English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Crunch

Crunch traducir turco

189 traducción paralela
Crunch?
Crunch?
Crunch, põe-nos em linha.
Crunch, arabaları dizin!
- O que vai ele fazer?
- Ne yapacak bu? - Hiçbir şey Crunch.
- Crunch, o meu pai...
- Crunch, babam...
O Crunch e o Goon e toda a gente.
Crunch, Goon, hepsi!
Dá-me um chocolate, por favor?
- Günaydın. - Bir Crunch, lütfen.
# # O chocolate é gostoso de comer
# # And chocolate is charming to crunch
Um chocolate Crunch quase intacto.
Neredeyse hiç dokunulmamış bir çikolata.
O capitão Crunch e a equipa do donut estão aqui! Hei, amigos.
Kaptan Çatırtı ve onun tatlı tayfası burada.
Capitão Crunch.
Kaptan Crunch.
Já reparaste que as sobrancelhas do Cap'n Crunch estão no chapéu?
Kaptan Crunch'ın kaşlarının şapkasının üstünde olduğunu hiç farketmiş miydin? Bu mu garip?
Vocês deviam participar no trabalho do fim-de-semana, Crunch e Grump.
Bu haftasonu yapacağımız kap-kaç işine sen de katılmalısın.
Cisco, Vince, Crunch, temos de sair daqui.
Cisco, Vince, Crunch, buradan hemen çıkmak zorundayız. Cisco, Vince, Crunch, buradan hemen çıkmak zorundayız.
Pede ao Crunch.
Crunch'tan iste.
- Crunch.
- Crunch.
- Está em casa do Crunch.
- Crunch'ta.
O Crunch lixou-me com o bilhete.
Crunch o yazıyla beni rezil etti.
Crunch!
Crunch!
- Fala o Crunch.
- Benim, Crunch.
Crunch, que merda é que se passa?
Crunch, neler dönüyor?
Também apoio, geleia de uva, cereais Captain Crunch desse que traz pequenos bagos crocantes.
Ayrıca kereviz, üzümlü jöle, kıtır meyveli Captain Crunchlardan.
- Ok, vou só pagar o meu Captain Crunch.
- Cap'n Crunch'ımı ödememe izin ver.
Esse gajo chamava-se "O Capitão Crunch". Porque ele descobriu que este apito... que se encontrava nas caixas de cereais "Captain Crunch"... tinha o mesmo tom do equipamento de longa distância da ATT.
Ona Kaptan Crunch deniyordu çünkü farketmişti ki bu küçük düdük Cap'n Crunch corn flakes kutularından çıkıyor ve ATT uzun mesafe ekipmanları ile aynı tonda ses çıkarıyor.
Almirante Crunch?
Amiral Çıtır! ?
Hoje sabemos que uma das nossas empresas é a Krispity Krunch!
Şirketimize ait olanlardan biri de Krispity Crunch. Yani?
E então falamos com os nossos irmãos na Krispity Krunch... para que ponham anuncios nas suas caixas.
Yani Krispity Crunch'daki kardeşlerimizle konuşacağız ve... kutularına spor bastıracağız.
Tem os cereais Sports America e os anuncios.
Sports America, Krispity Crunch ortaklığı.
Ele vai definitivamente comprar mais Krispity Krunch... e não Krunching Krackle, que, a propósito, tem o mesmo gosto e aspecto, mas adivinhem... não tem anuncios.
Kesinlikle daha çok Krispity Crunch alacak ve sadece yemeyecek, bu arada... tadı ve kokusu tamamen aynı. Ama bilin bakalım? Sporu da görecek.
E a Krispity Krunch fica tão feliz que nos garante 20 paginas por ano, além de que, eles sabem que se não fizerem isso,
Ve Krispity Crunch da yılda 28 sayfayı... garantilediğine mutlu olacak. Ayrıca bunu yapmazlarsa...
O Dali Lama comendo seu Krispin Krunch, enquanto põe as suas preces na Internet.
Dalay Lama duaları internete yüklerken, Krispity Crunch yiyor.
Sr. Kalb, temos... uma empresa de cereais, Krisprin Krunch, e acho que podíamos fazer... uma interessante campanha de promoção.
Bir kardeş şirketimiz var ; Krispity Crunch. Bence... birlikte çok iyi bir promosyon yapabiliriz Bütün Globecom ailesi- -
Estou-me a borrifar para a Krispity Krunch.
Krispity Crunch umrumda değil.
ele chama-se "Capitão Crunch".
Adı Yüzbaşı Crunch.
Nos bons velhos tempos do Capitão Crunch.
Eskiden mısır gevreği yenildiği günler gibi.
Ao Bobby da Hasbro, ao Reeves da Crunch e chegaram os resultados finais de Love for Sale.
Tamam. Hasbro'dan Bobby, Crunch'tan Reeves ve "Satılık Aşk" ile ilgili sonuçlar geldi.
Munch, Crunch, Smash, Rash...
Crunch? Smash? Rash?
Fique com o Cap. Crunch.
Sen Kaptan Crunch'la kal.
Vou trazer um bolo com creme de chocolate.
Mocha Crunch Kremalısını getiriyorum.
É ilegal aqui na academia. Estou treinando para a maratona.
Burada, Crunch Fittness'ta bu, kanunlara aykırıdır.
Miranda teve seu primeiro encontro com o Capitão Gostoso. - Foi divertido.
Seksilik demişken Miranda, Kaptan Crunch'la ilk randevusunu bitirmişti.
- Eu tive um bloqueio.
- Bende Nestle's Crunch vardı.
O Applebee tinha um Crunch da Nestlé, O Victor tinha um snickers...
Applebee'de Nestle Crunch Victor'da Snickers...
Crunch da Nestlé.
Nestle Crunch.
Nestle's Crunch. É tudo o que tenho a dizer.
Nestle Crunch Tek söyleyeceğim bu.
Mamá, podes levar um bocado de SR.
Annecim, istersen biraz Bay Crunch alabilirsin.
Crunch É um capitão, Jessie.
O bir yüzbaşı, Jessie.
- Porque não fazem algo melhor?
Yani Amiral Crunch falan mı olsun?
- Nada, Crunch.
- Yanında polis var mı?
O "crunch enhancer"?
Çıtır artırıcı mı?
Chocolate crocante!
Crunch'lı Çikolata!
Krispity Krunch!
Krispity Crunch gibi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]