English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Céline

Céline traducir turco

308 traducción paralela
É a Celine.
Céline.
Cantem a Céline Dion.
Céline Dion şarkıları söyleyin.
Eu pensava que tinha de me armar em Céline Dion
Neredeyse Céline Dion gibi yapıp
- Como Céline Dion?
Başarılı olmuş kişi. - Celine Dion gibi mi mesela?
Tenho a Céline Dion :
Biliyor musun?
Era um valentão, mas mal lhe ameacei os tomates, piou como a Céline Dion!
Önce çok sertti, ama yanına gittiğimde Céline Dion gibi şakımaya başladı.
Que prazer vê-la aqui querida Condessa.
Kontes Celine!
O que esperava conseguir ao atacar o seu colega, o Theo Celine?
Meslektaşın Theo Celine'e saldırarak neyi başarmaya çalışıyordun?
matou o marinheiro Vic Rivette para lhe roubar o dinheiro e matou o Theo Celine porque feriu a sua honra.
Vic Rivette isimli denizciyi öldürdünüz ve parasını çaldınız. Theo Celine'yi de onurunuzu incittiği için öldürdünüz.
Por Cristo, Celine! Leva esse mijo pagão daqui para fora.
Tanrı aşkına, Celine, kafir bedenini çek şuradan.
Celine, dá-nos de beber!
- Celine, bize içki ver.
Celine, se essa criança precisa de um pai, usa-me.
- Bebeğin babaya ihtiyacı olursa beni al.
Celine, dá-me a tua mão.
Celine, elini ver.
Celine, toma uma bebida.
Celine, iç biraz.
Aqui, Celine. Usa o garfo!
İşte, Celine, çatalı kullan.
A praga não vai ter calma com a Celine!
Veba Celine'i sakinleştirmeyecek!
O Lucien Celine faz um pouco de tudo, excepto dar informações.
Aslında Lucien Celine her işle bir parça ilgili, bilgi vermek dışında.
O Celine estava enganado.
Sanırım Celine yanılmış.
Celine?
Celine?
O Lucien Celine?
Lucien Celine?
Para o Celine, 500 dólares.
Celine için..... 500.
O Lucien Celine, o grande feiticeiro...
Lucien Celine, büyük hungan...
- Eu chamo-me Celine.
- Ben Celine.
Provavelmente a Celine, a nova assistente.
Büyük ihtimalle Celine'i. Yeni asistanı.
Para cima da conduta.
- Celine Dion! - Evet!
Subornei o síndico para vir arranjar a conduta de ar quente.
- Celine Dion geçen Oprah'daydı. Harry'le birlikte izledik.
Quando o Canadá estiver morto e se for não existirá mais nenhuma Celine Dion
Kanada gittiğinde Celine Dion da olmayacak
- Celine Dion! - Sim!
Tam da sıcaktan ümidi kesmişken.
A Celine Dion esteve outro dia na Oprah. Eu e o Harry vimos juntos. Não é querido?
İngilizcesi kötüydü tam anlayamadım ama sanırım karşılığında birimiz onunla yatmak zorunda.
Ali está ela, a nossa futura Celine Dion.
İşte O, Geleceğin Celine Dion'u.
É uma obra de arte. - É exclusiva.
- Celine Dion yazıyor.
"Behind the Music" em cassete.
Kaset çalar da Celine Dion var.
Não podias ter dito que foi a Celine Dion?
Öf ya, Celine Dion diyemedin değil mi?
Aquela é a Azure, a Lily, a Celine, a Lana, a Ásia, a Anna, e a Lem.
Bunlar da Azure, Lily, Celine, Lana, Asia, Anna, and Lim.
Sentei-me à mesa com a Janet Jackson e a Celine Dion.
Janet Jackson ve Celine Dion ile birlikte oturdum.
Tábua de engomar! Chicote! Natas!
Ütü tahtası, Boğa kementi, pasta kreması, Celine Dion, Dionne Warwick!
- Celine.
- Celine.
Deixem-me ver se percebi, se um preto se dá bem, começa a usar "Dockers", compra discos da Celine Dion e come uma branca,
Dur bi dakka, doğru anlayıp anlamadığıma bi bak. Ne zaman bir siyah iyi bişeyler yapsa, Docker marka kıyafetler giyse, birkaç Celine Dion albümü alsa, ve beyaz bir piliçle uyusa, onu satılmış olarak mı görüyorsun?
A Emily deu-me o contacto. Fizeram o casamento da Celine Dion, da filha do Spielberg... - O "béu" mitzvah do Jack Russell Terrier.
Celine Dion'ün düğününü, Steven Spielberg'ün kızının düğününü ve Jack Russel'ın teriyerinin "bar mıtzvah" ını da onlar yapmış.
Percebemos que partilhamos duas coisas...
Pardon ama Divas Live'da Aretha'nın Gloria'ya, Celine Shania'ya ve Mariah'a söylediği gibi sendeliyor musun?
Tal como a Aretha disse à Gloria, Celine, Shania e Mariah no Divas Live. "Estás passada?"
Ve Tommy Lee'nin sağlam bir zıpkın olması yüzünden o pornoları vuruyordu.
Sorte de não teres de te sentar num concerto da Celine Dion.
Oh be, Celine Dion konserini izlemekten kurtuldum.
Olha, tu levaste-me para o raio de um concerto de Celine Dion.
Beni kahrolası bir... CeIine Dion konserine götürdün.
Como estão a Celine e os miúdos?
Celine ile çocuklar nasıl?
Como estão a Celine e os miúdos?
Celine ve çocuklar nasıl?
Se eu vier para a América com a Olga achas que me podes arranjar bilhetes para a Celine Dion?
Eğer Amerika'ya Olga ile gelirsem Celine Dion konserine bilet bulur musun?
Arranjei lugares de primeira para o David ir ver a Celine, então ele dá-me um toque assim que recebes algo que se degrada rapidamente.
David'e Celine'de ön sıradan yer ayarlamıştım. Çabuk çürüyen bir şey geldiği anda bana çağrı çeker.
Quanto é que a Celine Wilcox ganha em tirar a filha do caminho?
Kızın ortadan kalkması Celine Wilcox'a ne kadar para kazandırmış?
- Está na sala de estar com a Mna.
- Salonda Bayan Celine ile birlikte.
Celine.
- Kiminle?
- Claro, que ela não tinha as suas pernas. - Celine.
- Merhaba büyük anne.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]