Eating traducir turco

Comeram onde puderam por tanto tempo que lhes saiu um par de chifres extra, é tudo.

They've been eating off the hoof for so long, they just naturally grew a set of extra long horns, that's all.

- He's eating a candle.

- Senin oğlan mum yiyo.

E o médico disse que a Emma duplicou o seu peso de nascimento. Está com percentil 90 e brevemente poderá comer comida sólida.

And then the doctor said Emma has doubled her birth weight she is in the 90th percentile and she's gonna start eating solid foods soon.

O banquete do frango?

Man-eating chicken?

Entrem, senhoras e senhoras, e vejam... o banquete do frango.

Yaklaşın bayanlar baylar ve,... man-eating chicken ile yüzleşin.

Senhoras e senhores, o banquete do frango.

Bayanlar baylar, man-eating chicken.

O que aconteceria... se saíssem daqui e dissessem aos vossos amigos para virem ver

Eğer arkadaşlarınıza gidip... man-eating chicken'ı görmeleri gerektiğini söyleseydiniz

Falei com a Audrey, directora do The Lamplighter. Diz que tiveram pouca gente e o The Eating House da 92 também.

Audreyle konuşuyordum.Diğer lokantalarda sorun varmış ve...

Um pouquinho de Edie "Adoentada"

A little bit of Roy eating chicken crispers

E a outra campeã internacional em "sport eating" :

Ve yemek sporlarında bir diğer uluslararası şampiyon :

Um marco histórico para o "sport eating" da Hungria!

Macar yemek sporlarında bir kilometre taşı bu.

Quando o speed eating voltar a estar em moda, e quando o Comité Olímpico Internacional admitir finalmente, então vamos mostrar ao mundo... que Kálmán Balatony é... uma verdadeira jóia!

Hızlı-yemek tekrardan moda olduğunda, ve IOC onu sonunda kabul ettiğinde, Bütün Dünyaya, Kálmán Balatony'nin gerçek bir mücevher olduğunu göstereceğiz.

Sim, why not a flesh-eating virus?

Neden et yiyen bir virüs yollamıyorsun?

SEM RASTO

Without A Trace 05x13 Eating Away

- Stop eating.

- Kapa çeneni.

Agora ele não pode ouvir a Jodie Phister ou Crying While Wanking ou Crotch Eating Bears.

Artık Jodie Phister'ı Mastürbasyon Yaparken Ağlayanlar'ı veya Am Yiyen Ayılar'ı dinleyemeyecek.

Eles não comem alguém nesse filme?

Onların bilmediği birisi Eating?

Witchetty grub. Larva australiana que come madeira do tamanho de um cachorro quente.

Witchetty grub, Australian wood-eating maggot bir hot-dog boyunda mı?

Este é o perfil da Tina presente no site da Aliança dos Competidores de Comida. E aqui está ela...

Dinle şunu bu Tina'nın Eating Alliance Yarışması adlı sitedeki profili.

Combinei com o responsável da Aliança dos Competitores de Comida para falarmos sobre a Tina.

Competitive Eating'in başkanını getireceğim Tina hakkında bi'kaç bir şey sorabiliriz.

O Jack Bergin é o fundador da " "Eating For Life", um programa alimentar muito popular aqui, que defende os benefícios de comer alimentos crus.

Jack Bergin çiğ yemek yemenin faydalarını destekleyen.. ... "Hayatın İçin Yemek ye" diye çok popüler bir gıda programının kurucusuymuş.

Formulei toda a linha de produtos da "Eating for Life".

Hayatın için ye'nin bütün perakende ürün yelpazesini ben formüle ettim.

Está a comer.

'S Eating.

AUTOR DE HEALTHY EATING, HEALTHY WORLD... reduzimos florestas a cinzas para adquirir mais terra.

HEALTHY EATING, HEALTHY WORLD'ÜN YAZARI... daha çok arazi elde etmek için yağmur ormanlarını yakıyoruz.

É a Extreme Eating Federation.

Aşırı Yeme Federasyonu demek.