Translate.vc / portugués → turco / Else
Else traducir turco
65 traducción paralela
- A Else Taggart foi a parteira.
- Evet. Elsie Taggart ebesiydi.
Do modo como a tratas Que mais posso fazer?
The way you treat her, what else can l do?
'Do modo como a tratas'Que mais posso fazer?
'The way you treat her, what else can l do...'
What else?
Başka?
Does anybody else in here Que se sinta como eu
Başka kimse yok mu..... benim gibi hisseden?
Seu nome era Else Manni, uma assidua ladra de bancas.
Else Manni adında bir kleptoman.
É a impressão da mão de um adulto pequeno.
- O bir başparmak mı? - O bir else ben bakireyim.
# When there's no one else around
# Etrafta kimsecikler yokken bebeğim
ls there anything else?
Başka bişey var mı?
Apart from the opium, what else do you want?
Haşhaş götüne girsin, ne istiyon olm sen?
Não há mais nada.
There is nothing else.
A ideia... de ela estar com outro que lhe diz as mesmas palavras de amor que me diz a mim...
That "s what" s so horrible! The thought that she laughs with someone else.
Tu sabes, ele anda por aí assim... sharing with everybody else's cigarettes.
Bilirsin, etrafta dolaşıp herkesin sigarasını paylaşır.
Alguém aparentemente chegou à mesma conclusão.
Somebody else had apparently come to the same conclusion.
Não a misture com nada, ou vai espalhar-se por todo o lado.
Don't mix it with nothing else or you'll be all over the floor.
He's just like everyone else.
- Sen de hep bu sonuca varıyorsun.
Mas se você é muito covarde, eu vou convidar outro.
But if you're too pussy, then I'll ask someone else.
Everything else just sort of fell into place.
Geri kalan herşey yerini buldu.
Portanto se não tens mais nada...
So if there's nothing else...
" Nothing else would I trade for this
Hiçbir şeye değişmem bunu.
Já falaste com o Henning e a Else?
Henning ve Else ile konuştun mu?
- Não mintas à frente delas, Else.
- Onlara yalan söyleme, Else.
"Sanitarium," "Nothing Else Matters" e... Qual foi a outra?
"Sanitarium," "Nothing Else Matters" ve neydi?
Nothing else can hurt us now
Artık hiç bir şey, zarar veremez bize.
Não, definitivamente não.
hold out for something else.
- Que Deus te acompanhe, Elser.
- Tanrı seninle olsun, Else!
Besides, we can't count on anyone else.
Ayrıca, biz başka kimseye saymak değildir.
Yeah, who else would I be talking about?
Evet, başka kim söz olurdu?
Does it strike anyone else as grossly inconsistent that an unsub this sophisticated and methodical would leave an obvious pile of his dna at the crime scene?
Bilgili, dikkatli ve metodik olan bir zanlının DNA gibi açık bir delili suç mahallinde bırakmış olması size de ilginç gelmiyor mu?
Else são muitos.
Çok fazlası toplanıyorlar.
* Quando estou acordado * * e quando mais ninguém vê... * * como me sinto * * quando a noite se intrometia *
* When I'm awake * * and when no one else can see... * * how I feel * * when the night comes meddling *
The day I met you at the crocodile pit, It made me think of someone else.
Seni timsah çukurunda ilk gördüğümde bana birini hatırlattın.
But if you have something else on your mind, you had better go and finish it first.
Fakat hala aklını kurcalayan bir şeyler varsa git ve onu hallet.
With someone else
* Başka biriyle *
Better make it fast or else I'm gonna get pissed
* Çabuk ol yoksa sinirleneceğim *
* When there's no one else in sight *
* Ne zaman kimse yoksa etrafta *
* I'm through with playing by the rules * * Of someone else's game *
* Artık bıraktım oyunu başkasının * * kuralları ile oynamayı *
O meu passarinho a Else...
Kuşum Elsie. Ölmüş.
Eddie Cochran's "Two Three Steps to Heaven" e "Something Else".
Eddie Cochran'in Two Three Steps to Heaven ve Something Else albümlerini almıştım.
When all else fails and you long to be
* Her şey yıkıldığında, çok istersin *
Tu és a mãe dele. O que significa que serás mais importante do que qualquer outra pessoa.
Onun annesi sensin, which means that you're gonna have more of an effect on him than anybody else, okay?
I wanna be loved by you, just you, and nobody else but you
Beni sadece sen sev istiyorum, sadece sen, senden başka kimse değil, sadece sen.
Nothing Else Matters
* * * Nothing Else Matters * * *
♪ till she decided to be someone else ♪
Bir gün değişmek istediğini fark edinceye kadar...
De qualquer maneira, há outra pessoa em Gotlândia que trata dos meus negócios.
In any case, there is someone else in Götland who looks after my affairs.
Encontrou um aliado no Dr. Lance Reinhardt, e juntos começaram a drogar a Elise Vogelsong ajustando as doses para que todos à volta dela
Kendinize Dr. Lance Reinhardt gibi bir müttefik buldunuz ve birlikte Else Vogelsong'a ilaç vermeye başladınız. Dozunu da dikkatlice ayarladınız ki etrafındakiler onun delirdiğini sansın.
Que mais queres que eu faça?
What else do you want me to Yap?
§ No one else can feel it for you § Ninguém mais pode sentir por você Quão rápido você pode nos levar pra estação de trem?
Tren istasyonuna ne zaman varırız?
What else do I say?
Bilmiyorum.
And what else?
* Ve ne var başka *
Levanta-te!
â ™ ª When a man loves a woman â ™ ª â ™ ª He can't keep his mind on nothin'else â ™ ª â ™ ª He'd trade the world... â ™ ª Kalk, kalk.