English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Damien

Damien traducir turco

1,201 traducción paralela
Está tudo bem.
Anladın mı? Damien?
- Eles estão a olhar por ti.
- Seni izliyor olacaklar, Damien.
- Não nos podes deixar agora.
Artık bizi bırakamazsın Damien.
Pensa nisso Damien.
Bunu bir düşün Damien.
- Cerca de dez mil.
- Yaklaşık on bin Damien.
- Aonde queres chegar Damien?
Demek istediğin ne Damien?
O Micheail era um Irlandês a sério.
Micheail gerçek bir İrlandalıydı Damien.
- Tu és um covarde Damien. - Sou um covarde?
Sen bir korkaksın Damien.
Então devemos todos comprar um bilhete de ida para Londres é isso Damien?
Yani hepimiz Londra'ya tek gidiş bileti almalıyız, öyle mi Damien?
Damien?
- Damien?
- Muito bem, Damien meu rapaz.
- Tebrik ederim Damien.
- É bom ter-te aqui, Damien.
- Seni aramızda görmek güzel Damien. - Teşekkürler.
- É bom ter-te aqui, Damien.
- Çok sevindik Damien. - Teşekkürler Rory.
Ned, Aidan, Sean,
Ned, Aidan, Sean, Damien, Paul, Vince.
Jesus, Damien.
Tanrım Damien.
Anda, Damien, vamos!
Çekil!
Damien!
Geri dön! Damien geri dön! Damien!
Damien!
Bizi burada bırakamazsınız!
- O Damien é o seguinte no comando. Sean?
- Komuta sıralamasında Damien var.
- Uma mensagem para Damien O'Donovan. - Sou eu.
- Damien O'Donovan'a mesaj.
Quero passar tempo contigo Damien O'Donovan.
Seninle olmak istiyorum Damien O'Donovan.
Ned à direita do Damien.
Ned, sen Damien sağına.
Damien.
Damien.
- Vão lá abaixo e verifiquem. Congo cobre o Damien.
Congo, sen Damien'i koru.
- Aqui Damien. - Apanhem as armas.
Burada Damien!
- Como é que ela está?
- Durumu nasıl Damien?
De certeza que os McCarthys dão-nos guarida por algum tempo Damien.
McCarthy'ler bizi bir süre ağırlayacaktır Damien.
Jesus, Damien, levas-me daqui para fora?
Tanrı aşkına Damien. Götür beni buradan.
Já a lamber os beiços Damien.
Şimdiden ellerini ovuşturmaya başladılar.
Os nossos camaradas estão lá.
Oradakiler bizim yoldaşlarımız Steady dostum. Damien.
Damien O'Donovan, você é uma vergonha para a memória dos seus pais.
Sessizlik! Damien O'Donovan, sen ailen için bir yüz karasısın. Evet, git!
Damien.
Damien!
- Bem dito Damien.
Ne demekti bu? İyi konuştun Damien.
- Mas não lutamos para isso.
- Bunun için de savaşmadık Damien.
Não me convences.
- Hep bir hayalci oldun Damien.
Preciso de ti nisto, Damien.
Bu şeyde yanımda olman gerek Damien.
Não é isso.
- Bu doğru değil Damien.
Onde está o Rory, Damien?
Rory nerede Damien?
Ei não faças nada estúpido Damien.
Aptalca bir şey yapma Damien!
Alvejaram pelas costas um homem desarmado, Denis!
Silahsız bir adamı sırtından vurdun Dennis! Damien, ellerini onun üstünden çek yoksa ateş edeceğim!
Jesus, Damien, não devias estar aqui.
Tanrı aşkına Damien, burada olmamalıydın.
Quero poder tirar este uniforme, Damien.
Bu üniformadan kurtulmak istiyorum Damien.
- Damien.
- Damien.
- Tudo bem Damien?
Bir şeyler yapmak zorundayız.
Por favor, Damien.
- Kaçmaktan iyidir.
Damien, Paul, Vince, Richard, Dennis, Pat, baixo. Porque é que eles estão para baixo?
Richard, Dennis, Pat, oturun.
Estiveste bem Damien.
Sen elinden geleni yaptın Damien.
Promete-me, Damien.
Söz ver Damien.
Tenho medo Damien.
Korkuyorum Damien.
Estão a aguentar-se.
Dayanıyorlar Damien.
Damien.
Sonuna kadar yanındayım ama bunlar kendi adamlarımız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]