Translate.vc / portugués → turco / Eyal
Eyal traducir turco
112 traducción paralela
A Eyal um homem que adora sua profissão.
Şey... İşini seven adam, Eyal'e.
Você deve ser Eyal!
- Sen Eyal olmalısın.
- Estive a ponto de esmurrá-lo, - Eyal, fica calmo.
Neredeyse onu yumruklayacağım.
Eyal, por que fica tão nervoso.
Neden bu kadar gerginsin?
Eyal, que está fazendo?
- Eyal, ne yapıyorsun?
Olá, Eyal.
Merhaba Eyal.
Egla, esse é Eyal.
- Egla, bu Eyal. - Hoş geldiniz.
Sou Sigrid. Sou Eyal, muito prazer também.
- Ben Eyal, ben de memnun oldum.
vamos pegá-lo colocá-lo em julgamento em Israel.
Onu alalım ve yargılamak için İsrail'e götürelim. - Eyal!
O agente deles, o Eyal Lavin também fugiu com a sua encomenda, por isso não está nada comprometido.
Ajanları Eyal Lavin... O da çantasıyla kaçmış. O yüzden deşifre olmuş herhangi bir durum yok.
Eyal Lavin.
Eyal Lavin.
Eyal! Eyal!
Eyal!
Obrigado, Eyal.
- Teşekkürler, Eyal.
Eyal!
Eyal!
Eles apanharam o Eyal há mais de uma hora.
Eyal'i bir saattir tutuyorlar.
- Eyal, ouve-me.
Eyal, beni dinle.
Eyal, pára.
Eyal, kes.
Segue o Eyal e descobre o porquê.
Eyal'i takip et, amacını öğren.
O FBI planeia derrubar um dos homens do Eyal, se isso acontecer, ganhamos todos, e tiras o teu da recta, Annie Walker.
FBI Eyal'in adamını bu akşam ele geçirmeyi planlıyor. Bu gerçekleştiğinde herkes kazanmış olacak. Sen de bu işten sıyıracaksın, Annie Walker.
O Eyal disse que o nome dele era Cardinal. O FBI está em silêncio.
Eyal adamın ismi Kardinal demişti.
O Eyal disse que é um agente da Mossad.
Eyal Mossad ajanı demişti.
- E o Eyal? - Ele tem os próprios problemas.
Eyal'e ne olacak?
O Eyal nunca foi a Israel. O que conseguimos com o FBI?
Eyal İsrail'e gitmemiş.
Como aconteceu? Auggie, estou com o Eyal.
Bu nasıl oluyor ki?
Ele não se foi embora.
Eyal benimle birlikte. Buradan ayrılmamış.
O Eyal sabia.
Eyal biliyordu.
Eyal Lavin?
Eyal Lavin?
Este é um jantar de trabalho, Eyal.
Bu bir iş yemeği, Eyal.
Olá.
- Eyal.
- Eyal.
- Merhaba.
Eyal, tens a certeza que deveria estar aqui?
Eyal, benim burada olmam doğru mu sence?
Eyal, o que te custou?
Eyal, bu sana neye mâl oldu?
Nosso cara foi identificado como Ori Yadin, assim como Ahmed, Assad, Eyal Uziel e Josi Dimitriou.
Adamımızın kimliğini, Ori Yadin olarak belirledik ve ayrıca, Ahmed Assad, Eyal Uziel ve Josi Dimitriou olarak da biliniyor.
Ela pediu ao Eyal Lavin para fazer uma avaliação completa de mim.
Eyal Lavin'den benim için kapsamlı bir değerlendirme istemiş.
O Eyal conhece-te bem. Isso foi o que ele disse.
Eyal seni iyi tanıyor.
Bem, pode simplesmente ser verdade.
Eyal da bunu söylemişti. Doğru olan bu belki de.
E depois, o Eyal é excepcionalmente competente, e também devia um favor à Annie.
Ayrıca Eyal fevkalade yeteneklidir ve Annie'ye bir iyilik borçluydu.
Estabeleci um protocolo com o Eyal usando um sistema de mensagens externo para evitar ligação directa.
Doğrudan mesaj atmak yerine bir forum sitesini kullanarak Eyal'la bağlantıya geçiyorum.
- Eyal...
- Eyal- -
Muito bem Eyal.
- Aferin, Eyal.
"Eyal"
"Eyal"
Eyal..
Eyal! ...
Eyal, é um...
- Eyal mi, bu? ...
Este é meu amigo, Eyal.
Bu, arkadaşım Eyal.
Eyal?
Eyal?
- Eyal!
Sorun değil.
Eyal, escute com atenção.
- Eyal, beni iyi dinle.
Enviaram o Eyal Leven.
Eyal Leven'i yollamışlar.
- Eyal!
- Eyal.
- Oh, ok.
Eyal Lavin ülke dışındaymış.
Eyal Lavin está fora do país, para o caso de estares a questionar.
- Merak ettiysen eğer. - Hayır. Sorun değil.