.
Ama doğru. Simone Lo'nun koleksiyonu mezarlık koleksiyonu gibi bir şey.
Olivier de la Fontaine, presidente da Chambre Syndicale do pronto-a-vestir de alta-costura, há vinte e oito anos, morreu simplesmente engasgado, deixando o mundo parisiense da moda chocado e entristecido.
Olivier de la Fontaine. Son 28 yıldır Haute Couture Hazır Giyimciler Birliği'nin başkanıydı. Bir jambonlu sandviçle boğuldu ve Paris moda dünyasını şaşkın ve üzgün bir halde bıraktı.
Wedgie O Mundo do Vestuário da Moda
Wedgie Hip Couture Dünyasi
Bem vindos à Wedgie.
Hip Couture Dünyasi'na hosgeldiniz.
Valentino Couture?
Valentino.
A sua visão deste casamento, com todas as extravagâncias, como as flores, os panos, a fonte de champanhe e o vestido de alta-costura.
Bu düğün için kurduğun hayaller, en kaliteli eşyalar, pahalı çiçekler şampanya fıskiyesi, haute couture gelinlik...
Boa!
Juicy Couture'du.
Diria mais com o Randy Couture.
Daha çok Randy Couture'la gibi.
Carlos, isto não é Nova Iorque onde ganhava milhares de dólares a desfilar alta costura.
Carlos,'haute couture'elbiselerle günde binlerce dolar kazandığım New York gibi değil burası.
E o homicídio era "couture".
Cinayet de iyi tasarlanmıştı.
Porque mantém as queridas nas lojas Juicy Couture?
Genç anneler Vakko'dan şaşmasın diye mi?
Vim para a "haute couture".
"Hot" couture'e bayılırım.
Chamam-lhe "Homem do Gelo". Venceu o Randy Couture por K.O. duas vezes, o ano passado.
Ona "Buz adam" diyorlar Geçen yıl Randy Couture'ı iki defa nakavt etti.
- Sim, alta-costura.
Evet Couture.
Au! Equipamento de ginastica Juicy Couture.
Juicy Couture eşofman.
Da Juicy Couture.
Juicy Couture.
Foi uma criação minha do ano passado, para a Mimi Couture.
- Benimkilerden biri. Tasarım. Geçen seneki Mimi koleksiyonu.
Achamos que eles podem viver felizes mais uns anos antes de... Juicy Couture e Hitler.
Yani dusunduk de alisverisle Hitler'i ogrenene kadar birkac yil daha mutlu yasayabilirler
A minha T-shirt estampada da Tasty Couture, não está nos sacos.
Üzerinde Tasty Couture yazan tişörtümü çantaya koymayı unutmuş.
Não puseste a minha Tasty Couture.
Tişörtümü almayı unutmuşsun.
Vintage Couture.
Nostaljik Terzi.
E não o senhor "Crise de meia-idade" e a sua filha adolescente, que comprou um saco de chupa-chupas ao filho bebé, e um brinquedo da Juicy Couture.
Orta yaş krizine girmiş bir adam ve yeni doğmuş bebeğine lolipop çantası ve meyve şekerleri alan ergenlik çağındaki bir çocuk değil.
No ginásio Extrem Couture, encontramos um extraordinário atleta vegetariano, o campeão de Ultimate Fighter Mac Danzig.
Extreme Couture spor salonunda bitkisel beslenen sıradışı bir atlet bulduk. Üst düzey dövüşçü Mack Danzig.
Mostra a tua seriedade nos negócios, na discoteca ou sala de reuniões, com a incrível versatilidade de uma top model na minha linha de alta-costura para super estrelas.
Haute couture serisi modellerimin şaşırtıcı çok yönlüğü ile,... ister discoda ister toplantı odasında ne kadar iddialı olduğunu onlara göster.
Lennon Couture.
Oh, Lennon Couture.
O Rose Couture ou o Herve Leger?
LA Rose Couture mu yoksa Herve Leger mi?
O Google diz que é editora executiva da revista Couture Bleu.
Google'da yazana göre kadın Couture Bleu Dergisi editörüymüş.
Michael Couture.
Michael Couture.
Ele é o chefe jurídico da revista Couture Chick.
Marcus Conway, Couture Chick dergisinin hukuk danışmanıymış.
Gloria Robbins, editora chefe da Couture Chic.
Gloria Robbins. Couture Chic dergisinin baş editörü.
- E ela teria conseguido. Se a Couture Chic expusesse que a nossa lista dos "5 Fabulosos" foi corrompida, isso teria custado o meu emprego.
Eğer Couture Chic bizim "Fab Five" tasarımlarımızın çalıntı olduğunu piyasaya yayarsa işimden olabilirim.
Não tem nada de platônico em "couture".
Özel tasarım deyince öyle olmuyor.
Eddy, vais querer usar alta-costura.
Eddy, sen de mutlaka couture giy.
Couture. Quarto Piso.
- Butik bölümü, dördüncü kat.
Tudo o que fizemos por Couture Apparel.
- Couture Apparel'le ilgili elimizdeki her şey.
- A Couture Apparel despediu-nos.
- Couture Apparel bizi kovdu.
Perdemos a Couture Apparel porque estavas demasiado ocupado com o Mike.
Couture Apparel'i Mike'ın işiyle uğraştığın için kaybettik.
É "couture".
Evet, özel tasarım.
- Não percebo. O que é que isso significa? - Bem, eu digo-te o que é que significa.
Randy Couture sekizgen ringde James Toney'in işini 3 dakika, 19 saniyede bitirdi.
Três minutos e 19 segundos é o tempo que o Randy Couture demorou para mandar o James Toney ao tapete, no "The Octagon", em 2010.
Tamam mı? James Toney mi? Adam 70'lerde zirvedeydi!
- A Couture Apparel.
- Couture Apparel.