Translate.vc / portugués → turco / Friday
Friday traducir turco
252 traducción paralela
ESPERAM-NA COM A LINDA, NA SEXTA-FEIRA, AVIÃO DAS DUAS DA TARDE.
SİZİ VE LINDA FRIDAY'İ, ÖĞLEDEN SONRA İKİ UÇAĞIYLA BEKLİYORUZ.
É uma secretária, chamada Friday. Estou?
- "Sevgili Josephine'e" yazın.
- Esqueça. - O que foi que ele fez?
Friday adında bir sekreter.
Os negros não gostavam desse por causa do personagem Friday.
Zenciler Cuma'dan dolayı o romandan pek hoşlanmadılar.
Ele levou o barco de sexta-feira.
Friday teknesini aldı.
Está bem em frente a Friday's, no Church Street.
Her neyse, Church Sokağı'ndaki Friday'in karşısında.
Pareço o Joe Friday, no Dragnet.
Hey, Dragnet'teki Joe Friday'e benzedim.
Chame o Armstrong e o Friday à Banca 2, imediatamente.
2. partere hemen Armstrong ve Friday'i gönder.
Sou o Sargento Sexta-feira da Esquadra 26...
Ben 26. Bölge'den Çavuş Friday.
Bem, com o "Rei Sexta-Feira" a mandar nos outros bonecos...
Kral Friday düşük seviyeli kuklalara tepeden bakıyordu- -
Pintou casas durante três anos e trabalhou dois verões no TGI Friday's.
Üç yıl boyacılık yapmışsın iki koca yaz boyunca da barmenlik yapmışsın.
Foi como uma cena de Freaky Friday, lá em baixo.
Bayağı garip bir Cuma günü oldu orada.
Todo friday ela me daria 200 dólares, e em dois dias eu gastei tudo.
Bana her cuma 200dolar verirdi. ve bende iki günde harcardım.
Pois, o empregado da TGI Fridays.
- Bir. - Evet. TGI Friday's'deki garson.
Podemos não piorar ainda mais as coisas?
- TGI Friday's mi? Lütfen durumu daha da kötüleştirmeyelim.
Contaste ao tipo do TGI Fridays?
Sen TGI Friday's'teki çocuğa söylemiş miydin?
- É a verdade. Se fosse tão má actriz como você, ainda trabalharia na TGI Fridays.
- Senin kadar kötü bir oyuncu olsam hâlâ TFI Friday's'te garsonluk yapıyor olurdum.
Hoje foi uma sexta e peras...
Aynı Freaky Friday'deki bir sahneyi yaşadık az önce.
Montava vigia a todos os T.G.I. Friday's.
Bütün T.G.I. Friday's lokantalarına.
- Tem planos para sexta-feira?
Cuma ne yapıcaksın Friday?
NEXT FRIDAY
Bu en iyisi olacak. Bu onun üzerine oldu.
Esta é a minha amiga Friday.
Bu da dostum Cuma.
Você é meio presunçoso, meio sorumbático.
Barney Fife ve Joe Friday'in sevgili çocukları gibisin.
Joe Friday e coisas do estilo.
Joe Friday ve hepsi.
It Happened One Night? His Girl Friday?
"Her Şey Bir Gecede Oldu"?
"Assassino das docas da sexta-feira, o regresso após 21 anos"
"Friday Harbor Katili, 21 sene sonra geri döndü."
E mudou-se para o Porto, quando?
Friday Harbor'a ne zaman geri dönmüş?
Por isso, acho que estamos a falar de uma visita ás docas.
Sanırım, Friday Harbor'a ufak bir gezi yapacağız.
De acordo com a autópsia nos anos 80, o assassino era destro.
Solakmış. 80'lerdeki otopsi raporlarına göre, Friday Harbor katili sağlakmış.
Mas apenas convencendo-as que elas realmente são o assassino das docas.
Tabii, Friday Harbor cinayetlerini işleyenin onlar olduklarına inandırarak.
A onda de violência que envolve os 4400, continua com fontes que nos dizem que a HOMESEC está a investigar uma possivel conexão entre os crimes das docas e um dos retornados.
"4400'ün de içinde bulunduğu şiddet devam ediyor." "Kaynaklarımız, Friday Harbor cinayetleriyle kimliği açıklanmayan bir 4400 üyesi arasındaki olası ilişkinin, İç Güvenlik tarafından bu gece sorgulandığını söyledi."
Está a dizer-nos que esta letra é do assassino das docas?
Bu mektubun, Friday Harbor katili tarafından yollandığını mı söylüyorsun?
Como em Gail Keating, uma das vitimas do assassino das docas?
- Keating mi? Gail Keating gibi mi, Friday Harbor'ın cinayet kurbanı olan?
Ligado à Gail Keating, uma vítima de Friday Harbor?
- Keating mi? Gail Keating gibi mi, Friday Harbor'ın cinayet kurbanı olan?
Que foi, mudaram de corpos?
Nedir bu... Çılgın Cuma ( Freaky Friday )?
É tal e qual o Friday the 13th.
13. Cuma'ya daha fazla benzeyebilir miydi?
Mas se as coisas fossem invertidas... sabe, como naquele filme, "Freaky Friday"... pode ter a certeza que a Pam e eu seriamos "mandados para o quarto" pelas nossas discussões.
Ama işler tersine dönseydi, "Çılgın Cuma" filminde olduğu gibi, emin olun ki Pam ve ben tüm kavgalarımızdan sonra odalarımıza gönderilirdik.
TGIF : Graças a Deus hoje é sexta.
"T.G.I. Friday's" de.
TGIF : Graças a Deus hoje é sexta!
T.G.I. Friday's!
Assim podemos sair desta porcaria, ir para um Graças a Deus é Sexta bebermos uns copos até este tipo vomitar um pulmão.
Böylece bu çöplükten kurtulur, "T.G.I. Friday's" e gider şu adam kusuncaya kadar jöle yeriz.
Sim, toda a gente do trabalho foi para o restaurante T.G.I. Friday, mas não gosto muito daquele lugar.
Evet işyerindekiler her Cuma T.G.I'ya gidiyorlar, ancak ben orayı hiç sevmiyorum.
Vocês estão ouvindo o Fat Friday Morning Freak-out Show.
Cumartesi gününe özel, korku programını dinliyorsunuz.
And he had kelly and polly reference friday in the messages they left for their parents.
Kelly ve Polly'nin ailelerine bıraktırdığı mesajda cuma gününden bahsediyor.
Sim, tem um TGI Friday's e um Apple B's. Mas nunca se vê estrelas de cinema como aqui.
Evet, TGI Friday ve Applebee var ama oralarda film yıldızlarını göremiyoruz.
GREEK 1ª Temporada
Greek 1x06 "Friday Night Fights" çeviren phr0zene [izledim.net]
Um capacete de escafandro, os cartazes de jazz falsos! Junta um trenó velho e umas bandeirinhas de baseball e podes abrir um T.G.I. Friday's.
Sualtı maskesi, sahte jaz posterleri eski kar kızağı ve birkaç beysbol flamasıyla TGI Friday açabilirsin.
"His Girl Friday"?
"His Girl Friday" mi?
Treasure of the Sierra Madre?
"His Girl Friday".
- Todos menos os assassinatos do porto.
- Evet, Friday Harbor cinayeti hariç tüm davalar.
Excepto o dos homicídios de Friday Harbor.
- Evet, Friday Harbor cinayeti hariç tüm davalar.
Friday Night Lights S02E03 "Are You Ready for Friday Night?"
ARE YOU READY FOR FRIDAY NIGHT? Çeviri : Numenor