Translate.vc / portugués → turco / Dodger
Dodger traducir turco
234 traducción paralela
Lou, ligue para o jogo dos Dodgers.
Hey, Lou, Dodger maçını açsana.
Supõe que os Dodgers deixam Brooklyn, ou que o Lago Michigan transborda.
Ya Dodger beyzbol takımı Brooklyn'den ayrılırsa? Ya Michigan Gölü taşarsa?
- Um espertinho.
- Artful Dodger.
COMPRE 2 CAMAROTES PARA O JOGO DODGER-GIANT A 0912,
LÜTFEN DODGER / GIANT MAÇINA 2 YER AYARLAYIN.
- Sou fã dos Dodgers!
- Ben Dodger taraftarıyım!
Então você vai perder o jogo dos Dodgers, Nick.
- O zaman Dodger açacağını özleyeceksin, Nick.
Eu, uh, eu tenho entradas para o jogo dos Dodgers amanhã, e,...
Yarınki Dodger maçına biletim var...
Estavam o centrocampista dos Yankees, Joe DiMaggio... o Príncipe dos Jogadores, a Estrela das Estrelas... e a asa esquerda dos Dodgers...
Oyuncular Yankee orta sahası Joe DiMaggio,... Oyuncular Prensi, Starlar Starı,... ve Dodger sol kanat oyuncusu,
Porque tenho o Roger!
Rodger the Dodger elimde.
Ontem os Braves perderam com os Dodgers, 3 a 0.
Dün akşam Brave'ler Dodger'lara 3 - 0 yenildi.
Cerveja barata no Doger Stadium.
Nickel Bira Gecesi'nden... Dodger Stadyumu.
Ultimamente tenho ido ver muitos mais jogos dos Dodger.
Artık maçlara daha sık gidiyorum.
Isso acontece-me quando como Dodger Dogs.
Dodger Dogs yediğimde bana da olur.
A "Banda dos Dodger", era um grupo de trabalhadores que tocavam o trombone, o trompete, a bateria,
Taraftarlar birbirlerini tanırlardı. 'Dodgers Senfoni'sokaklarda trombon, trampet, davul çalan ve kendilerini komik duruma düşüren bir gruptu.
Na cerimonia, Roy Campanella, rodeado de antigos Dodgers,
Bu üzücü törende, Roy Capenella'nın etrafında eski Dodger oyuncuları Tommy Holmes, Ralph Branka ve Carl Erksen var.
Agora a bola volta a entrar em jogo. Mas já não é a que o fans aclamavam.
Sahada yine top var ama bu Dodger taraftarlarını sevindiren türden değil.
Eles chamam-me Dodger.
- Bana Hayta derler.
Ei, ei, Dodger.
- Hey, Hayta.
Dodger.
Hayta.
Dodger?
Hayta?
Alguém viu a Dodger?
Hayta'yı gören oldu mu?
Viste a Dodger?
Hayta'yı gördün mü?
Isto não é um café da manhã, isto é uma tarde no estádio dos Dodgers!
Bu bir kahvaltı değil Dodger Stadyumda öğlenden sonra gibi..
Este prato pintado à mão, recordação da visita do Papa ao estádio dos Dodger, fica para a minha sobrinha, Susan.
Bu el boyaması tabağı, papanın Dodger stadyumunu ziyaret anısı olan bu tabağı, yeğenim Susan'a bırakıyorum.
Sabes uma coisa, Dodger?
Bir şey söyleyeyim mi, Hayta?
Dodger, esta é a Capitã Lochley.
Hayta, bu Kaptan Lochley.
Desculpa, Dodger, o que estavas a dizer?
Affedersin, Hayta. Ne diyordun?
Achava que em Brooklyn só haviam os Dodgers e uns 300 mil Guidos.
Ben Brooklyn'de sadece Dodger'ların ve 300.000 tane Guido isimli adam olduğu sanıyordum.
Will, os Dodgers saíram de Brooklyn em 1958.
Will, Dodger'lar 1958'de Brooklyn'den ayrıldılar.
Esqueço sempre quem comprou os bilhetes para os Dodgers...
Evet Unutuyorum. Dodger biletlerinin kim aldı acaba?
Desculpa lá, Dodger.
Şey, üzgünüm, Dodger mavisi.
- "The Dodger"?
- The Dodger mı?
FOTÓGRAFO Depois farei 37 e há muitas moças novas que poderiam substituir-me. " - 699.
Marilyn doğum gününü Kas Distrofisi Vakfı yararına Dodger Stadyumunda düzenlenen bir geceyle bitirdi.
Parecem uns fanáticos.
Dodger taraftarları gibisiniz.
- Boa noite, Dodger. - Dodger?
İyi geceler Dodger.
Podiam ser bilhetes para os Dodger, não importa.
Neden Dodger bileti de olsa farketmezdi.
Todos os do Dodger Stadium. Ninguém tem bilhetes.
Dodger Stadyum'undaki herkesi tepeden tırnağa aradım kimse de bilet kalmamış.
Para ser franco, quero ir ao Dodger Stadium, quero ir ao jogo e pago-lhe para ir comigo.
Ne yapmak istediğimi söyleyecek olursam Dodger Stadyum'una gitmek istiyorum. Maça gitmek istiyorum ve bunun için de sana ödeme yapacağım.
- Íamos ver um jogo dos Dodgers.
Dodger maçına giderken.
A propósito,... meu nome é Jack Dawkins,... mais conhecido como Escorregadio.
Oh, bu arada ismim Jack Dawkins, ama bana Artful Dodger derler.
Porque és conhecido como Escorregadio?
Neden Artful Dodger ( yetenekli hilekar ) diyorlar sana?
Jerry, Escorregadio, pega as linguiças. Vamos dar um lugar na mesa para Oliver.
Dodger, sosisleri getir ve masada Oliver için bir yer açalım.
- O que conseguiu, Escorregadio?
- Sende ne var, Dodger? - Birkaç cep kitabı.
Ei, Escorregadio, devias aprender com ele.
Gördün mü, Dodger, bu çocuktan öğrenmelisin. Görgü sahibi.
Considera o Charley e o Escorregadio teus modelos.
Kendine Dodger ve Charley'i örnek al.
Especialmente o Escorregadio, meu querido, ele será um grande homem e tu serás um também.
Özellikle de Dodger'ı, canım. Kendisi büyük bir adam olacak, seni de öyle yapabilir.
E aí, Escorregadio? - O que aconteceu?
Eee, Dodger nedir mesele?
Agarrem-no!
Dodger! Peşinden koşun!
Viste a Dodger?
Hayta.
Marilyn culminou o dia com angariação de fundos no Dodger Stadium... para a Fundação de Distrofia Muscular.
Fox'un Marilyn'i kontrolüne aldığını düşünmesini istemiyordu ama onu makul her şeyi yapmaya ikna edebilecekti. Onları ikna etti, Marilyn'i sürekli orada olacağına ikna etti.
- Descobre.
- Dodger mı?