English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Finnegan

Finnegan traducir turco

189 traducción paralela
Joe Finnegan, Stanley.
- Ben... - Joe Finnegan, Stanley.
Sr. Finnegan, adorava jogar golfe e almoçar num dia sacarino, tu e eu, querido.
Bay Finnegan, sizinle golf oynamak isterim. Tatlı bir gün tatlı tatlı, öğlen yemeği yeriz. Nasıl?
Finnegan.
Finnegan.
O meu diabo pessoal. Um tipo chamado Finnegan.
Finnegan adlı bir iblis musallat olmuştu.
Eu era desagradável, o que agradou muito ao Finnegan.
Ben ise çok zayıf kalıyordum, bu da Finnegan'ı son derece mutlu ediyordu.
Finnegan?
Finnegan?
Sou eu, o Finnegan.
Finnegan, benim.
Se havia algo que queria era vencer o Finnegan.
Tek isteğim Finnegan'ı bir güzel yenmekti.
Os meus amigos chamam-me Fliky Pete. Ou Fliky Pete Finnigan.
Arkadaşlarım beni Tuhaf Pete diye çağırılar, ya da Tuhaf Pete Finnegan diye.
Finnigan Pete. Pete Finnigan.
Pete Finnegan.
Bem senhor Finnigan, estamos um pouco ocupados por ser feriado e tudo.
Bay Finnegan, şu an tatil dolayısıyla, eleman eksikliğimiz var.
Senhor Finnigna, vamos para aí o mais rápido possível.
Bay Finnegan, gelebildiğimiz kadar erken geleceğiz.
Chamo-me Pete Finnigan.
Benim adım da Pete Finnegan.
Finnigan, é o sargento Fox.
Alo? Finnegan, Çavuş Fox.
Isso é o nosso trabalho, senhor Finnigan.
Buna biz karar veririz Bay Finnegan.
- Finnigan, estamos a 30 minutos.
Finnegan, otuz dakika uzaklıktayız.
- É o meu novo amigo, o Pete Finnigan.
Bu benim yeni arkadaşım Pete Finnegan.
John Finnegan.
John Finnegan.
Gostaria de apresentar o Sr. e a Sra. John Finnegan.
Sizi karı koca ilan ediyorum.
Onde é que está escrito que tenho de trabalhar Iá fora? Porque não alças o cu daí e vais Iá para fora? Também te adoro, leila.
Neden ara sıra kıçını kaldırıp oraya sen gitmiyorsun Finnegan?
- alguma pergunta, Finnegan?
Sorunuz var mı bay Finnegan?
Finnegan!
Finnegan!
Merda, pá! Nada funciona.
Finnegan, hiçbir şey çalışmıyor!
Pronto, o Finnegan e o fato-macaco vão connosco.
Tamam - Finnegan ve yağlı maymun bizimle gelecek
T. Ray, MamooIi, levem lá o Finnegan e o fato-macaco.
- T. Ray, Mamooli, Finnegan ve yağlı maymunu alın
Afasta-te, Finnegan.
Geri çekil, Finnegan.
Muito esperto, Sr. Finnegan.
Çok hızlısın, Mr. Finnegan.
Os passageiros, a tripulação e eu ficaríamos em segurança nos salva-vidas.
Yolcular mürettebat ve ben filikalarla kurtulacaktık Sen kendine bak Finnegan.
- Eu não vou esperar, Finnegan. - Contactámo-Ios ao anoitecer.
Ben bir yardım partisine katılmıyorum Finnegan
O navio está infestado.
Tüm lanet gemi sarıldı Finnegan
- Como te chamas?
Adınız ne? Finnegan Bell
- Finnegan Bell.
Finnegan Bell mi? Evet
O Velório de Finnegan, de James Joyce.
James Joyce'tan "Finnegan's Wake".
Eu também não ando a ler O Velório de Finnegan.
Ben de "Finnegan's Wake" i okumuyorum.
Ria se quiser, Mr. Finnegan, mas os duendes da Cornualha podem ser pestes diabólicas.
İsterseniz gülebilirsiniz, Bay Finnegan ama cinperiler çok yaramaz küçük şeytanlardır.
O Finnegan não está com ninguém.
Mesela Finnegan'ın ortağı yok.
Vou dar-lhe mais algum tempo, Sr. McCintry, mas se ele não estiver aqui dentro de quinze minutos, serei forçado a conceder tudo à Sra. Finnegan, por revelia.
Onu birkaç dakika daha beklerim, Bay McCintry. Ama çeyrek geçene kadar burada olmazsa her şeyi hükmen Bayan Finnegan'e vermek zorunda kalacağım.
Sr. Finnegan... Não imagina o prazer que tenho em informá-lo que, sob as leis da Florida, você e esta mulher estão divorciados há 50 ou 60 segundos.
Bay Finnegan büyük bir mutlulukla belirtmek isterim ki, Florida yasaları uyarınca siz ve bu kadın 50-60 sn.'dir boşanmış durumdasınız.
Não é verdade, Sr. Finnegan?
Öyle değil mi, Bay Finnegan?
Sou o Finnegan.
Ben Finnegan.
Prazer em conhecê-la, Sra. Finnegan.
Tanıştığıma memnun oldum, Bayan Finnegan.
Jocelyn e Neil Finnegan.
Jocelyn ve Neil Finnegan.
Durante os últimos dias antes da queda de Saigão, o Paul Finnegan foi recrutado.
Paul Finnegan, Saygon'un düşmesinden hemen önce işe alınmıştı.
Ao Finnegan foi oferecida uma nova missão mas para ele a selva tinha mudado.
Finnegan'a yeni bir görev verildi, ama orman onu değiştirmişti.
o velho Finnegan vendia droga.
Herkes beni omuzlarında taşıdı.
Flinky.
Tuhaf, şey Finnegan.
Finnigan, é o agente Fox.
Finnegan, Çavuş Fox.
Faça algo.
Finnegan, birşeyler yap!
- Que foi aquilo, Finnegan?
Bu da neydi Finnegan?
Finnegan, onde está?
Finnegan, neredesin?
Finnegan, mais depressa!
Daha hızlı daha hızlı

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]