Driscoll traducir turco

E creio que já conhece o Driscoll, o primeiro imediato.

Sanırım Driscoll'le tanıştın, ikinci kaptandır.

O capitão e o Driscoll fizeram duas viagens comigo e parecem estar bem.

Kaptan ve Driscoll iki yolculukta daha benimle beraberdiler. - Yeterince iyi görünüyorlar.

Está no convés, sr. Driscoll?

Bay Driscoll, güvertede misin?

Não está nada, acabei de ver.

Şimdi baktım. - Sorun nedir, Bay Driscoll?

- Que se passa, sr. Driscoll?

- Gemiyi arayın.

Jack Driscoll!

Jack Driscoll.

É incrível! O Driscoll disse que ia tentar avisar se encontrasse a Ann.

Driscoll, Ann'i bulduğunda bize işaret vermeye çalışacağını söyledi.

O Driscoll ainda tem uma hipótese.

- Driscoll'la beraber bir şansları var. - Gün doğmasını beklemek zorundayız.

Partimos ao amanhecer, com ou sem sinal do Driscoll.

İşaret gelse de gelmese de şafakla gidiyoruz. Baş üstüne, efendim.

O sr. Driscoll e a senhora estão de volta!

Bay Driscoll ve hanımefendi, geri dönüyorlar.

Entrem, rapazes. A menina Darrow e o sr. Driscoll...

- Bu Bayan Darrow ve Bay Driscoll.

Foi o sr. Driscoll que a salvou do macaco, não foi?

Bay Driscoll sizi gorilden mi kurtardı?

Agora vou fazer um discurso sobre o Kong, e a menina Darrow e o sr. Driscoll e depois chamo-vos e vocês tiram as fotografias.

Bir konuşma yapıp onlara Kong, Darrow ve Driscoll'dan bahsedeceğim. Sizi çağırdığımda gelip resimleri çekersiniz. - Tamam.

Quero apresentar-lhes um cavalheiro muito corajoso, o sr. John Driscoll.

Çok cesur bir beyefendiyle tanışmanızı istiyorum, Bay John Driscoll.

Vão casar amanhã. Ponha o braço por cima dela, Driscoll.

- Kolunu beline dola, Driscoll.

Ninguém fala. De Becky Driscoll até aquele guarda gordo, o Sam Janzek.

Becky Driscoll'dan, şişman trafik polisi Sam Janzek'e kadar, hiç kimse konuşmuyor.

Senhora Driscoll.

Bu, Bayan Driscoll.

Parar e prender Dr. Bennell e Becky Driscoll, Dirigem-se para Norte num Ford Sedan preto e branco.

Şimdi kuzeye gittikleri sanılan Dr. Miles Bennell ve Becky Driscoll siyah - beyaz bir Ford Sedan'dalar.

Sou o James E. DriscoII.

Driscoll. James E.

Sabes, DriscoII, és um felizardo.

Biliyor musun Driscoll? Çok şanslı bir adamsın.

Fala o Tenente DriscoII, o oficial de Recreação.

Ben Teğmen Driscoll, eğlence subayı.

Tempo Vermelho, fala o Tenente DriscoII.

Kızıl tapınak, ben Teğmen Driscoll.

Ouça, Sargento, gostámos de ter cá o DriscoII.

Ama Çavuş, Driscoll'u aldık.

O DriscoII que arranque o microfone!

Driscoll mikrofonu koparsın!

Homer, DriscoII, ajudem o Kolinsky.

Homer, Driscoll. Kolinsky'ye yardım edin.

Pedimos que Driscoll fosse dividida em lotes de 1 hectare em vez de 2,5.

Bölgenin beş yerine iki arlık alanlara bölünmesini öneren bir dilekçe yazmıştık.

- Elizabeth Driscoll, Jack Bellicec.

- Elizabeth Driscoll, Jack Bellicec.

Chamo-me Elizabeth Driscoll, do Ministério de Saúde.

Benim adım Elizabeth Driscoll, sağlık departmanından.

Agente, havia um duplo da Elizabeth Driscoll,

Memur bey, Elizabeth Driscoll'ın kopyası vardı.

Não o posso fazer, Sr. Driscoll.

Kimse yapamaz Bay Driscoll.

Só gostava que não discutíssemos sempre que te venho ver. - Vamos, Driscoll.

Sadece... seni görmeye geliyorum, tartışmaya değil.

Al Driscoll?

Al Driscoll?

Tens alguma coisa sobre o Al Driscoll?

Al Driscoll ile ilgili bir şey var mı?

Até mesmo uma entrevista com esse tal Driscoll.

Driscoll denen adamla bir röportaj bile yapabilirim..

Como o Al Driscoll, por exemplo.

Diyelim ki Al Driscoll gibi.

O vosso amigo Driscoll está lá dentro, algemado.

Arkadaşınız Driscoll içeride zincirli.

Tawnia, achas que vamos ouvir falar do Driscoll e dos Escorpiões nos próximos anos?

Tawnia, Driscoll ve akrepler hakkında bir kaç yıl bir şeyler duyacak mıyız?

Neste momento, o Driscoll está a ser transportado para a cinematográfica LA para contar a história da vida dele.

Biz konuşurken Driscoll apar topar L.A'ye götürülüyordu... ve küçük aşkı ile konuşuyordu.

Os nossos colegas em Bristol estão a investigar o roubo de dois macacos e de um babuíno.

Oh, evet, Driscoll'daki meslektaşlarım araştırıyor.

Driscoll, Clive R.

Driscoll, Clive R.

Clive Driscoll.

Clive Driscoll.

Driscoll, Clive.

Driscoll, Clive.

Visita para Driscoll.

Driscoll'un ziyaretçisi...

Vamos, Driscoll.

Geç Driscoll.

É o Bob Driscoll.

Bob Driscoll bu. Ne olmuş?

- Que se passa, Driscoll?

- Sıkıntın nedir?

Quero dois homens para ficarem aqui de guarda.

Driscoll, tekneleri korumak için iki adamın burada bırakılmasını istiyorum.

Becky Driscoll?

Becky Driscoll mü?

Você é Becky Driscoll.

Sen Becky Driscoll'sun.

Al...

Gidelim Driscoll. Al...

O Driscoll era o líder deles, até ser preso.

Driscoll yakalanana kadar liderleriymiş.